Hayvanlarda içgüdüsel olarak yavrularına yol gösterme ve hayatta kalma tecrübesi aktarımı olarak karşımıza çıkan eğitim gerçek ifadesini bilinçli ve düşünen bir varlık olan İnsanlıkta bulmuştur. Bu sebeple eğitim, bir toplumun temel yapı taşlarını oluşturan en önemli unsurların başında gelmektedir. Bir çok düşünür bu konu üzerinde fazlasıyla mesai harcamıştır. Hepsi de eğitimin nasıl vazgeçilmez bir şey olduğu noktasında birleşmiştir.

Toplumların gelişmişlik düzeylerinin en önemli parametrelerinden bir tanesi verilen eğitimin kalitesinde yatmaktadır. Bugün demokrasisiyle, ekonomisiyle, teknolojisiyle v.s. öne çıkan toplumların hepsi bu alanlardaki gelişmişlik düzeylerini hep eğitime borçludur. Bugün gıptayla baktığımız medeniyetlerden biri olan Finlandiya toplumsal gelişmişliğini eğitim alanında yaptığı devrime borçludur. Ve bunun gibi daha birçok toplumdan bahsedilebilir.

Koronayla birlikte etkilenen alanlardan bir tanesi hiç kuşkusuz eğitim olmuştur. Her ne kadar koronanın etkisini öncelikle sağlık ve ekonomi alanında hissettiysek de asıl darbesini eğitim alanında vurmuştur. Sadece henüz zamanı gelmediği için bunun nasıl bir enkaz bıraktığının farkına varılmamıştır. Önümüzdeki birkaç on yılda bunun olumsuz sonuçlarını daha derinden ve çarpıcı bir şekilde hissedeceğiz.

Az önce de bahsettiğimiz gibi gıbta ile baktığımız toplumlar bu alandaki tehlikenin daha çok farkında. Koronaya rağmen örneğin İngiltere özellikle ilkokul ve ortaokul düzeyinde eğitime ara verilmesi veya uzaktan eğitim gibi çözümleri terk etmiş durumda. Çünkü normal bir insan IQ’su 90-110 arasında yer almaktadır. Anlaşılacağı üzere arada 20 puanlık bir geliştirebilme imkanı söz konusudur. Yani zeka belli oranda geliştirilebilecek bir şeydir. Bu gelişimi de sağlayacak yegane araç eğitimdir.

Eğer insanlar bundan mahrum kalırsa zekaların alt düzeyde tutmak zorunda kalacaktır. Burada eğitim ne kadar önemli bir yere sahip olduğunu görmekteyiz. Ve Avrupa bunun gayet farkında. Yetiştirdiğimiz doktor, mühendis, öğretmen gibi değerler bu zeka skalası içerisinde ne kadar yukarı doğru çıkarsa o kadar başarılı bir toplum ortaya çıkacaktır. Düşününki 90 IQ’luk bir mühendisle 110 IQ’luk bir mühendisin yapacağı bina, yol, köprü v.s. hem estetik açıdan hem de sağlamlık açısından ciddi anlamda farklılıklar yaratacaktır.

Bir toplumun en önemli değerlerinden biri olan insan kaynağı iyi bir eğitim sayesinde daha yetkin bireylerle hem kendisini hem de toplumunu üst basamağa taşıyacaktır.

Öte yandan koronayla birlikte hızlı bir geçiş yaptığımız online eğitim veyahut sanal eğitim bu dönemde gerek olumlu gerekse de olumsuz birçok etkiye sahiptir. Olumlu yanları olarak imkanı olan herkesin evinde hastalığa bulaşmadan eğitim görmesi olarak söylenebilir. Ancak olumsuz yanları hiç kuşkusuz daha ağır basmaktadır. Öncelikle herkes ne bilgisayar nede internet imkanına yeterince sahip değil. Ayrıca evlerden bir eğitim ortamı sağlanamadığı için çocuğun derse katılımını sağlamak çok zor. Daha bunun gibi birçok olumsuz yönden bahsedilebilir. Bu sebeple herkesin tecrübe ettiği gibi gerek öğrencilerin gerekse de öğretmenlerin “mış gibi” yaparak altyapısı sağlam olmayan online eğitimden özellikle ilkokul ve ortaokul kademelerinde vazgeçilmesi gerekiyor.

Sürekli olarak şikayetçi olduğumuz eğitim konusu çok hassas bir konudur. Gerçekten sağlıklı bir eğitim vermek istiyorsak, muasır medeniyetler seviyesine çıkabilecek insanlar yetiştirmek istiyorsak eğitime ciddi anlamda büyük önem vermemiz gerekiyor. Koronanın tehlikelerinden kaçınmak için eğitime ara verilmemesi gerekiyor. Tam tersine yine eğitim içinde kalınarak tedbirleri sıklaştırarak eğitime devam etmemiz zorunludur.