Yıllar önce Fatih İlkokulunda ‘Sevgi Damlaları’ dergisini çıkaran Fatih öğrencileri, özellikle çevre duyarlılıklarıyla adlarından söz ettirmişlerdi. O tarihlerde etkinlikten etkinliğe koşan Fatih Çevre Kulübü öğrencilerinin çıkardığı derginin ilk sayısında bir yazım yayımlanmıştı.

Aradan yıllar geçti. O dönem çevreci öğrencilerimizin katıldığı çevre etkinliklerinden hala söz ediliyor. Dönemin Valilerinden birisi İçişleri Bakanlığına bile yükseldi. Eski Vali Sayın Efkan Ala, meşe palamutları kampanyasında öğrencilerimizin başarılarını kutlamıştı.

Yine Batı Raman’da fidan dikim kampanyasına sadece Fatih öğrencileri katılmıştı. O dönemin duyarlı Valisi bugün hayatta değil. Sayın Recep Kızılcık’ı rahmetle anıyorum.

Fatih Çevre Kulübü’nün kurulmasını ben sağlamıştım. Batman Çevre Gönüllüleri Derneği, pek çok okulda çevre kulüplerinin oluşturulmasını sağlamıştı. O dergiye yazdığım ilk yazıyı, faydalı olacağına olan inancımla günümüzdeki öğrencilerin bilgisine sunmak istiyorum.

SEVGİ DAMLALARI!..

Sevgi Damlaları’nın sevgili okurları, bir eğitim-öğretim yılının daha sonuna gelmiş bulunuyorsunuz. Fatih semti gibi güzide bir mahallede ve seçkin bir okulda öğrenim gördüğünüz için kendinizi şanslı hissetmelisiniz.

Neden mi?

Dünyada milyonlarca çocuk bırakın okul yüzü görmeyi, bir bardak temiz içme suyuna hasret şekilde yaşam sürdürüyor. Birleşmiş Milletler verilerine göre her dakikada bir çocuk, temiz içme suyu bulunmamasından dolayı ortaya çıkan hastalıklardan yaşamını yitiriyor.

Sadece bu veriler bile gösteriyor ki dünyamızın en önemli sorunu ‘çevre’ ile ilgili. Küresel Isınma’nın, çevrenin, ekolojinin dünya genelinde yoğun şekilde tartışıldığı bir dönemde çıkarmış olduğunuz ‘Sevgi Damlaları’ adlı okul gazetesine ‘çevre’ konulu bir yorumla katkı sunmak isterken, öncelikle başarı dileğinde bulunayım.

Okulumuzda ‘çevre’ye duyarlı öğrencilerin olduğunu biliyorsunuz. Batman Çevre Gönüllüleri Derneği’ne gönüllülük temelinde bağlı olan ‘Fatih Çevre Kulübü’ndeki öğrencilerimiz, eğitim-öğretim yılı boyunca çeşitli etkinlikler düzenleyerek dikkatlerinizi çevre konusuna çekmeye çalışmışlardır.

Her sınıftan bir temsilcinin bir araya gelip, kendi aralarında seçim yapmasıyla oluşturulan Çevre Kulübü, arzuladığım çalışmaları yürütmemiş olsa bile, diğer okullara nazaran önemli bir hamle yapmıştır.

Okul Çevre Kulüplerinin oluşturulmasını basit bir gelişme olarak yorumlamamak gerekir. Her şeyden önce öğrenciler kendi kendilerini yönetmeyi öğreniyor, toplulukta söz alarak kendilerine olan özgüveni kazanıyorlar. Çoğu zaman kalabalık ortamlarda insanlar söz alıp konuşma medeni cesaretini gösteremiyorlar. Çevreci öğrenciler bu konuda deneyim kazanıyor. Öğrenciler gündem maddeleriyle toplanıp, kararlar alıyor ve bunu tutanakla kayıtlara geçiriyorlar. Bugün kentteki pek çok sivil toplum örgütleri bile bu konuda henüz deneyim kazanmamışken, okulumuz öğrencileri bu başarıyı yakalamış durumda. Ayrıca güzel işler de yapıyorlar.

