Hiç beklemediğimiz bir anda tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüsten ne zaman kurtulacağımızı veya kurtulup kurtulmayacağımızla ilgili bilim insanları arasında uzlaşı yok.

‘Yaz gelince kurtulacağız’ diyenden en az 5 yıl daha bu belayla uğraşacağız diyene kadar çok farklı görüşleri olan bilim insanlarının ne diyeceğini ağzımız açık dinliyoruz.

Kim ne derse desin dünyanın korona öncesi döneme geçmesi çok kolay olmayacak.

Bu süreç dünyanın düzenini tümüyle değiştiriyor.

Ekonomiler sarsılıyor.

İşsizler ordusu oluşuyor.

Devletler oluşan ekonomik tabloda yönetimi istikrarlı bir şekilde sürdürmekte zorlanıyor.

Bu süreçlerde yerel yönetimlere daha büyük görevler düşüyor.

Halka çok daha yakın konumda olan yerel yöneticilerin bireylere çok daha kolay ulaşma imkanı buluyor.

Bu konuda yerel yönetimlerin bütçelerini koronalı döneme göre yeniden revize etmeleri gerekiyor.

Koronayla birlikte gelirleri azalırken artan maliyetleri dengelemek çok kolay olmayacak.

Bu durumda gereksiz harcamalardan kaçınmak şart.

Bir de acil olmayan yatırımları askıya almak, sonraya bırakmak en doğrusu.

Gerekliliği olmayanların aciliyeti hiç olmayacağı için yapılan her adımla ilgili bin düşünmek gerek.

Bu süreci bir hafta sonra atlatılacak bir süreç gibi görmeden uzun vadeli planlamalar yapmak herkesin görevi...

DÖRT KURALLA KORUNMAK MÜMKÜN

Sağlık Bakanlığı korona vakalarının ilk göründüğü 11 Mart’ta koronadan korunmak için 14 kural açıklamıştı.

Bu kuralların çoğunu unuttuk.

Fakat koronadan korunmak için 4 altın kural var.

Eğer kendinizi ve sevdiklerinizi korumak istiyorsanız;

1-Maske takın.

2- Sosyal mesafeye dikkat edin.

3-Ellerinizi yüzünüze götürmeyin.

4-Ellerinizi sık sık yıkayın...