Dünden devam

Konya’nın Yunak ilçesinde meydana gelen trafik kazasında ailece Şanlıurfa’dan gelen mevsimlik işçilerin yan yana dizilmiş tabutları, bir kez daha bu emekçilerin sahipsizliklerin göstergesi olarak kayıtlara geçmiştir…

Dünkü yazımda emek örgütlerini sorguladım, kimsenin mevsimlik işçilerin yanında olmadığının altını çizdim.

Sonra düşündüm, belki açıklama yapmışlar da taraflı medya haber yapmamış veya yayımlanmış da ben görmemiş olabilirim düşüncesiyle googlede arama yaptım. Yıllarca emek örgütlerini savunmuş biriyim niye kendilerine haksızlık yapayım ki?

Ne yazık ki hiçbir emek örgütünden çıt çıkmadı…

Bir kere daha yazıklar olsun diyorum kendilerine…

Sadece emek örgütleri mi duyarsız?

Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’tan bir başsağlığı mesajı bile duyamadık…

Hükümet cenahı da suskunluğu tercih etti, hala ediyor…

Onlara da yazıklar olsun…

**

**

BAKAN SELÇUK GÜZEL KONUŞUYOR AMA!..

Çok ağır yaşam koşullarına, düşük ücrete, sosyal güvencesizliğe rağmen yüz binlerce mevsimlik işçi, hem ailelerini geçindiriyor, hem ülke ekonomisine en büyük katkıyı sunuyorlarken, yan yana dizilmiş 7 tabut ve mezarla kamuoyu gündemine girerken, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı nasıl bir başsağlığı açıklaması yapmaz?

Yazımın bu bölümünü yazarken söz konusu bakanlığın resmi internet sitesini tıkladım, haberlerini gözden geçirdim.

Mevsimlik emekçilerin vefatları ile ilgili bir haber yoktu. Ancak bakanın çocuk işçilerle ilgili konuşması 12 Haziran 2020 tarihli haber internet sitesi ekranında şöyle duruyordu: “Bakan Selçuk, ‘Her zaman ifade ettiğimiz gibi çocuklarımızın yeri ailelerinin yanı ve okullarıdır. Biz istiyoruz ki çocuklarımız parklara gitsinler, saklambaç oynasınlar. Onların eğitim hayatı içinde kalmalarını sağlamak için de tüm kamu kurum ve kuruluşları, paydaşlarımız ve sivil toplum kuruluşlarıyla etkin bir mücadele yürütüyoruz. Çocuklarımızı okullarına döndürüp geleceğe kazandırmaya devam ediyoruz. Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayelerinde yürütülen Gönül Elçileri Projesi kapsamında, 81 ilimizdeki vali eşlerimiz de çocuklarımızın manevi anneleri olarak çalışıyorlar. Biz istiyoruz ki; çocuklarımız çocukluklarını yaşayabilsin. Hayal kurabilsinler, gelecek planı yapsınlar.’ Bakan Selçuk ayrıca Cumhurbaşkanlığı ikinci 100 günlük eylem planı kapsamında 81 ilde, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler, İŞKUR ve SGK İl Müdürlükleri bünyesinde Çocuk İşçiliği ile Mücadele Birimlerinin oluşturulduğunu belirtti.”

https://www.ailevecalisma.gov.tr/konya/haberler/bakan-selcuk-cocuklarimizin-yeri-okullari-ve-ailelerinin-yanidir/

**

**

Haber çarpıcı, Bakan Selçuk’un konuşması da oldukça güzeldi. Ancak pratiğe baktığımızda üzüntü verici bir manzara görüyoruz…

2010 yılından beri biliyorum; Cumhurbaşkanı, ilgili bakanlıklara mevsimlik işçilerle ilgili olarak 2010/6 nolu genelge ile her konuda tam yetki ve bildiğim kadarıyla sınırsız bir bütçe olanağı vermiştir.

Batman’da Mevsimlik İşçilerle ilgili önemli bir rapor hazırlamıştık. Raporumuzla ilgilenen dönemin Batman Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, mecliste hükümet adına konuşma da yapmıştı. Sonra önce ilgili bakanlıklar, ardından ise 2010/6 Başbakanlık Genelgesi yayımlanmıştı. O genelgeyi savunan çok sayıda makalem yazı arşivimde bulunmaktadır.

24 Mart 2010 Tarih ve 27531 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ‘Mevsimlik Gezici Tarım İşçilerinin Çalışma ve Sosyal Hayatlarının İyileştirilmesi’ konulu 2010/6 Nolu Başbakanlık Genelgesine herkes ulaşabilir.

Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un güzel cümleler kurarak bakanlığın resmi internet sitesinde flaş açıklamalar yapması değil, pratikte kendilerini göstermeleridir.

Eğer üçü çocuk yedi mevsimlik emekçimizin tabutları dünya ajanslarına geçiyor, Bakan Selçuk İLO Sözleşmesinden söz ederken üzüntülerini ifade eden bir başsağlığı mesajı bile yayımlamıyorsa, ona nasıl güveneceğiz ki? Bir başsağlığı bile yayımlamıyorsa, 'Sahipsiz Mevsimlik İşçiler' demem kadar doğal bir durum olabilir mi? Emek örgütleri, medya bu meseleyi dillendirseydi, Bakan Selçuk duyduğu üzüntüyü paylaşmakla kalmayacak, özür bile dileyecekti.

Katrilyonlar harcanan GAP sahasından, Urfa gibi göz alabildiğince geniş birinci sınıf sulu tarım arazilerinin bulunduğu bir kentin emekçileri, başka bir kente mevsimlik işçiler olarak gidiyorlar ve yollarda böyle kahredici şekilde hayatlarını kaybediyorlarsa, bu meselenin üzerinde durmak farzdır. Değil bir iki yazı, 10 yazı yazmaya değer…

Batman’ımız da mevsimlik işçi veren kentlerden birisidir, dolayısıyla bizi ilgilendiren boyutlar da var. Başbakanlık Genelgesi ve mevcut durumla ilgili de inşallah değerlendirmelerim olacaktır.

Devamı yarın