Misal vermek gerekirse, Sayın Valimiz Recep Kızılcık ve kenti yöneten tüm protokol mensuplarının katıldığı Batı Raman’daki fidan dikim kampanyasına Batman’dan sadece Fatih’in öğrencileri katılmıştır. Protokol mensupları ile hatıra fotoğrafı çeken Okulumuzun çevrecileri, ayrıca Kine Em Parkı’nda çevre temizlik kampanyasına katılarak da duyarlılıklarını göstermişlerdir.

‘Her eve bir fidan’ diyerek kampanya yürüten sizden başka okul oldu mu? Çevrede 500 eve birer fidan dağıttığınız gibi, o fidanların tutup tutmadığını da bir ay sonra gözlemlemiştiniz. Yıllar sonra bu güzel anılarınızla gurur duyacaksınız.

Geçmiş yıllarda yine dönemin Sayın Valisi Efkan Ala ile birlikte Batı Raman’da meşe palamutlarının toprakla buluşması etkinliğine katılmışlardı. Okulumuzun temel çevre sorunlarının neler olduğu konusunda da rapor hazırlayan çevreci öğrenciler, kendilerine okul idaresi ve öğretmenleri tarafından destek verilirse, inanıyorum ki çok güzel çalışmalar yapacaklardır. Önümüzdeki yıl daha etkin olmaları için şimdiden bazı tedbirlerin alınmasında yarar görüyorum. Örneğin okul idaresi kendilerine bir oda tahsis etmelidir.

Sevgi Damlaları’nın değerli okurları, ‘çevre’ ve ‘çevreciler’ deyip geçmemek gerekiyor. Mevcut bilimsel verilere göre, şu muhteşem kainatta, büyük evrende canlıların yaşam sürebileceği tek gezegen dünyamızdır…

Bir bilinmeze doğru akıp giden dünyadaki her şey insanoğluna adeta hizmet etmektedir. Yağan yağmurlar, esen rüzgarlar, açan çiçekler, şırıl şırıl akan dereler ve  her İlkbaharda yeniden dirilen bitkiler…

Bütün bunlardan insanlar karşılıksız yararlanıyor.

Ne yazık ki insanoğlu yaşamının, kendilerine sunulan hizmetin değerini bilmiyor. Evrendeki tek gezegeni yaşanmaz hale getirmek için elinden geleni ardına koymuyor…

Son yıllarda dünyamızın büyük bir tehdit altında olduğunu biliyorsunuz. Adına ‘Küresel Isınma’ denilen olay, küresel tehdit oluşturmaktadır. Dünyadaki duyarlı çevreciler, zaman zaman gerçekleştirdikleri eylem ve etkinliklerle küresel ısınmaya dikkat çekmeye çalışıyor ve dünyanın gidişatının hayra doğru olmadığı mesajını veriyorlar. Onlara destek vermek gerekir.

Bildiğiniz gibi Batman’ın da yığınla çevre sorunu bulunuyor. Petrolden doğan kent olan Batman, şu anda da ciddi kirlilik tehdidi altında…

Batmanlılar olarak geleceğimizi, bu kentin geleceğini tehdit eden, insanlarımızın sağlığını olumsuz etkileyen çevre sorunlarını önemsemek zorundayız. Çevre sorunlarının çözümünü sadece resmi kurum ve kuruluşlardan bekleyecek olursak, emin olun problemlerimiz asla çözüme kavuşamayacaktır. O nedenle bu konuda çaba harcayan sivil toplum örgütlerine destek olmalıyız.

Yaşanan çevre sorunlarından, kirlilikten yakınan herkesin, aslında sorumluluk bilinciyle hareket etmesi halinde önce eleştiriyi kendisine yapması gerektiğine inanıyorum.

Hava kirliliği, su kirliliği, toprak ve çevre kirliliği, gürültü kirliliği ile kuşatılmış bir kentte yaşam sürüyoruz. Bu sorunların çözümünü resmi mercilerden beklemeyelim. Sorumluluk bilinciyle hareket ederek, çözümüne katkı sunalım.

Herkes evinde oturacak olursa, çevre sorunları nasıl çözüm bulacak? Bu hiç mümkün mü?

O nedenle herkesi duyarlı olmaya davet ediyorum.