Günlerdir virüs salgınının yayılmaması için üzerime düşeni yapmaya çalışıyor, evde kalarak çocuklarıma örnek oluyorum.

Allah’a hamd olsun geçim konusunda ailem için bir endişe duymuyorum.

Ancak yakın ve uzak akrabaları bir yana bırakın, zor duruma düşen, işsiz kalan herkes için üzüntü duyuyorum.

Bazı insanlar sadece kendilerini düşünüyor, kimsenin dertleriyle dertlenmiyorlar…

Acizane ben, zor duruma düşenleri düşünerek bazen kendimi harap ediyorum…

Bazen örneğin dünyada açlıkla karşı karşıya kalan dünyanın değişik ülkelerindeki insanlar için üzüntüye kapılıyorum.

İdlip’ten kaçan ve çamur deryası haline gelen çadır kentlerde yaşama mücadelesi veren insanlar ne yerler, ne içerler, nasıl yaşarlar diye kendime sorun ediniyorum…

Bazen beni aşıyor, Allah’ın rahmeti, merhameti var diyerek Allah’a sığınıyorum..

**

**

Bakınız, mahallemizin, kentimizin, bölgemizin değil, ülkemizin batısındaki herhangi bir kentte Koronavirüs salgını nedeniyle insanlarımız hayatlarını kaybediyor, hastaneleri dolduruyorsa, rahat ve huzurlu şekilde yatamam…

Daireyi büyüteyim, ülkemiz değil,

Uzakdoğuda,

Avrupada,

Antartika’da,

Amerika’da,

Afrika’da veyahut güney ile kuzey kutbunda bile bu virüs nedeniyle toplu ölümler yaşanırsa, insanlık ailesi adına hüzünlenir, kederlenir, acı çekerim…

Çünkü ben insanım…

Dünyanın öteki ucunda bile ırkı,

rengi,

dini,

dili,

milliyeti beni ilgilendirmez, insanların çaresizliğine tanık olsam yüreğim sızlar, ‘hilkatte, yaradılışta bir eşim, benim gibi bir varlık der, Allah’ın rahmeti için genel bir dua ederim…

**

**

SAĞLIK YATIRIMLARI ÜZERİNE…

Değerli Okurlar, Koronavirüs nedeniyle özellikle İstanbul başta olmak üzere bazı büyük şehirlerimizde insanlarımız büyük sıkıntılar yaşıyorlar.

İstanbul’un iki yakasında birer büyük hastane kararı alındı. Sağlık tedbirleri için alınan bu kararların bir an önce pratik bulmasını diliyorum.

Şu anda bölgemizde ve kentimizde endişe verici vaka sayıları yok. Ancak yarınları da düşünmek gerekir.

İlimiz yöneticileri salgının yayılmaması konusunda gerçekten özverili çalışmalar yapıyor, sürekli çağrılarda bulunuyorlar.

Hele Sağlık camiamızın ne kadar çaba gösterdiklerini çok iyi biliyorum. Bütün çabalar salgının yayılmaması, insanlarımızı kaybetmememiz içindir.

Bize düşen alınan kararlara uymak, uyulmasına katkı sağlamaktır.

Evet, yarınlar için önlem alınması hususlarında önerilerimiz olacak.

Batman’ın 500 yataklı hastanesinin gecikmiş olmasını bugün hepimiz çok daha iyi anlıyoruz.

**

**

Şu halde yeni hastane için ivedilik isteyeceğiz. Bir an önce bu hastanenin temelinin atıldığını görmek istiyoruz.

Şu aşamada acilen yapılmasını istediğimiz, duyarlı insanların da önerdiklerini yöneticilerimize, ülkeyi idare edenlere duyurmak isterim. Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada şu paylaşımı yapmıştım:

“Duyarlı insanlar güzel öneriler sunuyorlar. Duyarlı bir dostun sözlerini destekleyerek virgülüne dokunmadan paylaşıyorum: ‘İl Nüfusuna göre Hastane yatak sayısı az olan ilimizde yapımı devam eden çocuk Hastanesinin bir an önce açılması. Eski devlet Hastanesinin acil bir şekilde gerekli düzenlemelerin yapılarak pandemi hastanesine dönüştürülmesini ilimiz idarecileri ile sağlık Bakanlığı ve gerekli mercilere önerimdir. Bu düşünceme katılıyorsunuz lütfen paylaşın."

Gerçekten de eski devlet hastanemiz atıl duruyor. Kadın Doğum Hastanesi de bitmek üzere. Bu iki yapının bir an önce hizmete açılmasında yarar vardır.

Halkımız evinde kalarak salgının yayılmaması için üzerine düşeni yaparken, bu iki birim ivedi olarak hizmete açılırsa, olası bir salgını daha rahat karşılayabiliriz. Böylelikle il yöneticilerinin, sağlıkçılarımızın verdiği emekler de boşa gitmez, acılar yaşamayız.

Rabbimden herkes için sağlık ve esenlikler diliyorum