*Batman’da da korona virüs salgınına karşı alınan ciddi tedbirler var. Ancak bu süreç öyle 1-2 haftada atlatılacak gibi değil. ‘Evde Kal’ çağrılarıyla nüfusun bir bölümü evlerine kapandı. Bu salgın ‘zengin ve fakir’ demeden herkesi etkiliyor…

*Batman’a hakaret yağdıran ‘Kültür Atlası’na tepkiler dinmiyor. Kentteki STK temsilcilerinin yanı sıra gurbetteki vatandaşlar da İş Bankası Kültür Yayınevi’nin iki yazarının Batman’la ilgili değerlendirmelerine tepkisi her geçen gün büyüyor. Bugün Ankara’dan değerli bir okurumuzun gönderdiği yazının noktasına virgülüne dokunmadan sütunlarımıza alıyoruz...

GÜN, DAYANIŞMA GÜNÜ…
Evet insanlık en sıkıntılı günlerini yaşıyor.

Dünya büyük bir salgınla karşı karşıya. Bu salgından en çok etkilenen ülkelerden biri de ülkemiz. Salgının boyutlarını hemen her gün televizyon ekranlarından öğreniyoruz.

Batman’da da salgına karşı alınan tedbirler var.

Bu süreç öyle 1-2 haftada atlatılacak gibi görünmüyor.

‘Evde kal’ çağrılarıyla nüfusun bir bölümü evlerine kapanabilir.

Bu salgın ne zengin ne de fakir dinlemiyor. Herkesi etkiliyor.

Salgın nedeniyle birçok işyeri kapandı.

Salgınla birlikte iş sahibi olan da şimdi işsiz.

Her birinin ödemesi gereken faturaları, ev-işyeri kiraları var. Bunun yanında evlerinin ihtiyaçları var. Bugüne kadar bu süreç bir şekilde atlatıldı.

Ama bundan sonrası zor…

Çünkü salgın öyle 1-2 haftada falan bitecek gibi değil. Bu yüzden insanların evlerinde çalışmadan ihtiyaçlarını giderebilmesi zorlaşacak.

İmkanı olan, olmayana yardım edecek. Bunun için ise bir organizasyon gerek. Birçok il’de bu organizasyonlar başladı. Bakıyoruz, Batman’da çok küçük çaplı gönüllü organizasyonlar dışında yardım çalışması yok. İhtiyaç sahibi insanlarımıza ulaştırılmak üzere bir yardım kampanyası başlatmalıyız.

Bugünler ancak dayanışma ve yardımlaşma ile aşılabilir.

Yetkililer hareket geçmeli. İş dünyasında da önemli simalar evlerine kapanan insanların ihtiyaçlarını karşılayacak organizasyonlar yapmalı. Bir seferberlik havasında imkanı olanlardan alıp, ihtiyacı olanlara aktarılmak üzere bir kampanya oluşturulmalı.

Belediyelerden iş dünyasına kadar herkes üzerine düşeni yapmalı.

Gün dayanışma günü ve harekete geçme zamanıdır...

HER ZAMANKİNDEN DAHA FAZLA DİKKAT
Salgınla ilgili bilgiler soran okurlarımızda var.

Batman Valiliği, sağlıklı bilgi alınmadan kimsenin dedikodulara kulak vermemesi uyarısında bulunuyor.

Bu konuda oldukça duyarlı olan Vali Hulusi Şahin uyarıda bulunuyor.

Doğru haber almadan yazmıyoruz.

Durum, her zamankinden çok daha fazla dikkatli olmamızı gerektirecek düzeyde.

O yüzden ‘Evde Kal Batman’ çağrımızı bir kez daha yeniliyoruz…

************

O KİTABA TEPKİ BÜYÜYOR

Türkiye İş Bankası Kültür yayınlarının ‘Türkiye’nin Kültür Atlası’ adlı kitabında bir şehri karalayan ve rencide edici sözlerini Batmanlılar haklı olarak kaldıramıyor.

Hemen her gün bir tepkiler yükseliyor. Batmanlı diğer illerdeki gurbetçiler de tepkilerini gerek sosyal medyada gerekse de ilgili mercilere yağdırmaya devam ediyor.

Başkentte değerli bir dostumuz ve de okurumuz Abdullah Bavli, hem Türkiye İş Bankası Genel Müdürlüğü’ne hem de Yayın evine olan tepkisini kaleme almış.

Duyarlı okurumuz Bavli, dile getirdiği tepkiyi elektronik postadan bize ulaştırmış.

Dostumuz ve sevgili okurumuz Abdullah Bavli, İş Bankası Genele Müdürlüğü, İş Bankası Yayın evi ilvee iki yazara, yazının girişinde sert tepki gösteriyor:

“Kültür Atlası’nda Batman’la ilgili asılsız, mesnetsiz, hakikatten uzak, yalan ve yaralayıcı ifadeler kullanan, onur zedeleyici ve iftiraların bin türlüsü olan bu yapıtı şiddetle eleştiriyorum.”

