Önceki gece bir taziye için bazı akrabalarla Dilimalan (Hoşşa) köyüne gittik. Gece yolculuğu olduğu için Dilimalan köyünün berbat yolunu görüntüleyemedim…

Dilimalan köyüne gitmek için Kozluk ilçemize bağlı kaplıcası ile ünlenmiş Taşlıdere (Hole) ile Kaletepe Grup köy yolundan geçmek gerekiyor.

İnanın gece karanlığında özellikle tarihi Kaletepe Köprüsünü geçtikten sonra yolun ve köylülerimizin durumuna çok üzüldüm…

Geçmiş yıllarda tozdan, çukurlardan geçilmeyen yolları vardı.

11 yıl önce de o köylerin içler acısı yollarını, ‘Bu ne sahipsizlik?’ başlıklı yorumlarımla gündeme taşıyıp, eleştirmiştim.

Bahse konu köy yollarının hemen yanından kıvrıla kıvrıla uzanan petrol boru hatlarına dikkat çekip çok sert eleştirilerden kaçınmamıştım.

Geçen zaman sürecinde bazı adımlar atıldı, yollar asfaltlandı. Hayırlı her çalışmayı takdir etmesini de bilen biri olduğumdan, ilgililere teşekkür de etmiştim.

**

**

Ancak bugün yine eleştireceğim…

Çünkü köy yolundan geçen araç sürücülerinin ne kadar tepkili olduklarını gözlemledim. Petrol kuyularının gölgesinin düştüğü köy yollarının mükemmel şekilde beton asfalt olması gerektiğine inanıyorum.

Külfetini taşıyan köylülerimizin biraz da nimetlerden yararlanması vicdan gereği değil mi?

Batman kırsalındaki pek çok köy yollarının asfaltlanması haberleri yerel basınımızda yer alıyor. Bu köşede Kozluk ve Sason ilçemizi birbirine bağlayan yolun 4 kilometrelik bölümüne defalarca dikkat çektim, bir adım atılmadı, cevap da verilmedi. Petrol kuyularının gölgesinin düştüğü köylerin yollarına seyirci kalamam…

İyisi mi bu konuda daha önceki yazılarımdan bazı kesitler sunarak ilgilileri göreve çağırayım. Köy yollarının düzeltilmesi halinde ilgililerin, yöneticilerin hayır duaları almalarını isterim. Belki bir küçük pay da vesile olacağımdan bana gelir.

Bu köşede yaptığım ve yapacağım tüm değerlendirmelerin tem amacı var; bağcı dövmek değil, üzüm yemek…

Yaptığım değerlendirmelerden kesitler: Bağcı dövmek amacıyla asla kalemimi oynatmam veya bilgisayarımın tuşlarına basmam…

Kötü niyetle hareket edersem, bunun uhrevi karşılığının olacağına kesinlikle iman eden biriyim…

**

Önceki gece yörede saygınlığıyla tanınan, baba dostumuz muhterem bir Din Aliminin(Mele Bedri’ye Hoşşa) taziyesine gitmiştik.

Dilimalan her ne kadar Silvan ilçesine bağlı bir köy olsa da, yolu Kozluk ilçemize bağlı Taşlıdere (Hole), Doğancık (Kifife) ve Kaletepe(Dahlıke) grup köy yolundan geçer.

Silvan ilçemize bağlı Dilimalan (Hoşşa) köyündeki taziyeye gece saatlerinde gidip gelirken, yolun bozukluğu oldukça dikkatimi çekti…

Babam ve bazı yakınlarımla yaptığımız gece yolculuğunda tanık olduğumuz manzara karşısında üzüldük ve sinirlendik…

Eminim o grup köy yolundan geçen herkes bizim gibi üzülüyor ve sinirleniyordur. Zira yol oldukça bozuk, çukurlardan geçilmiyordu…

Taşlıdere yolundan geçerken aslında utandım…

Neden utandım biliyor musunuz?

Köy yollarının yan tarafından geçen petrol boru hatları benim için utanç kaynağı oldu…

**

Yolun o halinden utanmamız gerekir, çünkü yanından geçen boru hatlarından durmadan ağırlıklı olarak siyah mahsul; MC 30-60, rezidyum, asfalttan oluşan ham petrol akmaktadır…

Bir insanın evinin bahçesinde temiz bir su kaynağının çıktığını düşünün. O ailenin sudan yararlanmaması kendileri için bir eksiklik değil mi?

Petrol boru hattının geçtiği yol çukurlardan geçilmiyorsa, bundan ala ayıp, bundan ala eksiklik mi olur?

Dikkatinizi çekiyorum; o boru hatlarından akan petrolden genel olarak siyah mahsul olarak asfalt elde edilmektedir.

Asfalt, sözünü ettiğim ve etmediğim yöredeki bütün köylülerin de hakkıdır. Hatta en başta onların hakkıdır. Çünkü, TPAO’nun çıkardığı, ancak PEMİ firması gibi Amerika’dan gelen şirketlerin işlettiği Şelmo petrol sahasından kaynaklanan kirlilik ve diğer sorunlardan en çok o köylülerimiz zarar görüyorlar.

Köy yollarının mevcut durumunu kabul edemeyiz, etmeyiz…

Sadece Şelmo değil, Svilanka, Dodan, Garzan, Batı Raman petrol sahalarından da petrol elde ediliyor. Ağırlıklı olarak asfalt olan bu siyah mahsulden tüm köylülerimiz yararlanmalıdır. Hayvanları petrol kuyularının havuzlarında boğulan, toprakları-tarlaları kara zifte teslim olan köylülerimizden başkası değildir. Batman’ın sahiplerini göreve çağırıyorum…

Evet, on yıl önce bu eleştirileri yapmıştım. O yazımdan sonra grup köy yolları asfaltlandı. Bu hizmetleri de takdir etmesini bildim…

Ancak on yıl sonra aynı yol çukurlardan geçilmiyorsa, ilgililer lütfen duruma seyirci kalmasın. En başta petrol ile ilgili şirketi asfalt hizmeti vermeye davet etsinler. Bildiğim kadarıyla böyle bir sorumlulukları da varmış. Acilen o yol ayıbından kurtulmamız dileğimle