Yıllardır çeşitli sivil toplum kuruluşlarında, gönüllülük temelinde, toplum yararına çalışmalar yapan biriyim.

Herhangi bir çıkar ve menfaatimin söz konusu bile olmadığı sivil toplum çalışmalarımda amacım insanlara hizmettir.

Ben de bir fert olarak toplumumuzun belki yüzde 98’i gibi ‘Neme lazım’ diyerek evimde oturabilir, insanlık yararına faaliyetler yerine, rahatıma bakabilirdim…

Ancak Rabbimin bana bahşettiği vicdan, merhamet gibi güzel nimetler ve ‘Akıl Melekesi’ nedeniyle evimde oturup gelişmelere seyirci kalamıyorum…

Allah’ın bana verdiği güç/kuvvet, sağlık ve akıl melekesi ile insanlığa hizmet etmeyi ibadet gibi değerlendirdiğimden evimde oturamıyorum.

Bu nedenlerledir ki yıllardır toplumun karşısındayım.

İnsan hakları, çevre, doğa mücadelesinde daha yaşanabilir bir kent ve dünya için çabalıyorum…

**

**

Daha yaşanabilir bir dünya ve insanların huzuru, selameti için yürüttüğüm çalışmalar kapsamında yirmi iki Ekim 2019 günü Diyarbakır’a gitmiş, gün boyunca kapalı salon toplantılarına katılmıştım.

Genel merkezi İstanbul’da olan kısa adı “YADA” olan ‘Yaşama Dair Vakıf’ adlı sivil toplum örgütünün davetlisi olarak etkinliğe katılmıştım.

Sivil toplum örgütlerinin genel olarak köşelerine çekildiği bir zaman diliminde, ülkenin dört bir yanındaki kentlerden çok sayıda STK temsilcisini bir araya getiren YADA Vakfı’nın davetini kırmayıp, Diyarbakır’a gitmiştim.

Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği’nin fon sağlayarak destek verdikleri bir proje ile STK’ları bir araya getiren YADA Vakfı, güzel bir etkinlik gerçekleştirdi.

Çok sayıda STK temsilcileriyle tanışma olanağımız oldu.

Çevre, insan hakları alanında çalışmalar yürüten sivil toplum kuruluşları dışında, engelli örgütleri de davet edilmişti.

Büyük bir otelin salonunda uygarca, medenice tartışmalarımız, fikir alış verişlerimiz ve deneyim paylaşımlarımız oldu…

**

**

YAŞAMA DAİR VAKIF’TAN ÖNEMLİ ÇALIŞMALAR…

Yaşama Dair Vakıf önemli çalışmaları imza atıyor. Vakfın internet sitesine girdiğimizde çok önemli çalışmalarını gözlemleyebiliyorsunuz.

“Türkiye'nin katılım sürecinin sivil gözetimini sağlamak amacıyla AB programlarının ve mali yardımının hak temelli bir yaklaşımla izlenmesi ve analiz edilmesi için yöntemler ve araçlar oluşturulması STK'lara, AB'nin karar alma süreçleri hakkında teknik ve genel bilgiler vererek onların katılım mekanizmalarına ve kurumlarına daha aktif katılımlarını sağlamak.

AB'ye katılım sürecinin politik etkisini değerlendirmek ve kanıta dayalı savunuculuk faaliyetlerini formüle etmek için sosyal etki analizine önemli bir araç olarak odaklanmak.

Amaçlardan biri, farklı kapasitelere ve uzmanlığa sahip STK’lardan oluşan bir platform yaratarak onlara bu platform aracılığı ile bilgi ve tecrübelerini birbirleri ile paylaşma ve ortak bir hedef için çalışma imkanı.”

Görüldüğü gibi önemli başlıklarla çalışmalar yürütülüyor, yürütülmüş.

Diyarbakır’daki son çalışma hakkında şu bilgi paylaşılmıştı: “Sivil Diyalog Atölyesi Hakkında YADA olarak bugüne kadar yaptığımız çalışmalarda, sivil toplumun etkisizliğinin temelinde yatan önemli etmenin kendi arasında ve diğer paydaşlarla etkin bir diyalog kuramaması olduğunu gördük. Yaptığımız çalışmalarla de bu tür diyalogların kurulmasına zemin yaratacak ortamlar yaratmayı hedefledik.

Sivil toplumun etkinliliği ve etkinliği üzerine konuşmak, STK-Kamu-Özel Sektör ilişkilerindeki imkanlar ve imkansızlıkları, sınırları ve fırsatları, etkin diyalogun imkanlarını irdelemek üzere sizi Sivil Diyalog Atölyesi’de sizlerle bir araya geleceğiz, aşağıdaki sorulara cevap arayacağız.

Sivil toplum etkili olmak için neler yapıyor?

Gerçekleştirilen faaliyetlerin etkisi ne oluyor?

Diyalog bu çalışmalar arasında nasıl bir yer tutuyor?”

**

**

Evet, YADA’nın etkinliğine katılan duyarlı STK temsilcileri önemli konularda görüşlerini açıkladılar.

Sivil toplum örgütlerinin yetkilileri çok farklı görüşlere sahipti. Ancak herkese söz hakkı verildi ve herkes görüşlerini açıkça ifade etti.

O toplantıda birkaç kez söz alıp, sivil toplum örgütlerine bakış açımı ifade ettim.

Çıkar ve menfaat, projelerden nemalanma gibi durumlar için STK’ların duyarlı olmaları, gönüllülük temelindeki çabaların bir ibadet gibi olduğu görüşümü savundum.

Bu tür etkinliklerin pek çok kentte düzenlenmesinde yarar görüyorum. Hak savunuculuğu yapan, insanlığa hayırlı hizmetlerde bulunan ve bulunmak isteyen STK’lara çok ihtiyacımız var. Bu duygu ve düşüncelerle insanlık yararına gönüllü olarak faaliyetlerde bulunan duyarlı STK temsilcilerini selamlıyorum.