*Bu şehri var eden ‘kara altın’ı keşfedenleri unutmak mümkün mü… 1940'ta Maymune Boğazı’nda başlayan ‘petrol’ yolculuğu Raman'da, sonrasında da Batman ovasında sonlanmış. Bugün bu şehrin yarım milyona ulaşmasının en büyük faktörü kuşkusuz ‘kara altın’dır...

*Petrolcülük tarihinde ilk kamp olan Batman ile Mardin-Midyat il arasındaki Basbirin-Hermes köyü yakınlarında kurulan petrolcü barınaklarındaki yaşam tarzı yörenin 100 yıl öncesinin kıyafetlerini gözler önüne seriyor…

İŞÇİLER BU BARINAKTA KALIRDI

Yıl 1934... Yolların olmadığı dönemlerdi… Kuş uçmaz, kervan geçmez o kırsal alanda ‘kara altın’ı didik didik arayan MTA'nın çekirdek kadrosuna Batman-Mardin-Midyat sınırındaki köylüler yol gösterici olmuştu.

Midyat ilçesine bağlı Süryani köy Kivah ve Hermis köylerinin çevresinde ‘kara altın’ı arayan MTA'nın uzman kadrosu için ahşaptan barınak evler yapılmıştı.

Çalışan işçiler için de yine büyükçe bir ev inşa edilmişti.

O devasa yapıyı sıcaklardan korumak için de meşe ağaçlarının yapraklarıyla çatının üzerine örtmüştü dönemin petrol işçileri.

1934 Yılındaki ilk işçi evinin güzelliğine bakın?

Meşe ağaçları içerisinde o devasa yapının geniş pencere ve kapıları... Tam 6 yıl süreyle ilk petrol emekçilerine ev sahipliği yapmış o ilk işçi evi.

100 YIL ÖNCESİNİN KIYAFETLERİ

Dönemin petrol yöneticileri dışında işçilerin üzerinde çalışma kıyafetleri yoktu.

Ne iş önlüğü ne de tulum gibi kıyafetleri olmayan işçiler, ilkel koşullarda ‘kara altın’ın peşindeydi.

İlk kamp olan Basbirin’de 1934 yılında çalışan işçilerin bir arada olduğu kareye bakın.

Bu coğrafyanın 100 yıl önceki giyim tarzı karşımıza çıkıyor.

Ceket, yelek, puşu ve kasket, 1930'lu yıllarda erkeklerin tercih ettiği kıyafetler… ABD'li mühendisler petrol aramaları için bölgeye gelince giyim tarzı da değişikliğe uğramış.

Fötr, palto, kravat ve takım kıyafet 1950'li yıllardan sonra petrol çalışanlarının ilgisini çekmiş.

Yokluklar içinde dönemin petrol emekçileri ‘kara altın’ı bu coğrafyada keşfetmiş.

Yabancı mühendislerden petrol sondörlüğü bir de rafinericiliği öğrenen o ilk petrol emekçilerinin adlarının petrol kentinin cadde ve sokaklarında olmaması; 600 bin nüfuslu şehrin en büyük eksiğidir.

İKİ KİMYAGERİN BAŞARISI…

Maymune Boğazı’ndaki küçük rafineriyi işleten Polonyalı uzman Mankiyeviç, alanında yetişen rafineri Kimya mühendisleri Şemsi Ağar ve Oğuz Avdan'ı örnek göstermiş. Artık kendilerine ihtiyaç kalmadığını Polonyalı uzman şöyle itiraf etmiş:

"Küçük rafineriyi 24 saat hiç durmadan çalıştıran Ağar ve Avdan'ı kutluyorum. Bu yokluk ve sıkıntı içinde Raman Dağı’nda hiç kimse bu şartlar altında çalışmaya gelmez. Fakat bu idealist genç mühendisler zoru başardı ve Rafineri tesislerini işletecek dereceye yetişmiş olmalarını doğrusunu beklemiyorduk…"

1 Ekim 1950 tarihinde Maymune Boğazı’ndaki küçük Rafineriye çıkarma yapan dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Adnan Menderes'i karşılayan Şemsi Ağar, geniş çaplı brifing vermiş. Geceyi o tarihi Raman konağında geçiren Bayar ve Menderes, Şemsi Ağar'dan doyurucu bilgiler almış ve 1950 tarihinde iktidara gelen Demokrat Parti Maymuye Boğazı’ndaki küçük rafinerinin Batman'a taşınmasına karar vermiş…

"İŞİ BİZ YAPARDIK, YABANCILAR PARA ALIRDI"

MTA'nın ilk yerli işçilerinden Midyatlı merhum Muhitten Eren, yabancı mühendislerden petrolcülüğü öğrendiklerini şöyle anlatıyor:

"Bir kule, iki kule ve üç kule derken, biz işi iyice öğrendik. İşi biz yapıyorduk, yabancılar tıkır tıkır paralarını alıyorlardı. Başımıza dahi gelmiyorlardı. Yeni sondajlar ortaya çıkınca artık yabancı sondörlere gerek kalmadığını, diğer arkadaşlarla birlikte ortak bir mektup imzalayarak zamanın yöneticilerine bildirdik. ‘Bu işi biz yaparız, yabancılara boşu boşuna para verilmesin’ dedik. Biraz bekledik ve amacımıza ulaştık. Artık sondaj kulelerinin işçiliğini biz yürütüyorduk. Gerçi biz sondajı yabancı mühendislerden öğrendik ama sonuçta öğrenmiştik daha ne gerek vardı yabancı mühendislere."

İşte özveri ile çalışıp ‘kara altın’ı zor şartlarda keşfeden o emektar petrolcüleri bir kez daha rahmet ile anıyoruz. O emekçiler aynı zamanda 14 haneli İluh’u 600 bin nüfusa dönüştüren bu şehrin temelini atan değerli simalardı.

Kalın sağlıcakla…