Sadece son günlerde Koronavirüs ile ilgili olarak yaşanan gelişmeler 21. Yüzyıl için milat olacaktır…

Bir gün gelecek “2020 Koronavirüs Salgını” öncesi ve sonrası diye yazılı tarih dersleri verilecektir…

Çin’den sonra İran, İtalya, İspanya, derken İngiltere ve Fransa başta olmak üzere Avrupa ülkelerinde her gün yeni dramlar yaşanmaktadır.

İnsanlık ailesi adına inanılmaz talihsiz ve acılar içeren dramlar…

Avrupa Birliği hiç bu kadar çaresiz ve dayanışmasız olmamıştı…

İtalya’nın yardım talebine cevap olamayan Avrupa Birliği gerçeğine tanık olduk.

Herkes can derdine düşmüş durumda. İngiltere’de tek bir ölümlü vaka yok iken, İtalya’da solunum cihazı eksikliği nedeniyle insanlar ölürken bir dayanışmaya gidilmedi…

En zor günde kimse kimsenin imdadına koşmadı…

Avrupa Birliği adına bundan daha büyük talihsizlik ve aslında skandal olamazdı, ama oldu…

**

**

İNSANLIK AİLESİ DAYANIŞMALIDIR…

Böyle bir süreçte ülkemizin İtalya ve İspanya’ya, daha önce Çin’e olduğu gibi virüsle mücadele için yardım etmesine sevindim, anlamlı ve olumlu buldum.

Aylar önce Wuhan kentinde uzun süre devam eden sokağa çıkma yasağı ve karantina nedeniyle perişan olan milyonlarca sivil Çinli, insanlık ailesinden yardım beklerken, hem zor duruma düşen doktorlar gerçeğine dikkat çekmiş, hem de yardımlaşma ve dayanışma çağrısında bulunmuştum.

Bazı geri zekalılar sosyal medya üzerinden Çin rejiminin barbarlığından dem vurup beni linç etmeye çalışmıştı…

Oysa Çin rejiminin zulmüne on yıl önce de yazılarımla tepki gösteren biriydim…

Tam da o zor günlerde Çin’e yardım edecektik. Bana tepki gösteren bazıları sürecin hassasiyetini, insanlık ailesinin dayanışmasını idrak edemeyenlerdi.

Ülkemizin Çin’den sonra İran, İtalya, İspanya gibi ülkelere yardım elini uzatmasını takdirle karşılıyorum.

Küçük ölçekte insani yardımlaşma ve dayanışma için verdiğim mücadeleyi biliyorsunuz. İnsanlık ailesi de dayanışma içerisinde olmalıdır…

**

**

Nitekim Çin, o iyiliğin altında kalmadı, zor günümüzde bu kez onlar yardım ediyorlar. Yöneticilerin, yönetimlerin adaletten uzak politikaları ile insani yardımlaşma ve dayanışmayı karıştırmamak gerekir düşüncesindeyim.

Evet, yeni bir milat yazılıyor. Dünyanın en büyük gücü olarak bilinen Amerika’nın içine düştüğü çaresizlik inanılır gibi değil…

Amerika’da her gün binden fazla insan virüs nedeniyle ölüyor…

Daha önce virüs salgınını basitçe değerlendiren ABD’nin kaçık Başkanı her gün dehşet verici beyanlarıyla toplumunu büyük endişelere sevk ediyor…

Yüce Yaratıcı Allah’ın iradesiyle gözle görülmeyen bir canlı organizma, bütün dünyaya ayar veriyor…

Şöyle bilgi paylaşmıştım günler önce: ‘Bir metrenin milyarda birine 'Nanometre' deniliyor. Koronavirüs 125 Nanometre'ye denk geliyor. 700-400 nanometre üstü gözle görülebilir. İnsanlık gözle görülemeyen, mikroskopla gözlemlenebilinen bir virüs ile savaşıyor. İnsan bu kadar aciz ve zayıf bir varlık.’

**

**

Evet, bu gerçeğin artık farkına varmalıyız.

30 yıldır elimde kalem, günlük yazılarımla silah ve savaş karşıtı olarak değerlendirmeler yaparken, insanlık ailesinin aynı gemide yaşadıklarına dikkat çekip duruyordum.

İnsan hakları savunucuları olarak yıllarca ‘Silaha değil, sağlığa bütçe’ diyerek toplumun karşısına çıktık.

Dünya bugün bu mesajı ağır bedeller ödeyerek algılamaya başlamıştır…

Amerika, Rusya ve tüm büyük güçlerin teknolojik silahları bir virüse yenik düşmüşlerdir…

Demek ki savaşa, silaha değil, sağlığa bütçe daha önem arz ediyormuş…

Gözle görülmeyen bir virüs bu dersi vermiştir.

Dünyayı idare eden güçlerin bu bedeli çok ağır olan dersi inşallah algılamışlardır.

Bu karanlık günler de elbette geçecektir. İnşallah tüm dünya devletlerinin yöneticileri bundan sonra insanlık ailesi için silahlara değil, sağlığa bütçe ayıracak, insani yardımlaşma ve dayanışma konusunda müspet davranışlar göstereceklerdir. Rabbim ne dilerse hayır vardır. Sağlıkla kalınız