*Beşiri ile birleşen eski Taharri Köyü şimdilerde ise Cumhuriyet Mahallesi. Bu yerleşim biriminden 13 Şubat 1978 tarihinde ayrılan Taharri’li Orhan Onat, baba ocağını hiç görmeyen, sadece fotoğraflarda tanıyan çocuklarına jest yaptı.

*Almanya’da doğan Onat ailesinin küçük fertleri, ilk kez ayak bastıkları baba ocağı topraklarından ayrılmak istemiyordu. Daha rahat bir yaşam sürdükleri Almanya’dan kadim topraklara ayak basan Onat ailesinin genç fertleri hüzünlü ayrıldıkları baba ocağından mesaj veriyordu; “Ayrılırken gözümüz arkada kaldı.”

“ORDA BİR KÖY VAR, UZAKTA…”

Yazar-şair Ahmet Kutsi Tecer’in, özellikle gurbettekilerin dilinden düşmeyen ünlü şiir-yorumunu bilmeyen yoktur.

“Orda bir köy var, uzakta. O köy bizim köyümüzdür. Gelmesek de tozmasak da o köy bizim köyümüzdür…”

Şiir ‘ev’ hasretiyle şöyle devam ediyor;

“Orda bir ev var, uzakta. O ses bizim sesimizdir. Yatmasak da kalkmasak da o ev bizim evimizdir…”

Orhan Onat’ın çocukluğu ve gençliği Beşiri ilçesinin eski ‘Taharri köyü’ olarak bilinen Cumhuriyet Mahallesi’nde geçti.

13 Şubat 1978 tarihinde köyünü terk eden Orhan Onat, yaz tatillerinde ya da güz döneminde geldiği baba ocağında hasret giderir, eski günlerinin geçtiği topraklarda nostalji yaşar.

Onat, ağabeyi Turan’ın vefatından önce birkaç yıl öncesinde birlikte baba ocağına konuk olmuştu. Orhan Onat, ağabeyi ile son kez çocukluklarının geçtiği yerleri doyasıya gezmişti ve Turan Onat, ‘veda’ eder gibi doğduğu topraklarıyla hasret gidermişti.

Yakalandığı amansız hastalığa 12 Ekim 2020 tarihinde yenik düşen ağabeyi Turan’ın vasiyetini yerine getiren Orhan Onat; “Hicre mezarlığında yaklaşık 1 yıl önce defin ettiğimiz ağabeyim gibi ben de bu topraklarda defin edileceğim. Çünkü biz bu toprakların bir neferiyiz” diyordu…

GENÇLERİN HAYALLERİ

Onlar, babaları ve amcaları gibi bu coğrafyanın zorluklarını yaşamadılar.

Almanya’da doğdular.

Sorunlarla karşılaşmadılar.

En iyi okullarda eğitim gördüler.

Büyüklerinin yıllar öncesinde ayrıldıkları topraklarda geçen öyküleri-hikayeleri hep dinlemekle büyüdüler.

Geçen hafta Orhan Onat’ın büyük çocukları Devrim ve Sile; damatları Fırat Defli ile Erkan Tüzün, ilk kez baba ocağındaydı.

Ünlü Kıra Dağı’ndan aile büyüklerinin bir zamanlar oturdukları yerleşim birimini hüzün dolu bakışlarla seyrettiler.

Bir hafta süreyle kaldıkları Batman’da, Beşiri Ovasındaki köy-mezraları, Hasankeyf, Midyat, Mardin ve Diyarbakır’ı dolaşıp Almanya’nın yolunu tuttular.

Aile büyüklerinin yattığı Hicre mezarlığını bir hafta süreyle ziyaret eden Devrim-Sile Onat ile Fırat Defli ile Erkan Tüzün, mezarlığın etrafına sayısız ‘gül’ bırakıp buruk bir şekilde baba ocağı topraklara veda ediyorlardı.

Hüzünlü ayrılan gençlerin verdikleri mesaj anlamlıydı;

“Almanya’da çok daha rahat bir yaşantımız var. Daha iyi koşullardayız ama dedelerimiz ve babalarımızın izinlerinin olduğu bu topraklara doyamadık. Keşke biraz daha kalabilseydik…”

İşte Avrupa’da yaşayan gençlerin ‘baba ocağı’ özlemi bu…

Sağlıkla kalın…