Gazetemizde hepimizi utandıran, başımızı önümüze eğdiren bir haber yayımlandı. Gerçekten sinir katsayılarım tavan yaptığı gibi, içimizdeki kötüler nedeniyle utandım…

Batmanlılar olarak başımızı önümüze eğdiren bir haber olsa da, yayımlanması gerektiğine inanıyorum. Çünkü içimizdeki alçaklara ışık tutup açığa çıkarmak gerekiyor.

Haber kahrolası hırsızlarla ilgiliydi…

Kamunun ortak malı olan enerji nakil hatları yüksek gerilim direklerinin somun, vida ve çapraz demirlerinin çalınması ile ilgili haberi okurken 90’lı yıllara hayalen gittim…

Bu köşede sayısız logar kapakları, elektrik direk demir ve vidaları, demiryolu raylarının cıvata ve somunlarını çalacak kadar aşağılıklarla uğraşıyordum…

Gazetemiz haberinden bir kesite bakalım: “Batman Barajı hattındaki yüksek gerilim direklerinden her ay ortalama 100 parçanın söküldüğünü belirten yüksek gerilim hattı yetkilileri: ‘Kış mevsiminde akıllı vidalar ile çapraz demir parçaların sökülmemesi için muhtarlardan da yardım istedik’ dediler. TEİAŞ Batman Bölge Müdürlüğü, kış mevsimi öncesinde yüksek gerilim hattındaki direklerden akıllı vidalar ile çapraz parçaların sökülmemesi için muhtarlardan yardım istedi. Yüksek gerilim hattı yetkilileri, elektrik üretiminin yapıldığı Batman Barajı ile Bölge Müdürlüğü arasındaki yüksek gerilim hattındaki direkleri sürekli gözetim altında bulundurduklarını ifade ettiler. Güzergahtaki direklerden alınan parçaların özellikle traktörlerde kullanıldığına işaret eden yetkililer, şöyle devam etti: ‘Batman Barajı hattındaki direklerden ortalama her ay 100 akıllı vida ve çapraz demir parçaları sökülüp yerinden alınıyor. Direkler neredeyse düşme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Fırtına ve her hangi bir hortum olayında parçaları sökülen direkler düşebilir ve elektrik kesintilerine yol açar.”

**

**

Evet, haberin özeti böyle. Meğer içimizdeki bazı alçaklar alçaklıklarından vazgeçmiyorlar…

90’lı yıllarda bu köşede sorunun üzerine giden yazılarımı hatırlıyorum. Ancak gazete arşivimize ulaşamadığımdan o zaman yazdıklarımı bilgilerinize sunamıyorum.

Ancak 8 Aralık 2005 yazıma ulaştım. “Ne zaman Medineleşeceğiz?” başlıklı yazımda yüksek gerilim direklerinin çalınan somun, cıvata ve demir parçaları üzerinde durmuşum.

Sonraki yıllarda hırsızlıklar devam ettiğinden, “Bu kafa ile nereye gideceğiz?”, ‘Batman İçin Utanç Verici’, ‘Bu cehalet değildir’, ‘Tehlikeye Davetiye’ ve ‘Kamu Mallarını koruyalım’ başlıklı yorumlarımda elektrik direkleri ile demiryolu tren raylarının somun ve civatalarını, cami musluklarını, belediyeye ait çöp bidonlarını, logar kapaklarını çalanları rezil eden yazılarımla kamuoyunun karşısına çıkmışım…

Değerli Okurlar, uzun yazılar yazdığım malumunuzdur. Yeni yazılar yazmaktan aciz değilim. Ancak bazı durumlarda 15 yıl önce neşter vurduğum yazılarım çok daha anlam ifade ettiğinden yeni okurlarımın da bilgisine sunmak isterim. Bugün öyle yapacağım ve ibret dersleri dolu bana ait olan yazılarımı bilginize sunacağım. Bakınız 15 yıl önce bu konularda neler yazmışım neler:

