** Batman ve yöresinde sayıları 150’nin altına düşen Ezidiler, bahar bayramı gördükleri ‘Çarşamba Sor’u 3 renklerden oluşan yün örgülerle kutladı. 


** Şengal katliamından sonra bayramlarını kutlamayı unuttuklarını belirten Uğurca Köy Muhtarı Yusuf Tağay; “Bulunduğumuz coğrafyada neslimiz kelaynak kuşu gibi azaldı. Yine de bayramda yanımızda olan halkımızla el ele verip geleneklerimizi devam ettiriyoruz” dedi.

KIRMIZI-SARI-YEŞİL RENKLİ BAYRAM
Miladi takvime göre, Nisan ayının 13’ünden sonraki ilk Çarşamba olan ‘Kırmızı Çarşamba’yı ‘Bahar Bayramı’ kutlayan Ezidiler, yeni yılın ilk günü ve en büyük bayramında gelenek ve göreneklerini tüm olumsuzluklara rağmen sürdürüyor. Batman ve yöresinde sayıları 150’nin altına düşen Ezidiler, IŞİD’in Şengal katliamının ardından bayramlarını buruk kutluyor. Beşiri İlçesinin Uğurca(Qoorıx) Köyü Muhtarı Yusuf Tağay, Suriye ve Şengal’den gelen sığınmacılar için kurulan kampın köyde kaldırılmasıyla sayılarının 15’in altına düştüğünü söyledi. Newroz gibi ‘Bahar’ bayramı olarak kutladıkları ‘Çarşamba Sor’da 3 rengi bir arada bulundurmayı görev bildiklerini belirten Tağay; “Bu bayramda ‘toprak ananın’ bahara ve güzel günlere gebe olduğuna inanırız. ‘Baharın çiçeği’ Kızıl Çarşamba varken toprağa saygısızlık yapmayız. Kadınlarımızın ördükleri 3 renkli yün örgüyü ekili alanlara asarız” dedi.

“BAYRAMLARIMIZI UNUTTUK”
Uğurca köyünde 2 yıl süreyle kampa yerleşen 2.000’e yakın sığınmacının bir bölümünün Avrupa, bir bölümünün de Şengal ile diğer bölgelere dağıldığını ifade eden muhtar Tağay sözlerini şöyle sürdürdü; “IŞİD’in Şengal katliamını kolay kolay unutmayız. O katliamın üzerinden aylar geçti, ama bu coğrafyada da Ezidi’lerin sayısı kelaynak kuşu gibi azaldı. Bayramlarımız buruk geçiyor. Gelenek ve göreneklerimiz nerede olursa, yerine getiriyoruz. Bayramlarımıza komşu köy ve mezralardaki Müslüman kardeşlerimizin gelmesi bizi azda olsa teselli ediyor. Bizde Müslümanların dini bayramlarına mutlaka gideriz. Bayram kutlamaları eskiden yöremizde bir başka olurdu ama olumsuzluklar bizi iyice yaşamdan soğuttu. Her Ezidi, bulunduğu coğrafyanın halklarıyla el ele verip hoşgörülü bir ortamda yaşama tutunmaya çalışıyor.”

Editör: TE Bilişim