** 1 Kasım seçimleri sonrası yeniden sokağın nabzını tuttuk. Sonuçları değerlendiren seçmenler: “Açıkçası bu sonuçları kimse beklemiyordu. Seçim, demokratik bir ortamda yapılmadı. İktidar partisinin seçim öncesi verdiği vaatleri yerine getirmesini istiyoruz” diyorlar.
** Bölgede yaşanan olayların HDP’ye kaybettirdiğini de belirten seçmenler: “İnsanlar artık huzur istiyor. Umarız çözüm süreci yeniden başlar. HDP iyi bir muhalefetle Kürt sorunun çözümüne büyük katkı sunar” diye konuştular.
SONUÇLARI DEĞERLENDİRDİLER
1 Kasım seçim sonuçlarının yankısı ülke genelinde olduğu gibi Batman’da da sürüyor. Batman Çağdaş ekibi, sokağın nabzını tutarak ‘Seçim sonuçlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?’ sorusu yöneltti. İşte seçmenlerin görüşleri...
Deniz Çelebi: “1 Kasım seçimlerinde HDP maksimum alacağı oy oranını çıkardı. Bence HDP’nin oy oranı düşmedi. Alacağı oy oranı zaten 10-11 oranları arasındaydı. Temennimiz iktidara gelen AK Parti hükümeti verdiği vaatleri yerine getirir. Umarım HDP’nin, Meclis’teki durumu ciddiye alınır. Aksi takdirde çözüm süreci adına durum daha da kötüye gider. 1 Kasım seçimleri sonucunda kazanan halk oldu.”
Ayhan Koç: “1 Kasım seçim sonuçlarından ümitsiz değiliz ama bir moral bozukluğu var. Bunu muhalefetin, iktidarın hamlelerini iyi okuyamadığına bağlıyorum. 7 Haziran seçim sonuçlarından belliydi tekrardan seçime gidileceği. Halkı yıldırdılar, bıkkınlığa yol açtılar. Nitekim bunu yapılan 1 Kasım seçim sonuçlarında daha net görüyoruz. Fikir ve düşünce özgürlüğü artık baskı altında olacaktır. Paralel yapı adı altında operasyonlara başladılar, çalışan gazeteciler işten çıkarıldı, uçaklar havalandı, bombalamalar başladı. Hendeklerin kazılması, öz yönetim açıklamalarının yapılması, PKK’nin karşı saldırıya geçmesi bir önceki seçimde 80 milletvekili çıkaran HDP’nin işine yaramadı.”
Cemil Çetin: “Halk, AK Parti’yi ülkede barış ve huzur ortamı kurulsun diye iktidara taşıdı. Umarım iktidar bunun bilincindedir. Verdikleri sözleri tutmaları gerekir. 1 Kasım seçim sonucu sürpriz oldu. Sanki hazırlanmış anketler verildi. 2 Saat gibi kısa bir süre içinde İstanbul’un oylarının tamamı sayıldı. İnsan biraz tereddüt ediyor nasıl böyle kısa bir süre içerisinde açıkladılar oy sonuçlarını. Sandıkların daha yarısı bile açılmadan Ak Parti tek başına iktidar oldu denildi. 3 saat içerisinde Türkiye geneli seçim sonuçları açıklandı. Bir önceki seçimde sandıkların yüzde yüzü ancak evvelsi gün açılmıştı. Adaletli bir seçim olmadı.”
Mustafa Giden: “Seçim sonucu bizler için sürpriz oldu. HDP’de yaşanan oy düşüşünü son zamanlarda yaşanan olaylara bağlıyorum. İnsanlar artık bıktı usandı. Halk huzur istiyor artık. AK Parti tek başına iktidara geldi. Acaba sivil bir anayasa yapacak mı? Yapacaksa tek mi yoksa diğer siyasi partilerle birlikte mi yapacak. Bunlar aklımıza takılan sorulardır. Kürt sorununun çözümünü gerçekten istiyorsa ve bu konuda samimiyse sorunu kanunlar çerçevesinde hukuk zeminine oturtarak Meclis çatısı altında çözmelidir. Artık halkı oyalamaları son bulmalıdır.”
Hasan Ceviz: “1 Kasım seçimlerinin adaletli yapıldığına inanmıyorum. Bence Ak Parti’nin iktidara gelmesi zorunlu tesellidir. Bölgemizde tek olumlu hava HDP’nin barajı geçmesidir. Ciddi anlamda bu seçimde kazanan yok, kaybeden var. Çünkü düşünce ve fikir özgürlüğüne baskı uygulanacağını düşünüyorum. Şimdiden başladılar gazete, tv ve gazetecileri baskı altına almaya. Adaletli seçim olmadı aynı zamanda demokrasi kaybetti. Gazete ve televizyonların çoğunda yapılan seçim propagandaları iktidar kaynaklıydı. Ülkede çalışan asgari ücretlinin sayısı 20 milyon civarında olması ekonominin ne kadar kötü bir durumda olduğunun göstergesidir. Bir asgari ücretle; elektriğini-su ücretini, kirasını, ısınma, giyim ve biyolojik ihtiyaçlarını karşılayan aileler var. Bu da ülkemizin ayıbıdır.”
Hüseyin Ceviz: “HDP adına beklentilerin altında bir sonuç çıktı. Halk iktidarı istedi. Seçim sonuçlarına saygı duyulmalıdır. İktidar meydanlarda verdiği vaatleri yerine getirmeli. Seçim sonuçları adil oldu diyebiliriz ama seçim çalışmaları adil oldu diyemeyiz. HDP dışında diğer bütün siyasi partiler rahatlıkla propagandalarını yaptılar. HDP ise halkın can güvenliği için seçim miting ve programlarını iptal etmişti.”
