İnsanlık ailesi büyük bir sınavdan geçiyor, ağır bedeller ödüyor.

Gözle görülmeyen, ancak güçlü mikroskopla varlığı tespit edilebilen bir virüs, dünyanın süper güçlerini, süper devletlerini dize getirmeye devam ediyor…

Bu virüsle mücadelede devletlerin uğradığı ekonomik kayıp katrilyonlarla ancak ifade edilebilir…

Niceleri, ‘Dünyada 7,5 milyar insan var, virüs bana mı bulaşacak?’ düşüncesine kapılmıştır.

Ancak görüldüğü gibi bu virüs Batman’da da önemli can kayıplarına neden olmaya devam ediyor…

Her gün önemli bir değerimizi yitiriyoruz.

Ne yazık ki ilan edilen tüm pandemi kurallarına rağmen sorumsuzca hareket etmeye devam edenlerimiz var

**

**

UYARILAR UZAYLILAR İÇİN Mİ?..

Bilim insanları, düğün, nişan, taziye, sünnet, eğlence amaçlı toplantılar yapılmaması konusunda uyarılar yapıyorlar.

Heyhat kimse bilim insanlarını dinlemiyor…

Korona hastalarının ziyaretine gidilmesin çağrısını herhalde uzaylılara yapıyorlar!..

Vefat edenler için evlerde taziyeler yapılmasın uyarılarını dikkate alan yok.

Neden mi?

Kesinlikle nedenleri gayet açık; örf, adet ve gelenekler…

Anlamakta zorlanıyorum; bazı taziye sahipleri akrabalarının gelmemesi için çağrı yapıyor, sosyal medyada duyurular da yapıyorlar.

Ancak akrabaları hurra taziyeye gidiyorlar…

Ondan sonra patır patır korona oluyorlar…

Sormak gerekir; bilim insanlarının uyarıları uzaylılar için mi?..

**

**

Sorumluluk bilinciyle hareket edip akrabalarını uyaranları eleştiren çıkıyor…

Hastaneye kaldırılan, yoğun bakımda ve entübe edilerek tedavi görenleri ısrarla ziyaret etmeye çalışanlar var şu Batmanımızda…

Oysa ki yoğun bakımdaki hastayı ziyaret yakınları için de yasaktır.

Yoğun bakım doktor ve sağlık görevlileri, hasta yakınlarıyla yığılmaları önlemek için yüz yüze görüşmüyorlar, aileden bir kişiye telefonla bilgi veriyorlar. Ki doğru olan da budur.

Hastane kafeteryası kapalı.

Buna rağmen yoğun bakım servisleri önünde, hastane koridorlarında yığılma yapan ziyaretçilere ne demeli?

Duyarlı bazı vatandaşlar kendilerini ziyaret etmek isteyen akrabalarına ve dostlarına; “Bu süreçte sizlerin ve tüm yakınlarımızın sağlığı için hasta ziyaretçilerini kabul etmiyoruz. Biz sizin bir telefonunuzu teselli için yeterli buluyoruz. Lütfen hastaneye gelmeyin. Ailenizi, çocuklarınızı, sevdiklerinizi düşünün. Biz onları da düşünmek zorundayız” diye dil döküyorlar…

Bir de bakıyorsunuz ki birileri buna tepki gösteriyorlar…

**

**

Bu cehalettir, başka bir şey değil…

Bu konuda yapıcı ve yol gösterici eleştirilerden, konuşmalardan kaçınmıyorum.

Yakınlarım için ziyaretçilerle kesinlikle görüşmeyeceğime dair görüşlerimi tüm akrabalarım bilirler.

Geçtiğimiz Haziran ayında bir amcazadenin eşi vefat ettiğinde, evde bahçede bile olsa taziye kabul etmeyin, bir sandalye bile çıkarmayın görüşümü topluluğun içinde ifade etmiştim. Bizim yüzümüzden birkaç kişi koronaya yakalanırsa, kul hakkı ve vebal boyutundan söz etmiştim.

Önceki gün uzak bir akrabanın yakınlarına da görüşlerimi ifade ettim.

Hastane yoğun bakım servisi önünde çok sayıda kişi birikmişti.

Entübe olarak tedavi gören akrabaları için gelenler yoğun bakım servisi önündeki salonda toplanmıştı.

“Dostlarım, kardeşlerim burada bulunma nedeniniz nedir? Yüz kişi bir araya gelsek hastaya bir faydamız dokunur mu? Hasta yakınları doktorla, hemşirelerle ancak telefonla görüşebiliyorlar. Niye ailenizi riske atıyorsunuz? Lütfen sadece telefonla akrabalarımızı teselli edelim” diye konuştuğumda, çoğunlukla bana hak verdiler. Ancak bazılarının mimiklerine baktığımda rahatsız olduklarını gözlemledim.

Lütfen herkes sorumluluk bilinciyle hareket etsin. Dostlarını, akrabalarını sevenler, onları korumakla da mükelleftirler.

Duyarlı olunması dileğimle.