2 Mart 1984…

Bu tarih Batman ve bizler için hep özel oldu…

Çünkü o tarihe dek Batman’da ‘günlük’ olarak okunabilecek bir gazete yoktu. 1984’te haftada iki gün, akabinde de 1987’de günlük olarak yayımlanan Çağdaş, Batman gibi ilçe/il’de o tarihlerden bugüne dek ‘haber alma’ boşluğunu doldurdu.

‘Gazetecilik’ mecrasının, dijital dünyadaki değişimle tartışılmaya devam edildiği şu günlerde; hele hele Güneydoğu gibi bir bölgede yayın organı olarak 38 yıl ayakta kalabilmek herkese nasip olmaz.

Nice emekler, nice badireler, nice zorluklar…

Saymakla bitmez…

Bu gazeteye emek verenler de açıkçası saymakla bitmez…

Her hangi bir emekçiyi atlamak istemediğimden tek tek isim belirtmeyeceğim ama kurucumuz merhum Enver Arslan başta olmak üzere dünden bugüne yönetim kademelerindeki tüm isimlerinden, muhabirlerine, yazarlarına, baskı ustalarından dağıtım personellerine dek tüm emekçilere şükranlarımı sunuyorum.

***

Batman Çağdaş artık kentin sadece ‘ilk’ günlük gazetesi değil, dijitalleşmenin doruklara ulaştığı son yıllarda da hem geleneksel hem de dijital dünyadan geri kalmayıp iki mecraya da ilk geçiş yapan ve tüm sosyal ağlarda en fazla takip edilen bir yayın organı konumunda.

Basılı mecranın yanı sıra internet sitesi, sosyal medya hesapları ve Web TV ile Çağdaş’ın, 620 Bin nüfuslu Batman’da, 200 Bini aşan takipçisi ve izleyicisi var.

38 Yıldır ‘Batman’ın gözü, kulağı, dili’ sloganını logosunda tutan bu yayın organı bu ilkesine hep sadık kaldı. Kentte kendi tesislerinde renkli olarak basılan tek gazete olmanın yanı sıra dijital mecradaki rolü ile de binlerce vatandaşın ‘Haber kaynağı’ oldu Batman Çağdaş…

İki farklı güç kaynağının bir arada bulunması anlamına gelen ‘hibrit’ sözcüğünün, artık birçok sektör için kullanıldığını görüyoruz. Tam da bu noktada Çağdaş’ın hem ‘kağıtta’ hem de dijitaldeki etkisi bir bakıma ‘hibrit gazeteciliğe’ örnek nitelikte...

Bu bağlamda, gücünü sadece okurlarından alan Çağdaş, birçok mecrada ‘büyüme’ trendini sürdürüyor.

***

Demokrasinin yara aldığı süreçler, ekonomik krizler ve nice baskılara rağmen günlük bir gazetenin bugünlere gelmesi bambaşka bir başarı hikayesidir.

Halkın ve kentin çıkarlarını her şeyin üzerinde tutan bu yayın organı, 1984’ten yılından 2021’e dek habercilik adına ayak basmadık yerleşim biri bırakmadı.

‘Halk gerçeklerden haberdar olsun’ diye nice zahmetler çekildi. Petrol şehri hak ettiği yatırımlarla buluşsun diye alınmadık sorumluluk bırakmadı, petrol şehrinin insanları eğitimde, sağlıkta ve nice alanda ‘en iyiye’ ulaşsın diye hep çaba sarf etti Batman Çağdaş…

Bu başarıda en büyük pay, tabi ki uzun yıllardır merhum ağabeyi Enver Arslan’dan ‘meşale’yi alan ve bugünlere nice zorluklarla ulaşan duayen isim Arif Arslan’a aittir. Arslan’ın yanı sıra Çağdaş kadrosunda geçmişten bugüne yer alan nice emektarın emeğiyle bu yayın organı koca bir çınar oldu.

