Zaman zaman hepimizin telefonlarına Emniyet Müdürlüğü veya İçişleri Bakanlığı adına uyarı içerikli mesajlar geliyor.

En son gelen İçişleri Bakanlığı adına telefonuma gelen mesajı hala silmediğimi gördüğümden olduğu gibi imla kuralları ve ifadelerini hiç değiştirmeden bilgilerinize sunuyorum: “Telefonda kendisini Polis, Asker savcı olarak tanıtıp, ADINIZ FETO/PDY vb. TEROR ORGUTU SORUŞTURMASINA KARIŞTI diyerek para ve altin isteyenlere inanmayın.”

Bu mesajları almayan kimse herhalde yoktur.

Dolandırıcılara karşı uyanık olmamız gerektiği konusundaki uyarıları kesinlikle dikkate almamız gerekiyor.

Tabi emniyetin ve ilgili güvenlik kurumlarının görevi sadece uyarmak değil, dolandırıcılığa müsait yapıyı kontrol altında tutmak ve halkın mal güvenliğini sağlamaktır.

O mesajlar gelmese bile bu konuda duyarlıyım.

Yıllar önce telefonla arandığımda, kendilerini polis olarak tanıtan karşımdakilere sert tepki göstermiştim.

**

**

YILLAR ÖNCE DOLANDIRICILARLA KAPIŞMIŞTIM…

Uzun yıllar önceydi. Beni cep telefonundan arayan biri, polis telsiz seslerini de dinleterek beni suçlamıştı. O zamanlar bu dolandırıcılık yöntemi henüz medyada haber olmamıştı.

Hatırladığım kadarıyla aramızda şöyle diyalog geçmişti:

- Beyefendi hakkınızda ihbar var.

- Kimsiniz?

- Polis karakolundan arıyoruz.

- Neyle suçlanıyorum?

- Bir Cumhuriyet Başsavcısına hakaret etmişsiniz.

- Kimseye hakaret etmem, böyle bir yapım yok.

- Adınıza başka telefon var mı, belki ondan hakaret etmişler.

- Başka telefonum var, eşime ait. O da ev hanımı. Kime hakaret etmişim?

- Batman Cumhuriyet Başsavcısının eşine hakaret etmişsin lan. Seni gözaltına mı alalım?

- Ben bir gazeteciyim ve Emniyet camiası beni iyi tanır. Hem Cumhuriyet Başsavcımız evli değil. Siz polis olamazsınız? Niye gizli numaradan arıyorsunuz? Batman’daki Emniyet veya şube müdürlerini şimdi arıyorum.

Bu cümleden hemen sonra karşımdakiler telefonu kapatmıştılar. Tanıdığım bir polis amirini arayıp durumu bildirince, “Onlar dolandırıcı, sakın itibar etmeyin. Milleti tehdit edip, şantajla para alıyorlar” demişti.

**

**

Maalesef dolandırıcılar ülke genelinde sayısız garibanı, bilinçsiz insanı çarpmaya devam ediyorlar…

Batman Medya Gazetesinde yer alan bir haber, dolandırıcıların hala çok rahat şekilde garibanları soymaya devam ettiklerinin göstergesidir…

İşte o haber: “ATM’den para yatırırken dolandırıldığını öğrenen bayan, baygınlık geçirdi. Olay öğle saatlerinde Meydan Mahallesinde bin banka şubesine ait ATM’de meydana geldi. Dolandırıcıların tuzağına düşen ve kimliği öğrenilemeyen genç bayan, ATM’den dolandırıcılara ait hesaba para yatırırken, sırada bekleyen bir vatandaştan para yatırma konusunda yardım istedi. İsmi öğrenilemeyen bayan, daha sonra dolandırıldığını öğrenince baygınlık geçirdi ve olduğu yere yığıldı. ATM’den ilk olarak dolandırıcıların verdiği hesaba 8 bin TL aktaran bayan, kalan 15 bin TL’nin yatırılması için ATM’de bekleyen başka bir vatandaşa yardımcı olmasını istedi. Yardım istediği vatandaş, telaşlı bayanın yüklü miktarda üst üste para aktarması dikkatini çekti ve dolandırıldığı şüphesiyle polise haber verdi. Dolandırıcıların hesabına parçalar halinde 23 Bin TL yatıran bayan ATM’den uzaklaşınca, vatandaşın çağrısı üzerine olay yerine gelen polis tarafından durdurularak dolandırıldığı haberi verildi. Dolandırıldığı haberini alan bayan sinir krizleri geçirip olduğu yere yığıldı ve baygınlık geçirdi. Polis ve çevredekilerin yardımı ile kendine gelen kadın, ifadesini almak ve dolandırıcıları tespit etmek üzere karakola götürüldü.”

http://www.batmanmedya.com/haber/25631/dolandirildigini-anlayinca-bayildi

Gün geçmiyor ki buna benzer haberler yaygın medyada/ulusal medyada yer almasın. Dolandırıcılar ülke genelinde çok rahat hareket ediyorlar…

Teknolojinin bu kadar geliştiği, herkesin ses ve görüntülerinin kayıt altına alınabildiği bir teknoloji çağında insanlarımızın açıkça dolandırılması normal bir gelişme olamaz…

Nice tehditler, şantajlar kitle iletişim araçları üzerinden yapılıyor. Bahisler oynanıyor, tefeciler bile rahatlıkla insanlarımızı tehdit edip, soyabiliyor…

Bu sistemde sorun var. Vatandaşların telefon mesajları ile uyarılmaları yeterli değildir.

Emniyet ve ilgili birimler dolandırıcıları rahatlıkla tespit edebilecek ve anında enselerine binebilecek bir sistemi kurmalıdır.

Halkın can, mal ve ırz güvenliği için en önemli görev devletin ilgili tüm birimlerine düşüyor, onları daha etkin şekilde göreve davet ediyorum. Ayrıca hepimize de bu konuda görev düşüyor.

Hepimiz uyanık olmalıyız. Artık tüm Türkiye dolandırıcıları duymuşken, hala insanlarımızın korkudan gidip bankalara para yatırmaktan vazgeçmelidirler. Tüm kirli işlerle uğraşanlarla gücümüz oranında mücadele etmeli, ilgili birimlere bildirmeliyiz. Dolandırıcıları lanetleyerek yazımı bitiriyorum.