Tüm Türkiye'de olduğu gibi Van'da da baharın gelişiyle birlikte polen, hava değişimi ve enfeksiyonlara bağlı astım vakalarında artış yaşanıyor. Solunum yollarında sık tekrarlayan, mikrobik olmayan inflamasyonla seyreden astım hastalığı, dünyada en sık görülen kronik hastalıkların başında gelirken, bulaşıcı olmamasıyla dikkat çekiyor.

"Astım ülke ekonomileri üzerinde ciddi bir yük oluşturmaktadır"
İHA muhabirine konuşan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Siahmet Atlı, baharın gelişiyle birlikte hastaneye başvuran astım hastalarında belirgin bir artış gözlemlediklerini belirtti. Polen maruziyeti, hava değişimleri ve gribal enfeksiyonların astım şikayetlerini artırdığını ifade eden Dr. Atlı, "Astım, solunum yollarını etkileyen, mikrobik olmayan, sık tekrarlayan inflamasyonla seyreden bir solunum yolu hastalığıdır. Dünyada en sık görülen kronik hastalıkların başında gelir ve bulaşıcı değildir. Hem ülkemizde hem de dünyada yaygın görülmesi nedeniyle astım ülke ekonomileri üzerinde ciddi bir yük oluşturmaktadır. Bu nedenle astımın kontrolü; iş gücü kaybı, maliyet artışı, bireylerin sağlık durumunun bozulması gibi olumsuz etkilerin önlenmesi açısından büyük önem taşır" dedi.

Astımın teşhisinin öncelikle klinik testlerle konulduğunu dile getiren Atlı, "Özellikle gece ya da sabaha karşı artan öksürük, polen maruziyetinden sonra başlayan şikayetler; yüzde kızarma, gözlerde yaşarma, hapşırma, hırıltılı solunum, sık sık öksürük ve hava değişikliğiyle artan belirtiler dikkat çekicidir. Teşhisin kesinleştirilmesinde akciğer grafisi, solunum fonksiyon testleri, bronş provokasyon testleri ve kan parametreleri değerlendirilir. Astım tedavisinde temel olarak ‘inhaler' ilaçlar, yani halk arasında ‘fısfıs' olarak bilinen ilaçlar kullanılır. Bu ilaçlar, genellikle inhaler steroidlerdir. Ancak bu ilaçların uzun süre kontrolsüz şekilde kullanılmasını önermiyoruz. Kişilerin bu ilaçları mutlaka doktor teşhisi ve bilgilendirmesi sonrasında kullanmaları gerekmektedir" diye konuştu.

Kaynak: İHA