***

Zaman zaman ülke gündemine gelen ‘kuşak’ tartışmalarına kendimden kısa bir özetle de değinecek olursam; ‘Y’ kuşağına denk geldiğim için kendimi şanslı hissediyorum. Malum ‘Y’ kuşakları hem önceki kuşaktan geleneği, örf ve adeti alıyor, hem de ‘Z’ kuşağından çağın ‘teknolojik’ kısmını aldığı için yeni dünya düzenine ayak uydurabiliyor. Ancak bu uyum için her açıdan donanımlara sahip olmak da şart...

Demem o ki; benim gibi genç bir gazeteci ve yöneticiye denk geldi ‘hibrit gazetecilik’ dönemi.

İki mecraya da hakim olmanın yükü farklı...

Açıkçası benden az farkla büyük bir gazetenin başında olmak hiç de kolay değil, alanında uzman ve yıllarını bu mesleğe vermiş bir ekiple çalışmak zevkli olduğu gibi yorucu da... Hele hele Batman gibi gelişmekte olan bir şehirde birçok olumsuzluğu göze alıp gazete yönetmek siz de takdir edersiniz ki kolay iş değil.

Her ne kadar ‘genç gazeteciyim’ desem de meslekte neredeyse 20 yıl geride kalacak. Bu bağlamda sırtlandığım ağır sorumluluk nedeniyle desteklerini ve hoşgörülerini eksik etmeyen tüm aile fertlerime ayrıca teşekkürü bir borç biliyorum. Bu mesleği ne kadar daha sürdürebilirim, kestirmek zor ama ‘tükenmişlik sendromunu’ zaman zaman hissetmiyor da değilim.

Bir yaşam biçimi olan gazetecilik her geçen gün daha da zorlaşıyor. Bu zorlu süreçte okurlarımızın manevi desteği bizler için hep değerli olmuştur. Kentin tüm dinamiklerinden ve okurlardan manevi desteklerini bu işi ciddi manada yapmaya çalışan, Batman için gerçekten dertlenen ve gazeteciliği ‘ticari kazanç’ kapısı olarak görmeyen basın emekçilerine hissettirmelerini diliyorum.

***  

GAZETECİLİĞİN GELECEĞİ KONUŞULACAK
Çağdaş, 38. Yılını bu yıl pandemi kurallarına uygun bir şekilde kutluyor. Yereldeki yönetici ve STK temsilcilerinin yanı sıra ulusal medyanın gündem belirleyen isimlerine, sanatçılara ve daha birçok kesime mikrofonlarını uzatan Çağdaş, 38. Yaş gününü Web TV’deki özel programla kutlayacak. Salı akşamı 20.00’de hem mini bir belgesel hem de gazetecilik mesleği üzerine sıra dışı bir program ekranlarınıza gelecek.

Başkentin nabzını en iyi tutan gazetecilerin başında gelen Habertürk Ankara Temsilcisi duayen gazeteci Muharrem Sarıkaya, TRT Dış Haberler’den Özcan Tikit ve yine bölge illerinin nabzını en iyi bilen isimlerden gazeteci Ferit Aslan, Çağdaş Web TV’nin programına konuk olacak.

Çağdaş’ın 38. Yıl özel yayınını kaçırmamanızı diliyorum.

Aslında bu yıl ki yıldönümümüz anlamlı bir tarihe denk geldi.

Korona salgınının dünyayı kasıp kavurduğu bu süreçte Batman, vaka sayılarının ciddi düzeyde düşmesiyle ‘normale’ dönüş yapacak illerin başında. 2 Mart’la hem Çağdaş yeni bir yaş alıyor, hem de ‘hayat’ normale dönüyor. Bahara doğru yol alırken normal hayata geçişin müjdesine denk gelmek de güzel bir hatıra bizler için…

‘Batman’ adına nice güzel gelişmeleri sizlere aktarma umuduyla; İyi ki varsın Çağdaş, iyi varsınız Çağdaş okurları…