Atilla Koday: “Şu ara barış dışında hiçbir şey düşünemiyorum. Bölgemizde barış havasının yaratılması gerekiyor. 1 Kasım seçim sonuçları bizleri şaşırttı. Silvanlıyım, aklım hep orada Tv’nin başında oturmuş yaşananları büyük bir kaygı içerisinde izliyorum. İşimi yapamaz durumdayım. Orada sokağa çıkma yasağı var, herkes evlerinde kilitli, burada elimiz kolumuz bağlı duruyoruz. Elimizden hiçbir şey gelmiyor. Bütün ailem orada annem, babam, kardeşlerim. Bir an olsun aklımdan çıkmıyorlar. Bir şeylerde yapamıyorum. Bir an önce yaşanan çatışmalı süreç durmalı. Asıl önemli olan partiler değildir. İnsanın canıdır, huzur içerisinde yaşamalarıdır.”
Mehdi Atmaca: “Bu sonucu beklemiyorduk. Şaşırdık bir nevi sürpriz oldu. Baskı vardı, asker ve polis oy kullanılan alanlara sokuldu. Halk korktuğu için de iktidara oy verdi. 100 Milletvekili çıkaracağız derken 21 milletvekili kaybettik. HDP’den de kaynaklı sıkıntılar var. Tanımadığımız adayları gösteriyorlar. Batmanlı güçlü adaylarımız var, bunları da göz önünde bulundurmaları gerekir. Eşit bir şekilde seçim çalışmaları ve propagandalar yapılmadı. Demokratik bir seçim olmadığı kanaatindeyim.”
Adem Tekin: “Hiç beklemediğimiz bir seçim sonucu çıktı. Dikkat ederseniz 1 Kasım’da yapılan milletvekili seçim sonucunu hiçbir anket şirketi tutturamadı. Adaletsiz bir seçim yaşadık. Sıkı güvenlik önlemleri adı altında baskıcı bir seçim oldu. İnsanlar kendilerini sandıkta gönül rahatlığıyla ifade edemediler. Keşke adaletli bir seçim olsaydı. 7 Haziran seçimleri, yapılan en demokratik seçimdi. Kürtlerin oylarını arttırması bazı kesimleri rahatsız etti olacak ki 1 Kasım seçimlerine karar verdiler. Söz konusu biz Kürtler olunca herkes bize karşı birlik oluyor. Biz Kürtler neden birlik olamıyoruz, bunu sorgulamalıyız. 21 Milyon Kürt sandığa gidiyor ama 5 milyon oy çıkıyor. Duyarsız halkımıza sesleniyorum neden diye?”
Yakup Eripek: “Ülkeye bir an önce barış gelsin. Tek arzum bu. Artık cenazelerin gelmesini istemiyoruz. Hiçbir zaman Türkiye’de adaletli bir seçim yapılmamıştır. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim, iktidarı muhalefetteki partilerin tutumları ve beceriksizleri belirledi. Ülke barışa muhtaç. İktidarı verdiği vaatlerden önce barışı sağlamalıdır. Bir an önce huzur ortamı sağlanmalıdır.”
Sedat Yalçın: “1 Kasım seçimini HDP açısından başarısız bir seçim olarak değerlendiriyorum. Çünkü genel olarak bölgede oy oranlarını koruyamadı. AK Parti ise oylarını arttırdı. Demokrasi penceresinden bakarsak adaletli bir seçim oldu diyemeyiz. Tek taraflı propaganda yapılarak bazı grup ve partiler hedef gösterilerek algı yaratıldı. Kaygılar daha da arttı. Bu halk kaygılanmamalıdır. Hakları ihlal ediliyorsa susarak değil demokratik yollarla ihlal edilen haklarını aramalıdır.”
Erkan Çelebioğlu: “Seçimin demokratik bir havada geçtiğini söyleyemem. Baskı vardı. Tek taraflı seçim çalışmaları yürütüldü. Seçim beklediğimiz gibi geçmedi, sonuç şaşırttı bizi. HDP’nin barajı geçmesi sevindirdi bizi. Umarım tek başına iktidara gelen AK Parti meydanlarda dile getirdiği seçim vaatlerini yerine getirir, akan kanın durması için elini taşın altına koyar. Zaman kaybetmeden bir an önce huzur ve barış ortamı tesis edilmelidir.”
Nesrullah Tunç: “Bu seçimde her parti alabileceği maksimum oyu aldı. Kendim ve esnaf arkadaşlarımdan edindiğim izlenimlerim piyasaların canlandığı yönünde. İlerisi için umutluyuz. Ümidimiz çözüm sürecinin kaldığı yerden devam etmesi yönündedir. Bu durumda huzur ortamı oluşacak ve bölgemize yatırımlar devem edecektir. Yatırım huzurlu ortamı sever. Hiçbir partinin mensubu değilim. Tek başına iktidar. Karşı tarafla mücadele edecek güçlü muhalefet yok, muhalefet görevini yapamadı. Meclis’e girmeyi başaran HDP Kürt halkı adına iyi muhalefet yapmalıdır. Şayet iktidar Kürtler açısından olumlu adımlar atarsa parti olarak bu tür adımları desteklemelidirler. CHP gibi her yapılana karşı çıkmamalılar. Memleketimizden seçilen HDP ve AK Parti milletvekilleri ideolojileri dışında bölge istikrarı ve memleket çıkarlarını ön planda tutmalılar. Batı’nın Türkiye üzerinde oynadığı felaket ve iç savaş senaryoları ellerinde patladı.”
