Dünden devam

Batman’ın Sason ilçe yoluna mıcırlı asfalt dökülmesini, dünkü yazımda, kentimize yapılmış bir haksızlık olarak değerlendirmiştim.

Yine dünkü yazımda karayollarının ülkemizdeki önemli hizmetlerine vurgu yapmıştım.

Asla dayanaksız yazılar yazmam ve haksızlık da yapmam.

Gerçekten de borçlanma pahasına olsa bile ülkemizin pek çok yerindeki ulaşım

Ülkemizin otobanlarının asfalt talebinin çoğu Batman’dan karşılanırken, hala bölünmüş yol ve beton asfalt açısından oldukça geri olmamız kabul edilemez…

Türkiye’nin ilk rafinerisi Batman’da kurulmadı mı?

Şu anda bile ilimiz sınırları dahilindeki yüzlerce petrol kuyusundan elde edilen ham petroller kentimizdeki rafineride işletilmiyor mu?

Beyaz mahsul olarak bilinen süper benzin, uçak benzini, yağ yerine siyah mahsul olarak bilinen asfalt, rezidyum ve mazota mahkum edilmemiz zaten büyük haksızlık…

**

**

KARA MAHSUL ÜRETİYORUZ AMA…

Bu kentin sahipleri olsaydı rafinerimizde beyaz mahsuller için her türlü altyapı olacaktı.

Ey bu kentin seçilmişleri, siyasi partilerin il temsilcileri, STK’ları, basını, demokratik kitle kuruluşları!

Ham petrolümüz başka rafinerilere taşınarak beyaz mahsule dönüştürülüyor, biliyor musunuz?..

Bundan ala haksızlık mı olur?..

Neden rafinerimiz modernize edilmiyor?

TÜPRAŞ zarar ediyor gerekçesiyle haraç mezat satıldı, sonra yüksek oranda kar ile gündeme geldi.

Rafineri yıllardır emekçi kadrolarını dondurdu, yatırımlarını azalttı.

Niye beyaz mahsul üretimi için gereken adımlar atılmıyor?

Haydi kara mahsul üretimi yapılıyor?

Neden kentimiz bundan genel olarak mahrum?

**

**

ŞELMO PETROL SAHASINDAN UTANIN…

Uzun yıllar önce Şelmo petrol sahasındaki grup köy yollarının fotoğraflarını çekip, burada yorumlamıştım.

Grup köy yollarının kenarından geçen ham petrol boru hatları geçiyordu. Ancak boruların bitişiğindeki yollar büyük çukurlardan geçilmiyordu…

Adını KÖYDES koydukları projeye dikkat çekerken, bu utanç verici kareleri köşeme alınca, ilgililer bana cevap yazısı göndermişlerdi.

Belgesiz, dayanaksız bir yazı değildi ama eleştiriler birilerini rahatsız etmişti…

Sason ilçemize üvey evlat muamelesi yapılıp yapılmadığı meselesinde de Şelmo petrol sahasını örnek vereceğim.

Sason ilçemizin 30 kilometrelik yolunun bütümlü sıcak karışım olan beton asfalt ile buluşturulması bir haktır diye düşünüyorum.

Neden mi?

Sason karayolunun geçtiği coğrafyada dünyanın petrol üretimi yapılıyor…

Şelmo Petrol Sahasından söz ediyorum.

Yan yana beş petrol kuyusunun bulunduğu bir sahadır Şelmo…

O petrol kuyularının gölgelerinin düştüğü bir ilçenin yolunun hiç olmazsa bütümlü asfalt ile yapılması gerekmez mi?

**

**

Saygıdeğer Okurlar, ülkemiz ilk kez 1929 yılında ana yollarında asfalt gördü.

Geçen zaman sürecinde binlerce kilometrelik yollar asfaltlandı.

Nice çok maliyetli otoban yollarımız oldu ki hepsi önemli beton asfaltla hizmet veriyor.

Mıcır asfalt seriminin artık tarihe karışması gerekiyor.

El oğlu bütümlü asfaltı bile terk etmiş, beton yollarla geleceğe hazırlanıyor.

Şöyle bir haber okumuştum; Çimento Endüstrisi İşverenleri Sendikası Başkanı Tufan Ünal, şunları söylemişti: “ABD yollarının yüzde 90’ı beton. 100 yıllık beton yollar var. Belçika – Hollanda’da beton yol oranı yüzde 50’lerde. Bizde oran yüzde 3. Gelecekte yollarımız dayanıklı, ucuz maliyetli, çevreyle dost ve yüksek performanslı beton yollar olacak. Asfalt yollara göre ilk yapım maliyeti açısından %35 daha ucuz ve daha uzun ömürlüdür. Asfalt yollara harcanan bakım onarım giderlerinden sağlanan kâr ile her sene bir Avrasya Tüneli açabiliriz.”

Ne kadar doğru bilmiyorum ama mıcırlı asfalt hizmeti kabul edilemez.

Biz ne yapıyoruz, ölümlü trafik kazalarına rağmen mıcırlı asfaltta ısrar ediyoruz.

Mıcırlı yol: “Mıcır serpilmiş, bazen de ziftlenmiş ancak sıkıştırılmamış yani mıcır taşlarının serbest hareket edebildiği bu sebeple de yüksek hızlarda araçların kontrollerinin zorlaştığı yol.”

Yıllar öncenin Karayolları Genel Müdürü Cahit Turan, “Yol yüzeyine bir makinayla asfalt seriliyor, bunun üzerine de mıcır serpiliyor. Trafik altında yapılan çalışmalarda ise ön işaretleme yapıyoruz. İşlem yapıldıktan sonra mıcırın asfalta yapışması için 45 dakika trafiğe izin vermiyoruz. Daha sonra yolda üst üste gelen malzemeler süpürülüyor. Halk dilinde beton asfalt diye tabir edilen bütümlü sıcak karışımı otoyollarda yapıyoruz. Bütümlü sıcak karışım yapılacak yollardaki trafik sayısına göre - 20 yıldaki trafiği taşıyabilecek şekilde boyutlandırılıyor- 10 veya 25 santim kalınlığında yapılabiliyor. Sathi yani mıcır kaplama ise 2,5 santim kalınlığında bir kaplamadır. Ekonomik imkanlar ölçüsünde yapılıyor her şey.
Asfalt yol mıcırdan pahalı” demişti.

Sosyal medyadaki görselleri, videoları incelediğimde, araçların camlarının kırıldığına dikkat çekiliyordu. Acaba genel müdür Turan’ın bahsettiği üst üste gelen malzemeler süpürülmedi mi?

Sonuç olarak asfalt ve petrol diyarı Batman’ın karayolu ulaşımında rotmik mıcırlı asfalta hayır diyorum, demeliyiz. Ülke genelindeki yüksek maliyetli karayolu hizmeti bizim de hakkımız diyorum vesselam.