<p class="western" style="margin-bottom: 0cm"></p> <p class="western" style="margin-bottom: 0cm"></p> <p class="western" style="margin-bottom: 0cm">“<font face="Arial, sans-serif">KAYIPLAR BULUNMADAN OLMAZ”</font></p> <p class="western" style="margin-bottom: 0cm"><font face="Arial, sans-serif">İnsan Hakları Derneği Batman Şubesi, 266. haftada yine aynı çağrıyı yineledi; “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın.” Cumartesi günü Gülistan caddesi İnsan Hakları anıtı önünde yapılan kitlesel basın açıklamasına kayıpların yakınları, İHD Şube Başkanı Osman Künteş ile bazı STK temsilcileri katıldı. İHD yöneticisi İlyas Ekinci, kayıpların yakınlarıyla oturma eylemini aylardır kesintisiz sürdürdüklerini ifade etti. Ekinci, şöyle konuştu : “Kayıplar bulunmadan, failler yargı önüne çıkarılmadan, adalet yerine getirilmeden, demokrasiden, özgürlüklerden, haktan, ve hukuktan söz etmemiz mümkün değildir. Türkiye, adalete hukuka ve demokrasiye gölge düşürmeyecekse bir an önce 90’lı yıllara damgasını vuran faili meçhul cinayetler ile kaybedilen insanların akıbetinin aydınlatması ve kamuoyu ile paylaşması lazım.” Kayıplardan Mehmet Kartal’ın öyküsünü anlatan Ekinci, öldürülen çocuk listesinin de düşündürücü olduğunu ifade etti. </font></p> <p class="western" style="margin-bottom: 0cm">“<font face="Arial, sans-serif">HAK İHLALLERİ YAŞANIYOR”</font></p> <p class="western" style="margin-bottom: 0cm"><font face="Arial, sans-serif">Ekinci, sözlerini şöyle sürdürdü : “Berkin Elvan’ın cenaze töreninden sonra ülkenin bir çok kentinde halk tekrar sokaklara döküldü ve gösteriler yapıldı. Polis yine aynı bildik yöntemleri kullanıp kitleye tomalarla tazyikli su ve biber gazı sıkıp, orantısız güç kullanarak kitleyi dağıtmaya çalıştı. Bu müdahaleler sonucu yine yaralanmalar oldu. Biber gazı ve tazyikli sudan etkilenenler oldu. Hatta Dersim’de bir polis memuru da gazdan etkilenmesi sonucu kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Bir de hak ihlalleri yaşandı. Temennimiz, Devlet ve hükümet toplu gösteri ve yürüyüşlere daha demokratik, yasal ve anayasal hukuk baz alarak daha esnek, insan temel hak ve özgürlükleri çerçevesinde hak ihlallerinin yaşanmasına neden olmayan yöntemlerle olaylara müdahale etmesidir. Toplumu gerecek, tekrar sokaklara dökecek uygulama ve müdahaleler ne devlete ne de topluma yarar getirmez. Umarız, bu ülke, demokrasi ve özgürlükler ülkesi olur. Kalıcı bir barış sağlanır ve Uğur, Enes, Canan, Mazlum, Ceylan, Fatma ve Berkin’ler gibi Kürd ve Türk çocukları da öldürülmez.” </font></p>