*45 Yıl önce Beşiri ilçesinin Deveboynu (Gedük) köyünden Almanya’ya giden Selahattin Toku, azınlıkların bilgesi sayılırdı. Hafta sonu geçirdiği beyin kanaması yaşama veda eden Toku, çok sevdiği toprağına kavuştu…

*Batman’a her gelişinde doğup büyüdüğü Beşiri ilçesinin Deveboynu (Gedük) köyündeki 2 katlı kerpiç konağını görmeye gider, köylülerle dertleşirdi. Toku, hep derdi; “Bir gün hiç ayrılmamak üzere köyüme geleceğim…”

45 YIL ÖNCE GEDÜK’TEN ALMANYA’YA

Selahattin Toku…

Batman Ovasındaki Deveboynu (Gedük) Köyünden 1977 yılında Almanya’nın yolunu tutan ilk gurbetçilerdendi.

72 Yaşındaki Toku,  azınlık topluluğunun değerlerindendi.

Özellikle Beşiri ovasında azınlık topluluğunun ‘Yaşam Öykü’lerine yer verdiğimde, hayat hikayelerinden en etkilendiğim simalarından biri de Selahattin Toku idi.

Son yıllarda Almanya’dan daha çok Ankara’da yaşamını sürdüren Toku, arada-sırada bizi arar; “Memlekette ne var, ne yok” derdi.

Birinin sorunu olduğunda kendine ‘dert’ edinir, yardımcı olmaya çalışırdı.

Azınlık topluluğunun neden Avrupa’ya göç ettiğini anlatırdı.

Batman’a da her gelişinde doğup büyüdüğü Beşiri’nin Deveboynu (Gedük) köyündeki 2 katlı kerpiç konağını görür, köylülerle dertleşirdi.

Her gelişinde Batman ovasında ‘nostalji’ yaşardı.

Memlekete gelince; hayırsever ve sulh insanı merhum Necat Nasıroğlu’nun yanına gider, eski gelenek-görenekleri konuşurlardı.

Kadere bakın, şimdi de o iki güzel bilge insan aramızda yok.

AZINLIKLARIN BİLGESİYDİ

Deveboynu-Gedük’lü Selahattin Toku, Ezidi toplumu içinde bilge bir simaydı.

1977 Yılında Almanya’nın yolunu tutmuştu ama memleketinde de hiç kopmamıştı.

20 Yıl önce ‘Eski Tekel’ şimdi ki ‘Gülistan Caddesi’ndeki gazete bürosuna elindeki tapularla gelen Toku, aynen şunları söylemişti;
“Benim kimseyle alıp veremediğim yok. Herkesle barışık bir insanım. Bakın, tapulu arazim var. Kısmetsem, doğup kerpiç konağının yerine ahşaptan örnek bir modern ev projesi planlıyorum…”

Köyünü, toprağını ve çevresini seven biriydi.

Toku’nun kimseyle bir sorunu ya da anlaşmazlığı da yoktu.

Herkesle barışıktı.

Batman’da tanıdığı, tanımadığı herkesin taziyesine giderdi.

VEDA EDER GİBİYDİ

5-6 Yıl öncesinde; Batman’a her gelişinde özellikle Ramazan ayında dar gelirlilere ‘yardım’ geleneğini sürdürdü.

Turgut Özal Bulvarı’nda yürürken elini cebine atar, muhtaç aileleri sevindirirdi.

Yaklaşık 20 gün önceydi.

Cep telefonum çaldı.

Arayan Selahattin Toku idi.

“Daha nasılsın” demeden başladı anlatmaya;

“Bir süredir Ankara’dayım. Batman’ı ve köyümü özledim. Almanya’dan çok sıkıldım. Son yıllarda Ankara’da tabiri caizse karargah kurdum. Uzun bir süredir de memleketime gelmedim. Fırsatını bulsam, ilk işim sizi ziyaret etmek ve Gedük köyüne gitmek… Gelmesem de hakkınızı helal edin. İnsanlık halidir. Bugün varız, yarın yok’uz…”

Toku, bize sanki veda eder gibiydi…

“ÇOK SEVDİĞİ TOPRAĞINA KAVUŞTU”

Geçen Cuma akşamı geç saatlerde telefonum acı acı çaldı.

Telefonun ucundaki dostum, acı bir haberi verdi.

Selahattin Toku’nun geçirdiği beyin kanaması sonucu aramızdan ayrıldığını söyleyince; o güzel sima ile geçen bazı günlerimiz gözümün önünden bir film şeridi gibi geçti.

8 Çocuk babası 72 yaşında yaşama veda eden Selahattin Toku, hayat dolu biriydi.

Cenazesi Ankara’dan getirilen azınlıkların bilgesi Toku, çok sevdiği Gedük köyünde toprağa verildi.

Ailesi ve sevenleri O’nu son yolculuğuna uğurladı.

Köy mezarlığının birkaç metre ötesindeki kerpiç konağından 45 yıl önce ayrılan Toku, artık hiç ayrılmamak üzere toprağıyla buluştu.

Selahattin Toku, çok sevdiği köyüne kavuştu.

Ailesi, sevenleri ve köy sakinleri O’na karşı son görevini yaptı.

Selahattin Toku, Gedük Köyünde hiç unutulmayacak…