Pazar günü bir mayıs emekçiler bayramı olarak cumhuriyet meydanında kutlanacaktı. Platform kurulmuş, resmi miting yürüyüş güzergâhı takip edilmiş ve sorunsuz bir etkinlik yapılacak diye doğrusu günlerden sonra umut var olmuştuk. Bu umudumuz her zaman olduğu gibi yine gerçekleşmedi. Yine sorun çıktı ve miting alanı katılımcılara ev sahipliği yapamadı.
Bu durumun artık yöneticiler tarafından bir netliğe kavuşturulması gerektiği kanaatindeyiz. Sayın valimiz STK yöneticileri ile ayrı, siyasal parti temsilcileri ile ayrı ayrı veya birlikte bir toplantı düzenleyerek ilimizdeki bu gergin havanın ortadan kaldırılması için çaba göstermelidir.
Bir mayıs kutlamaları esnasında da gördük ki güvenlik güçleri astığım astık, dediğim dedik tavırlarından vazgeçmek niyetinde değiller. Toplumsal etkinliklerin yönlendirilmesinde görev alan idarecilerin bakış açılarının çok önemli olduğunu belirtelim.
Sorunların çözümü konusunda yaklaşımları ile en çıkılmaz durumu bile yönlendirmelerle çözebilecekleri gibi en basit konuyu bile çıkmaz hale getirip ortada bırakabilirler.
Topluluğun güvenliğinin sağlanması gerektiği ve bunun da kendilerini sorumluluğunda olduğunu unuttuğumuzu zan etmesinler sakın. Elbette bu durumun farkındayız ancak yer ve zaman ayarlamasını iyi yaparsanız bu sorunları çok daha kolay bir şekilde çözümleyebilirsiniz. En azından etkinliklerin yönetiminden sorumlu olan tertip komiteleri ile girilecek zamanında bir diyalog ile ortaya çıkan sorunların çoğunluğunun yaşanmadan bitirilebileceğini söylemek mümkündür. Mesela bir mayıs etkinliğinde arama bariyerlerinin nerede kurulmasının iyi olacağı meselesi tertip komitesine iletilseydi eminim ki bu sorun yaşanmazdı. Kortej belirlenen güzergâhın sonuna kadar sorunsuz bir şekilde ilerlemiş tam alana girerken belirtilen talep sonunda krize neden oldu.
Bu durumun kimsenin hoşuna gitmediğini belirtmek gerekmektedir.
Sonrada atılan olumlu adım başında inisiyatif kullanılarak yapılsaydı daha iyi olmaz mıydı? Kaldı ki ortaya çıkan soruna ve alana bariyerler kaldırıldığı halde kimsenin gitmemesine rağmen olumsuz bir durum yaşanmadı. Basın açıklaması ve konuşmalardan sonra topluluk geldiği gibi geri döndü ve dağıldı.
Bu son mesele de bize göstermiştir ki karar alma mekanizmasının esnek davranması yararlı olacaktır. Eğer sürekli gerginlikten idareciler, tertip komiteleri, siyasiler ve halkın önemli bir kesimi rahatsızlıklarını dile getiriyor ve STK’lar da bunu açıkça ifade ediyorlarsa demek ki bu yöntemin üzerinde biraz düşünmek gerekmektedir. Sürekli eylem ve gerginlik herkesin sinirlerini alt üst ediyor. Buna polis teşkilatı da dâhildir. Bu gergin durum karar alma ve müdahale süreçlerini negatif olarak etkiliyor. Etki ve tepki meselesinden dolayı da işler kontrol edilemez bir hal alıyor.
Bu durumun böyle devam etmesi durumunda bir müddet sonra herkes taraf olarak karar alma mekanizması içerisinde yer almak durumunda kalacaktır. Böylesi bir durumda artık diyalog geliştirmeler sadece alandaki iki üç cümlelik konuşmalarla sınırlı kalacak ve tavırlar sergilenecektir.
Her toplumsal etkinlikte etkinlik düzenleyenler ile polisi karşı karşıya getirip sorunu şiddet ve güç kullanımı ile çözmeye çalışmak doğru bir taktik olamaz. Her etkinlik düzenlendiğinde sorun çıkıyor ve bunlardan hiçbirinde uzlaşı çıkmıyorsa beklentiler de çözümsüzlük üzerine gelişir ve nasıl olsa uzlaşma çıkmaz mantığı genel kabul görür. Bu mantık vatandaşta polis geldiyse sorun çıkacak mantığını geliştiriyor ve doğal bir refleks gelişiyor.
Her etkinliğin kurallar çerçevesinde gerçekleştirilmesi elbette en doğru olanı ve tasvip edilecek olanıdır. Bu kenttin hepimizin olduğu da gerçeğimiz, dolayısıyla ilişkilerin sağlıklı temeller üzerinde gelişmesi en arzulanan durumdur. Bu durumun sadece istemekle gerçekleşemeyeceği de ortadadır. Mevcut durumda ilişkilerin donmaya başladığını belirtmek gerekmektedir.
Eylem ve etkinlikler düzenlenirken güvenliğin sağlanmasına yönelik önlemlerin alınmasında herkesin birbirine yardımcı olması bir zorunluluktur. Eğer etkinlik alanında çıkacak bir nahoş durumdan güvenlik görevlilerini sorumlu tutacaksa ki tutuluyor. O zaman bu konuda yardımcı olmak da temel bir görev olarak görülmelidir. 
Bunun yanında güvenliği sağlamakla görevli ekiplerin hatırdan çıkarmamaları gereken çok önemli bir hususun altını çizmek gerekir. Güvenlik görevlileri ve yöneticileri görüşlerine katılsınlar veya katılmasınlar bütün vatandaşların güvenlik görevlileridirler. Karşı karşıya geldikleri eylemcinin de, muhalefetin de, iktidarın da güvenlik güçleridirler. Tavır alırken, Müdahale ederken, konuşurken, tartışırken bu gerçeğin gereklerine göre davranmaya özen gösterirlerse eminim başarı haneleri çok daha farklı olacaktır.
Olmazsa ne olur de denilebilir tabi. Bunun cevabı için etrafta olup bitenlere bir bakmak yeterli olur sanırız.