İLK SENDİKACI ZORLUOĞLU’YDU

Batman Petrol-İş Şubesi’nde her ne kadar ilk Sendikacı merhum İhsan Dündar gözükse de ilk sendikacılık hareketini aslen Gercüşlü olan merhum Emin Zorluoğlu üstlenmiş. 1960’lı yılların başında dönemin TPAO’nun üst düzey yöneticileri ve Genel Müdürlerinden Raşit Ceylan ve Turgut Gülez gibi ünlü petrolcülerle bir araya gelen Zorluoğlu, TPAO’nun yıldönümlerinde de petrol emekçilerinin haklarını gündeme getirdi. 1966 Yılında Batman’da kutlanan TPAO yıldönümünde dönemin petrolcüleri arasında Zorluoğlu da var. Siyah-beyaz karede yer alan eski Petrolcüler: “Suat Çalışlar, Kadir Topuz, Fahrettin Can, Can Naci Toktar, Raşit Ceylan, Güntekin Köksal, Emin Zorluoğlu, Belgin Özer, Turgut Gülez, Arif Onat ve Yılmaz Peker.”

BATMAN EKİBİ, YÜKSEKOVA’DA

Yıl, 1977. TPAO Batman Bölge Müdürlüğü’nün Arama ve Sismik ekibi, Doğu ve Güneydoğu’yu karış karış gezerdi. Landrover aracı, yolda durmayan sağlam araçtı. Bir zamanlar TPAO’nun Landrover araçlarıyla petrol arama çalışmalarını sürdüren o ekipte görev yapan İsmail Mercan, M. Ali Kırşan, Necip Özbek, Fatih Özcan ve Nafi Turan, objektiflere böyle yansımıştı. Bu petrol emekçilerinin tamamı emekli oldu.

“POSTANEDE SAATLERCE BEKLERDİK”

TPAO’nun eski emektarlarından Naci Pilge, sahalarda görev yapan petrol emekçilerinin çektiği çileye dikkat çekiyor: “Her hafta evle görüşebilmek için dünyanın zahmetini çekiyorduk. 2 Saatlik bir yolculuktan sonra örneğin gittiğimiz Hakkari Postanesi’nde, şimdi ki gibi anında konuşma yoktu. Telefon yazdırıp, 1 saat bekliyorduk. 5 Dakika evle görüşüyorsun. Sonra tekrar 2 saat araba yolculuğuyla kampın yolunu tutuyorsun. Böylece 5 dakikalık bir telefon görüşmesi için 5 saatlik bir zaman kaybı yaşıyorduk. O yıllar ‘Yılmaz Erdoğan’ın Vizontele’ zamanıydı. İletişim berbattı. Hakkari’nin yolunu düşünmek bile ürperticiydi. Bu yol şehirlerarası bir yoldan uzaktı.”

RAMAN’DA İLK PETROL MÜHENDİSLERİ

Maymuniye Boğazı’ndaki 1 nolu kuyudan sonra Raman Dağı’na çıkıp ilk petrol aramasına katılan petrol mühendisleri Abdurrahman Durukal ve Hulusi Berilgen’di. Merhum Durukal, Raman’daki ilk kuyulardan 8-9 ve 12 kuyularda petrol bulduklarını şöyle anlatmış: “O günlerin şartları bir başkaydı. Yılanlı çatılar altında çalıştık. Şimdi ki gibi araba yoktu. İmkansızlıklar içindeydik. Çalışırken de yaşarken de. Sondaj her türlü doğa şartlarında devam eder, mazeret kabul etmezdi.”

KORKUSUZ SONDAJÇILARDI

Raman-8 kuyusunda çalışan eski sondörlerden merhum Muhittin Eren, zor koşulların yanı sıra yabani hayvanlardan da çekinmedikleri anlatıyor: “Raman Dağı’nda karanlıkta aşağıya doğru koştum. Yumuşak bir şeye bastığımı hissettim. Sözde korkusuzduk ama bastığım pusarakın iki katından fazla ses çıkardım. O hayvan bile bağırmamdan korktu. Üzerine bastığım hangi hayvansa, benim o korkunç çığlığımdan sonra ‘herhalde bu benden çok daha büyük bir hayvan olmalı’ demiştir.”

Editör: TE Bilişim