**İl Sağlık Müdürlüğü’nün düzenlediği ‘Çocuk ihmal ve istismar’ konulu konferansa katılan Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serhat Nasıroğlu: “Ailenizin genetik kodları sizin kişiliğinizi ve davranışlarınızı etkiler. Fakat biz sadece genlerle şekillenen bir varlık değiliz” dedi.

KONFERANS İLGİ GÖRDÜ
Batman Sağlık İl Müdürlüğü, sağlık personellerine eğitim amacıyla ‘Çocuk ihmal ve istismar’ konulu konferans düzenledi. Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü konferans salonundaki konferansta aslen Batmanlı Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serhat Nasıroğlu önemli bilgilendirmelerde bulundu. Vali Hulusi Şahin’in eşi Ebru Şahin, İl Sağlık Müdürü Dr. Hakan Pamukçu, bazı kurum müdürleri ve STK temsilcilerinin de katıldığı konferansın açılışında konuşan İl Sağlık Müdürü Pamukçu, bazı verilere dikkat çekerek: “Amacımız bu olaylarla karşılaşıldığında sağlık çalışanları ve personellerin bu çocuklara nasıl müdahale etmesi gerektiğini, bunları kayıt anlamında nerelere bildirmeleri gerektiği ve bunlara doğru tedavi yöntemlerini aşılamak. 2011 Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre 681 bin çocuk istismar ve ihmal mağduru olarak kayıtlara geçmiştir. Bu vakaların yüzde 85’i kendi etrafındaki tanıdık insanlardan oluşmaktadır. 2014 TUİK verilerinde Batman’da 108 cinsel istismar mağduru kayıtlara geçmiştir” dedi.

“SADECE GENLERLE ŞEKİLLENEN
VARLIKLAR DEĞİLİZ”
Konferansta konuşan Doç. Dr. Serhat Nasıroğlu ise şunları söyledi: “İstismarlar hastanelerde de olabilir, Milli Eğitim’de de olabilir, evimizin içerisinde de olabilir. Bir çocuk istismara uğradığında hangi belirti, parçacıkları bizi istismara getirecek, bunları konuşmak istiyorum. İstismar konusuna Freud’un bize getirdiği psikodinamik boyutuyla biraz bakalım. Travma bir çocukta ne yapıyor? Yaşadığı bir cinsel istismar ya da bir fiziksel istismar neler yapıyor? Öncelikle ruhun ne demek olduğunu anlamak gerekiyor. Yani beni ben yapan, Hakan’ı bir başkası yapan ne? Çocuk doğduğu andan itibaren genetik yapıyla doğuyor. Telefonun hard diski gibi düşünün. Bu onun fiziksel özelliği. İşte bu bizim genetik yapımızdır. Hepimiz doğduğumuz an itibariyle aslında genetik bir yapıyla doğuyoruz ve bu genetik yapı bizim kişiliğimizi de etkileyen bir faktördür. Mesela babanız sizin kişiliğiniz üzerinde etkindir. Hiç görmeseniz bile. 3 kuşak öncesi etkiler mi, etkiler. Ailemizin genetik kodları sizin ruhunuzu, kişiliğinizi ve davranışlarınızı etkiler. Bu işin genetik kısmıdır. Ama sonuçta biz sadece genlerle şekillenen bir varlık değiliz. Bir diğer etken de çevredir” dedi. (Abdullah Türeli)

Editör: TE Bilişim