Bakış açısına izah getirmek gerekirse, bir olay ya da durumun kişiden kişiye göre değişen algılama biçimidir. Bakış açısı aynı yöne bakan fakat olayları farklı pencerelerden gören gözlerin veya algılayan akıl sisteminin algılama şeklini kendi istek ve dürtüleriyle ile anlamasıdır.

Bakış açımızı belirleyen birçok faktör vardır. Aldığımız eğitim, savunduğumuz ideoloji, hayattaki önceliklerimiz, kültürel değerlerimiz gibi pek çok faktör bakış açımızda rol oynar. Hayatımıza yön vermekte bu gibi değerler bakış açısına da yol göstermektedir. Örneğin kimi insan bardağın dolu tarafından bakarken kimisi ise boş tarafından bakmak ister veya bakmak isteyebilir. Her insanın çevreden ve aileden kazandığı yaşam şekli vardır. Bu kazanımlar sonucunda da insanın bir duruşu olur. Kişi beş yıl önce savunduğu fikirleri şimdi savunmaya bilir hatta bambaşka fikirlere sahip olabilir. Bunlar kişilerin yaşadığı zaman diliminde kazandığı olgular sayesinde oluşmaktadır.

Kişi kendini yaşam içinde ne kadar çok geliştirmeyi başarırsa bu derece de daha geniş bir açıdan bakma fırsatına sahip olur. Bakış açımızı etkileyen en önemli faktör ise içinde bulunduğumuz çevredir. Bu bağlamda çevreden alacağımız örnekleri iyi bir şekilde süzgeçten geçirmelidir. Bakış açısını bir aynaya benzetirsek eğer insanoğlu ne kadar temiz bir aynadan hayata bakarsa o derece gerçekleri görür kötü bir aynadan bakmak ise olayları bulanık, karanlık yansıtır. Dar ve tek yönlü bir bakış açısı veya ideal bir bakış açısı aslında tüm seçim bizim elimizdedir. Dar ve tek yönlü bakmak sadece bir açıdan bakma olanağı sağlarken ideal açıdan bakmak tüm gerçekliği her açıdan görmemizi sağlar. Bir örnek ile açıklarsak bir binanın en yukarı katından olaylara geniş bir perspektifte bakıp tüm detayları görebiliriz. Doğru kararlar vermemizde bize öncülük edecektir. Aşağı kattan bakmak ise tersi bir durum dar ve kapsamlı görürüz.

Nerden bakacağımız aslında bizim elimizde. İnsanın nerde durmak istediği, hangi kararları alması, fikirlerini özgür şekilde verebilmesi bunların tümü bizim seçimlerimizin sonucu. Çevremizdeki insanların fikirlerine her ne kadar saygı duysak bile yolun sonunda kendi fikirlerimize sahip olmalıyız. Ancak bu şekilde başarıya ulaşacağızdır. Etrafın bakış açısına göre karar verenler kendilerine ait görüşleri olmadığı için ancak başkalarının isteklerini yerine getirmekle kalırlar. Bir hadise karşısından her insanın tutumu farklı olur. Aynı olaylara öğretmen ve öğrenci, anne ve baba veya çocuk farklı yönleriyle bakıp değerlendirir. Bu anlamda durumlara farklı bakmamızda en önemli etken sosyal statüdür. Sosyal hak ve sorumluluklarımız, hayata karşı tutumlarımız, seçimlerimiz, beklentilerimiz, ödevlerimiz farklılık gösterir. Birisi için patlamış mısırını alıp sinema keyfi yapmak önemli iken başkası için kitap okuyup kendini geliştirmeye çalışmak hedefi vardır. Bu istekler dahilinde bakış açımızı etkileyen husus ise çıkarlarımızdır.

Yani her insanın hayata karşı bir görüşü ve baktığı penceresi vardır. Bunun bilince de olmalı, saygı duymalı ve birbirimizin görüşlerini anlamaya çalışmalıyız. Yeri geldi mi kendimizi eleştirmekten kaçınmamalıyız. Akıl süzgecinden geçireceğimiz her durum bize doğru kapıyı açacaktır. Bu sayede daha sağlıklı düşünmeyi başarmış oluruz.

Editör: TE Bilişim