“8 LİRAYLA İŞE BAŞLADIM”
Gercüş ile Midyat arasındaki Kayapınar beldesinde doğan 88 yaşındaki Selahattin Aydın, 1958 yılında işe girdiği TPAO’dan 1980 yılında emekli olmuş. Beşiri ilçesine bağlı Rıdvan (Sulan) köyünün muhtarlığını da yapan ‘yaşayan tarih’ Selahattin Aydın, Türkiye Petrollerinde çalıştığı dönemde aylık maaşının 8 lira olduğunu dile getiriyor; “Beşiri ilçesinde dönemin Kaymakamı Hayri Gülen’in isteği üzerine büyükbaş hayvanların vergi işlemlerini de sürdürdüm. Maymuniye mıntıkasındaki köylerin tümünde büyükbaş hayvan tespitini yaptım.”
“BATMAN İKİ MAHALLEYDİ”
Batman’ın iki mahalle olduğu dönemleri de anlatıyor Aydın; “50’li yıllarda Batman iki mahalleydi. Aşağı mahalle İluh’un kenarı, yukarı mahalle ise İluh tepesiydi. Batman ovası bozkır bir görünümdeydi. İstasyon arkasında küçük bir rafineri vardı. Siirt’li nahiye Müdürü Kayhanlar’dandı. Nahiyenin ilk esnaflarındansa Şevket Akın, Abdullah Adıgüzel ve ismi hatırlayamadığım orta yaşlı bir esnaf vardı.”
“KAYMAKAMLIK ARA CADDEDEYDİ”
“1957’de iki katlı kerpiç yapılı Kaymakamlık binası ara caddedeydi” diyen Batman’ın yaşayan tarihi Aydın, o dönemi dün gibi hatırladığını ifade ediyor; “Kaymakamlığın bitişiğinde Jandarma karakolu vardı. Henüz Belediye binası yapılmamıştı. Şimdi ki Ulu caminin temeli de 1958 yılında atıldı. Bina taştan yapılıydı. Cemaatin yardımıyla o ibadethaneyi tamamladık. 1958 Yılında işe başladığımda TPAO Müdürü Suat Ata Çalışlar’dı. Egemen Bağış’ın babası Abdullah Bağış ise askerlik arkadaşımdı. O da daha sonra Batman’da Site’deki Atatürk ortaokulun müdürlüğünü yaptı. TPAO Bölge Müdürüyle arası iyi olan Abdullah Bağış, beni işe aldırdı. Görevim Türkiye Petrollerinin kamplarını dışarıdan gözlemekti. Çünkü o dönemlerde kamplarda hırsızlık olurdu. Bir köylü gibi olup bitenleri izler, TPAO’nun üst düzey yöneticileriyle paylaşırdım. 1980’de TPAO’dan emekli oldum.”



UNUTULMAYAN SANATÇI; YILMAZ KURT
Yılmaz Kurt 1960 ve1970’li yıllarda Batman henüz küçük bir kasabayken cümbüşü ile düğünlere renk katan, çok güzel bir sese ve de çok hoş bir yoruma sahip iz bırakan sanatçıydı. Mardin’in Savur ilçesinde doğmuştu. Batman’da buzdolabı ve çamaşır makinesi tamir ustasıydı. Ustalığı ile birlikte güzel cümbüş çalar ve çok güzelde şarkılar dillendirirdi. Türkçe, Kürtçe ve Arapça, şarkılar söylerdi. Yılmaz Kurt, Batmanlı sanatçıların “duayeni”ydi. O da diğer sanatçılar gibi Batman’ı bırakıp İstanbul’a yerleşmişti.Yılmaz Kurt, uzun yıllar İstanbul’un ünlü gazinolarında mesleğini sürdürdü. Batman’ın ilk sanatçıları arasında yer alan Yılmaz Kurt, genç sanatçılara da ilham kaynağı olmuştu.

Editör: TE Bilişim