Dünden devam

Batman’a gelen heyetin dikkatine sunmak için alanlarıyla ilgili önemli sorunları iki gün boyunca yazdım. Aslında çok sorun var ama bugünkü değerlendirmemle meseleye nokta koyacağım.

İnşallah Cumhurbaşkanlığı adına kentimize ziyaret düzenleyen Ak Parti Çevre, Şehir ve Kültür’den sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan ile Eski Bakan Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun yer aldığı heyete yazılarım iletilir. Onlara ulaşmasa bile kamuoyu bilsin ki çok önemli sorunlarımız çözüm bekliyor.

İki gün boyunca çevreyi, arıtmasız Veysel Eroğlu Baraj gölüne akıtılan kentlerin lağım sularını yazdım. Bugün ise çok farklı bir boyutla, bölgemiz ve kentimiz sınırlarındaki orman yangınları konusuna dikkat çekmek istiyorum.

Bunun da nedeni var. Çünkü kentimizi ziyaret eden heyetin içinde adı Ilısu Barajı’na verilmiş, eski Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu var.

Orman yangınları ile ilgili olarak sanırım Türkiye’de en çarpıcı açıklamalara sahip bir Bakan olarak tarihe geçmiştir…

**

**

ORMAN YANGINLARI İÇİN ÖNLEM ALINMALIDIR…

Değerli Okurlar, Eski Bakan Veysel Eroğlu’nun tarihe geçmiş orman yangınlarına müdahale konusundaki sözlerini kendilerine hatırlatmak istiyorum.

Zira yöremizde ciddi orman yangınları çıkmakta, yereldeki yönetimler çaresiz kalmaktadırlar.

Neden?

Çünkü yeterli donanıma sahip değiliz.

Çünkü hava yoluyla yangınlara müdahale şartlarımız yok. Halbuki Veysel Eroğlu, “Orman yangınlarına müdahalede büyük konuşmak doğru değil ama en hızlı hareket eden ekip bizim ekibimiz. Bırakın komşu ülkeleri bu konuda (orman yangınlarına müdahale) Amerika'ya teknolojik destek vermek için kolları sıvadık. Biz Avustralya, Yeni Zellanda, İsrail, Rusya, komşu ülkeler Gürcistan'dan Suriye'ye kadar Yunanistan, Makedonya bu bölgelerin hepsine destek veriyoruz” şeklindeki bir beyanıyla Türkiye kamuoyunun karşısına çıkmış biridir…

Bu köşede sayısız kez ülkemizdeki orman yangınlarıyla ilgili yorumlar yazmış biriyim.

Ormanlar dünyanın akciğeridir. Tüm canlıların yaşamları ormanlara bağlıdır. Dünyanın neresinde olursa olsun orman yangınları insanlık için bir felakettir. Hangi gerekçe ile olursa olsun orman yakanlar milyarlarca canlının yaşam hakkına açıkça saldıran canilerdir. Ayrıca yaşayan tüm canlıların da düşmanlarıdırlar. Bu görüşümü yıllarca dillendirmekten çekinmedim, çekinmiyorum…

**

**

Geçtiğimiz günlerde heyetin ziyaret ettiği Hasankeyf çevresinde çıkan orman yangınları üzerine de değerlendirmelerim olmuştu.

Sosyal medyadaki bir paylaşımımda, “Hasankeyf çevresindeki yangında milyonlarca hayvan cayır cayır yanıyor. Bakan'ın sözlerini hatırlatıyorum: ‘Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, alınan tedbirler ve teknolojik alt yapı sayesinde orman yangınına ilk müdahale süresini 40 dakikadan 12 dakikaya kadar indirdiklerini belirterek, 2023 hedeflerinin bu süreyi 10 dakikaya düşürmek olduğunu açıkladı’" diyerek neden havadan müdahaleye gidilmediğini sorgulamıştım.

Eski Bakan Veysel Eroğlu kentimize gelmişken, 2012 yılındaki sözlerini hatırlatmak isterim: “'Orman yangınlarına müdahalede büyük konuşmak doğru değil ama en hızlı hareket eden ekip bizim ekibimiz. Bırakın komşu ülkeleri bu konuda (orman yangınlarına müdahale) Amerika'ya teknolojik destek vermek için kolları sıvadık. Biz Avustralya, Yeni Zellanda, İsrail, Rusya, komşu ülkeler Gürcistan'dan Suriye'ye kadar Yunanistan, Makedonya bu bölgelerin hepsine destek veriyoruz. 49 tane havadan yangınla mücadele uçağı hem de yangınla mücadele helikopterimiz var. Bunun dışında kara ekiplerimiz var. 5 bin tane kara ekibimiz hazır. 11 bin tane yetişmiş elemanla yangına karşı mücadele ediyoruz. Güneydoğu'nun bir bölümü, Akdeniz Bölgesi ile Ege ve Marmara'nın büyük bir kısmı yangına karşı hassas bölgelerdir. Buralarda gerekli tedbirleri aldık. Teknolojimiz çok iyi. Yani ben odamdan dahi takip ediyorum. Bir yangında, yangını takip edip görebiliyorum. Oradaki orman örtüsünün durumunu... Hatta helikopterin veya uçağın, arozözün o andaki koordinatlarını kaç kilometre saat hızla gittiğini, kaç dakika sonra oraya ulaşacağını görecek büyük bir teknolojiye sahibiz. Hatta geçen sene bu e-Türkiye ödülü kazandı. Kamerayla takip sistemimiz var. Kameralar belli kritik noktalarda 360 derece dönerek tarıyor. Bir duman gördüğü zaman en yakın müfrezeye alarm işareti gönderiyor. Daha sonra bölgesi Ankara'ya kadar, Ankara'da uzay üssü gibi yangın hareket merkezimiz var. Oradan bütün yangınları kontrol ediyoruz. Bir yangın çıksa, bütün ekibi oraya sevk ederiz. Dolayısıyla biz yangınla mücadeledeki bütün ekipleri eğitmek maksadıyla Antalya'da en modern, en ileri teknolojiyle donatılmış, yangınla mücadele eğitim merkezi kurduk. Bunu da bu sene faaliyete başlatıyoruz.”

Veysel Eroğlu’nun bu sözlerinin üzerinden 8 yıl geçti. Bu açıklamalar ülke adına gurur verici. Ancak gelin görünüz ki bölgemizde, ülkemizin en önemli değeri olan ormanlar günlerce yanıyor ve uçaklarla, helikopterlerle müdahaleye tanık olmuyoruz.

Ne olur bu konuda bir şeyler yapın. Yangınlarda telef olmadan önce hayvanların lisan-ı halleriyle feryatlarını dinleyelim. Bu kentte gönüllü olarak çevre mücadelesini veren biri olarak, orman yangınlarına havadan müdahale talebimizi, çevreden sorumlu Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hanımefendi Milletvekilimize önemle duyurmak istedim. Duyarlı olunması dileğimle.