<p style="margin-left:70.8pt"></p> <p style="text-align:justify"><span>Şehirlerin hafızası nedir? Bir şehrin hafızasını kim tutar? Yazarlar mı, ressamlar mı, gazeteciler mi... Şehirler gelişip büyürken onun yolculuğuna tanık edenlerden biri de gazetecilerdir. Gazeteciler orada yaşayan insanların her haline tanık olurlar. Sevinçlerini, üzüntülerini ve kederlerini bilirler. Batman çevresindeki önemli yerleşim yerlerine rağmen yeni bir kent. Bu kentin kurulma hikayesini çoğumuz biliyoruz.</span></p> <p style="text-align:justify"><span> Batman Çağdaş Gazetesi’nin sayfaları Batman’ın hafızasıdır. Batman’ın geçmişinde bir yolculuğa çıkmak isterseniz gazetenin arşivini taramanız taramanız yeterli. Bu arşivlerde hem Batman’ın karanlık günlerini hem de mutlu günlerini görmeniz mümkün. Yıllar önce Batman’ı merkez alarak Rüyası Bölünenler adında bir roman yazarken gazetenin arşivini bir bir taradım. Şehrin hafızasında dolanırken bir manşet ile karşılaştım. Bu manşettin atıldığı günlerde liseye yeni başlamıştım. Ve o günlerin karanlığını tüm zerrelerimde biliyordum. Gazete bu manşet 3 Kasım 1994’te atmıştı. Batman Çağdaş Gazetesi o karanlık günler için “Dün Kentimizde Herhangi Bir Faili meçhul Cinayeti Olmadı” şeklinde manşet atmıştı. O günün korkunçluğunu ve çaresizliğini daha iyi hiçbir şey özetleyemezdi. Gazetenin bu manşetini yazdığım romanda da kullandım. Batman’ın o karanlık günlerini ne zaman hatırlasam aklıma bu manşet gelir.</span></p> <p style="text-align:justify"><span>İş güç artıkça şehirde daha az kalır oldum. Tabi özlemim her geçen gün arttı. Ben de tıpkı Rüyası Bölünenler’deki kahramanım gibi her sabah gazetenin internet sitesine bakıyorum. Bu sayede şehirde olanlardan haberdar oluyorum. Şehirle bağımı bunun sayesinde diri tutuyorum. Haberleri okurken kimi zaman fotoğraflarda tanıdığım bir yüzle karşılaşıyorum. Bu zamanlarda çok mutlu oluyorum. Kimi zaman da sevdiğim birinin ölüm haberini buradan duyuyorum. O zaman da uzakta olmanın dayanılmaz çaresizliğini hissediyorum ve üzülüyorum. İnsan doğup büyüdüğü yerden uzak olunca şehirdeki her şeyi merak etmeye başlıyor. Şehirde olanları okumak, fotoğraflara bakmak ve bunlardan haberdar olmak kısaca bir dostla konuşmaya benzer. Uzak dostum bugün 36. yılına girdi. 36. yıllın kutlu olsun. Nice yıllara… </span></p>