Geçen hafta başında Diyarbakır’daydım. Çocuklarım gibi ben de tren yolculuğunu çok seviyorum. O nedenle Diyarbakır dönüşümüz trenle olmuştu. Ne yazık ki yolculuğumuz sırasında yine üzücü olaylarla karşılaştık. Gece karanlığında trene atılan taşlar nedeniyle sıkıntılı anlar yaşadık. Medeniyetten ne kadar uzak olduğumuzu bu yolculuk bana gösterdi…

Gerçekten de ne zaman medenileşeceğiz diye sormak istiyorum? Eloğlu Ay’a çıkmış, uzayı fethetme yarışında. Bizim çocuklarımız hala içinde insanların yolculuk ettiği trenlere taş atıyorlar. Demek ki medeniyetten fersah fersah uzaktayız…

Bu köşede karınca kararınca bazı tespit ve gözlemlerde bulunuyor, çözüm önerileri sunuyorum. Ne yazık ki yazılarımı dikkate alıp, çözüm üretmesi gereken merciler duyarlılık göstermiyorlar. Pek çok köyümüzde insanların tuvalet ihtiyacını ellerine ibrikler alarak dere kenarlarında, kuytu yerlerde yapması gerçeğine dikkat çekerek, yıllarca uyarılarda bulunmuştum. Bu ayıba son verilmesi için il yöneticilerinin, ilçe yöneticilerinin yapması gerekenlerin olduğunu ifade etmiştim. Köyde görev yapan öğretmenler, cami imamları ve muhtarlarla yapılacak toplantıların önemine işaret etmiştim. İmam, öğretmen ve muhtarların halkı bilinçlendirme toplantıları düzenlemesini önermiştim. Aynı düşüncemi trenlere taş atılması için de dile getirdim. Ancak yetkililerin yazılarımı dikkate almadıklarını görüyorum. “Uzaylılara mı hitap ediyorum?” düşüncesini bile dillendiren yazılar yazdım. Buna rağmen gerekenler yapılmıyorsa, ne yapabilirim?

Yirmi birinci yüzyıla yelken açan insanlık ailesi, medeniyet mücadelesi veriyor. Kimi ülkeler medeniyeti yakalamışken, kimi ülkeler hala geri kalmışlığa mahkum durumda…

Ülkemizin muasır medeniyet seviyesine çıkarılmasından yıllardır söz ediyoruz. Ancak muasır medeniyeti öyle kolay yakalayacağımızı sanmıyorum…

Neden mi?

Enerjiden sorumlu yetkililerimiz, somun ve cıvataların çalınması yüzünden enerji nakil hatlarının devrildiğini, bazı köylerin günlerce karanlıkta kaldığını ifade ediyorlar. Her yıl on binlerce somunun çalındığını belirten yetkililer, kurumların uğradığı zararın çok büyük meblağlar tuttuğuna dikkat çekiyorlar.

Kurumların zararını kim karşılıyor dersiniz? Ya da kurumların zarar faturası kime kesiliyor?

Tabi ki halka…

Bu ülkede yaşayan herkese fatura kesiliyor. Ama zararı bir yana bırakalım, şu köylerimizi karanlığa bırakmak kadar vahim bir durum olabilir mi?

Medeniyetin somun ve cıvatalarla ilgisi var mı diye sorarsanız, yanıtım çok açık…

Evet vardır…

Somun ve cıvataları medeniyet göstergesi olarak kabul ediyorum…

Eğer benim köylerimi karanlıktan kurtaran enerji nakil hatlarının somun ve cıvataları çalınıyorsa, demek ki medeniyetten çok çok uzağız…

Küçük çocuklar bile çalsa, yine de tepkim değişmeyecek. Halbuki enerji nakil hatlarının somun ve cıvatalarını büyüklerin söktüğü belirtiliyor.

Özellikle köylerde traktörleri bulunan veya su motopompları olan köylülerin somunları kullanmak amacıyla çaldığı yolunda duyumlar var. Küçük çocuklar ise çaldıklarını satıyormuş…

Hayret etmemek elde değil…

Benim köylüm nasıl olur da göz göre göre köylerine ve çevrelerine enerji sağlayan direklerin cıvatalarını söker?

Devamı yarı