**Batman Çağdaş WebTV’ye konuk olan Tıbbi Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ramazan İnci; “İngiliz kaynaklı virüs tüm dünyayı tehdit etmiş durumda. İkinci virüs ise yine Güney Afrika mutantı dediğimiz virüs, bu da ülkemizde var. Üçüncü virüs de ülkemizde de sanıyorum saptandı, Brezilya-Amazon ormanları kökenli bir virüs karşımıza çıktı. Bu üç virüs tehdidi altındayız. Tedbirlere daha sıkı uymalıyız” dedi.

PROFESÖR İNCİ’DEN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’ndeki başarılı çalışmalarıyla bilinen Tıbbi Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ramazan İnci, Batman Çağdaş WebTV’nin yayınına katılarak ‘korona’ hakkında merak edilenleri açıkladı. Önemli açıklamalarda bulunan Prof. Dr. İnci: “10-15 gün önce Türkiye’de virüsün oranı yüzde 5-7 arasındaydı, şimdi ise yüzde 3-5’lik bir yükseliş var ki bu korkutucu bir durum. Onun için mavi bayrak yarışına girmek durumundayız, yoksa hepimiz kırmızı bölgede kalırız. Özgürlüklerimizden olmamalıyız” dedi.

“YENİ VİRÜSLER BİZİ TEHDİT ETMEYE BAŞLADI”
Prof. Dr. İnci, şöyle devam etti; “Bir de virüs artık eski virüs değil, oranı düşüyor, şimdi yeni virüsler bizi tehdit etmeye başladı. Bugün dünyanın neredeyse yüzde 50-60’ında tespit edilen bizde de geçenler de Sağlık Bakanımız açıkladı, Türkiye’de de artık İngiliz mutant virüsü yükselişe geçti. Bunun için dikkatli olmalıyız dedi. Gerçekten İngiliz kaynaklı virüs tüm dünyayı tehdit etmiş durumda. İkinci virüs ise ülkemizde olan bir virüs. Güney Afrika mutantı dediğimiz virüs, bu da ülkemizde var. Üçüncü virüs ise ülkemizde de sanıyorum saptandı, Brezilya-Amazon ormanları kökenli bir virüs karşımıza çıktı. Bu üç virüs tehdidi altındayız. Türkiye’yi en çok tehdit eden İngiliz mutantı virüsüdür.”

“BULAŞMA HIZI ÇOK DAHA YÜKSEK”
İngiliz mutantı virüsün daha bulaşıcı olduğuna da dikkat çeken Prof. Dr. Ramazan İnci, şöyle devam etti; “Daha önceki Wuhan virüsünden farkı bu virüs çok daha hızlı insandan insana bulaşma riski var. Yüzde 60-70’e kadar gidebiliyor bulaştırıcılığı. Bir de daha yüzde 35-40 oranında daha ölümcül. Bir de gençlere doğru kaydığına dair bilimsel çalışmalar var. Aşılandırma hızlandırılmalı ki yeni virüsle karşılaşıldığında etkisi az olsun.  Aşılanmak maskeyle birlikte özgürlük demektir.  Korona geçirenler tekrar yakalanabiliyor. Çünkü elimizde artık eski virüs yok, mutant virüsler var. Bunlarla karşılaşırsak etkileri hafif bile olsa hastalığı geçirebiliriz. Keşke aşıda ülkemiz çeşitliliği sağlayabilseydi. Aşı yeterince üretilmediğinden tüm dünyaya yeterince dağıtılamıyor. Yine Türkiye şanslı. En çok aşılama yapan 6 ülke arasındayız. Kendimizi garantiye alırsak toplumu garantiye almış oluruz. Şu anda en güven verici şey korunma tedbirleridir. Maskeyi, mesafeyi, temizlik kurallarına kesinlikle uymalıyız. Aşı sırası gelince olunmalı. En iyi aşı elde olan aşıdır diye düşünüyorum. Aşı karşıtı olan nice kişinin sonradan aşı olduğunu gördüm.” (Barış Arslan)

Editör: TE Bilişim