Aslında, böbrek taşı vücutta minerallerin anormal atılımı veya emilimi sonucunda meydana gelen bileşenlerdir. Böbrek taşı teşhisinin genellikle iyi bir anamnez ve fiziksel muayene ile başladığını belirten Üroloji Uzmanı Op. Dr. Abubekir Böyük, fiziksel muayenede, kostovertebral hassasiyet olarak adlandırılan lomber-sırt bölgesine vurulduğunda hissedilen ve aniden artan ağrı böbrek taşlarının bir işareti olabilir. Kesin tanı koymak için ise laboratuvar testleri ve radyolojik görüntüleme yöntemlerinin kullanıldığını ifade etti.
Tanı yöntemlerinde altın standart tomografi
Teşhis ve tedaviden bahseden BHT CLINIC İstanbul Tema Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Abubekir Böyük Ultrasonun,''Böbrek taşlarını görüntülemede radyasyon içermemesi ve güvenli olması nedeniyle ilk tercih edilen yöntem olduğunu ifade etti. Özellikle çocuklarda ve hamile hastalarda ilk seçenek olarak tercih edildiğini; ancak üreter taşlarını göstermek konusunda yetersiz kalabildiğini belirtti. Röntgen ise opak taşları görüntülemede yardımcı olabilir, fakat taşın boyutu ve anatomisi hakkında net bilgi sağlamadığı için sıklıkla tercih edilmez. Bilgisayarlı tomografi ise taş hastalarının değerlendirilmesinde ve tanı konmasında altın standart yöntem olduğunu olduğunu belirtti. Bilgisayarlı tomoğrafi taşın yeri, boyutu, sertliği ve yoğunluğu gibi detayları sağlar. Cerrahi planlama öncesinde yapılması önemli olup, özellikle taşın yerini ve komşu organlarla olan ilişkisini belirlemede yardımcı olur. Eski cihazlarda yüksek radyasyon maruziyeti söz konusu olabilse de, yeni nesil cihazlar daha düşük dozda radyasyonla görüntüleme sağlar” dedi.