Okurumuz Bavli, şöyle devam ediyor:
“Evvela iki yazarı ve İş Bankası Yayınevini esefle kınıyorum. Kitaptaki bu değerlendirmenin, Batman için infial yaratması Batman halkını derinden üzmüştür. Başta il yöneticileri, kamu kurum ve kuruluşlar ile STK temsilcilerinin bu olaya tepkilerini göstermelerini bekliyorum. Batman’ın güzide halkı bu asılsız, mesnetsiz, hakikatlerden uzak, bir karalama ve yaralayıcı, ibret dolu, onur zedeleyici, hakaret iftiraları gösteren Batman’la ilgili değerlendirme yapan ‘Kültür Atlası Kitabının’ gerçeği yansıtmadığını, bu tutum karşısında bunu yapanların Batman halkından özür dilemesi gerekiyor. Türkiye’nin Kültür atlasını hazırlayan Prof. Dr. Kenan Mortan ve Prof. Dr. İbrahim Atalay’ın ‘Profesör’ olması doğruyu yanlışı, ikisinin yazmaya göstergesi değil ki. Türkiye’nin İş Bankası kültür yayınları tarafından basılan ‘Kültür Kitabından’ güzel ve güzide şehrimiz Batman hakikatten uzak yüz kızartıcı, onur zedeleyici ve iftira dolu bir karalama iftiraları yazan ve tanıtımı yapan kişileri demokratik ve hukuki yollardan kınamak gerektiğini düşünüyorum. Batman’la ilgili değerlendirmede bu kitabın hemen toplatılması gerek. Çünkü kitapta tüyleri ürperten iftiralar var. Batman halkından özellikle iki yazarın da hemen özür dilemesi gerek. Batman belgelerinden uzak bakış açısıyla yazılan ve Batman Barosuna iftira atarak, kaynak gösterip sözde bu profesörler Batman’ın güzide halkını farklı bir şekilde tanıtmasının amacı ne? Bu kitapla ilgili inceleme başlatılmalı. Gerek İş Bankası, gerek yazarlar, gerekse de yalan ve yanlış değerlendirmeler yapan Yayınevi hakkında soruşturma başlatılmalıdır.”

“GÜZEL BİR ŞEHİR NASIL KARALANIR?”
Kitabın iki yazarının da hukuka hesap vermelerinin gerektiğine işaret eden okurumuz Abdullah Bavli, bakın nelere dikkat çekiyor.

 “Profesör olmak her şeyi bilmenin göstergesi değildir. Sözde bu Prof. yazarlar en kısa zamanda yazdıklarının hesabını da hukuki yönden vermeleri gerek. Korona virüs salgını sürecinde şehre ve medeniyete hakaret eden yazarlar, hukuka hesap vermelidir. 30 Yıldır şehirler arası ve medeniyet konularıyla ilgili çalışma yapan bazı bilim adamlarından faydalanmayan yazarlar, kendi kişisel fikirlerin yazan, insanlık dışı iddialar söz konusu ve hakikatle yüzleşmeyen yüz kızartıcı yalan ve yaralayıcı ifadeler kullanan, onur zedeleyici hakaret iftiralarını evvela yazıları yayınlayan Yayınevi’ni kınıyorum. Bu durum Batman halkını derinden üzmüştür. İş Bankası Genel Müdürlüğü nezdinde bir Batmanlı olarak gerekli işlemleri yapacağımdan kimsenin şüphesi olmasın. Bir Batman sevdalısı olarak bu yalanı mesnetsizce, kalitesizce, asaletsizce yazıldığını kabullenemiyorum. Gücümle İş Bankası Genel müdürlük nezdinde elimden gelen çabayı göstereceğim. Güzide Batman halkına sesleniyorum; bu durum onurlu Batman halkından özür dilenmesi gereken bir olaydır. Yazmaktan bile haya ettiğimiz yazarlar ile banka kültür yayınları için birçok söylemim var. Kent merkezi nüfusu yarım milyonu nüfusu barındıran ve büyük şehri aday ‘petrolün başkenti’ örfü, adedi ve geleneğiyle mükemmel olan güzel bir şehir nasıl olur da böyle karalanır? Batman’daki yetkili mercilerin de bu konuya duyarsız kalmayıp seslerini yükseltmelerinin zamanıdır.”

“BATMAN, MİSAFİRPERVER BİR ŞEHİRDİR”
Batman sevdalısı okurumuz Abdullah Bavli, uzunca yazdığı o mektubun da bakın bu şehri nasıl anlatıyor:
“Batman halkının şeref, onuru ve kişiliğiyle İş Bankası Yayınevi ve yazarlarının hazırladıkları bu ‘Atlas Kitabı’nda hadleri değil. Şehrimizle ilgili dehşet verici karalamalara yer veren bu kitap bizi derinden üzmüştür. Yalan değerlendirmeleriyle yazarlar, İş Bankası Yayınevi’ne maddi ve manevi büyük bir külfete sebep olacak belki de. Batman halkının örf, adet, gelenek ve misafirperverliğiyle halkının müthiş sıcakkanlılığı Türkiye’de takdire şayandır. Ayrıca dilimizde küfür bile yoktur. Dünyaca ünlü bir yazar, Cumhuriyet döneminde Batman’ın ismi ‘Eliha’ iken Batman’a geliyor. Uzun bir zaman burada kalıyor. Yazar, Batman’da göçebe hayatı yaşayan göçebelerin yaylasına da uğruyor. Bu yazarı göçerlerin çadırında bir teyze karşılıyor ve çadırın en güzel yerinde oturtmuş. O göçer kadın, eşi gelene kadar konuğa izzet ve ikramda kusursuz hizmet vermiş. Eşi de geldiğinde yazarı sıcaklık ile kucaklamış. Göçer teyze ile yazar birbirlerinin dilini anlamadıkları halde hürmet, saygı, yemek-içme ile en yüksek düzeyde ağırlanmış. Netice itibariyle yazar şöyle ifade etmiş;‘Bu milletin dilinde (lisanında) küfür yoktur. Öyle bir şeref hisar millet tanıdım ki, kendi dilinde kadına hitap şekli bir Başbakan eşine, bir Cumhurbaşkanı eşine, bir kraliçeye hitap şeklidir. Örneğin Harmet, Ğanım, Jinık-First Lady, ben hayatımda kadına değer veren ve  kadında bir o kadar özgür hareket eden bir millet tanımadım.’ Ve nasıl olur da bu iki sözde prof-yazar ile bu kitaptan sorumlu İş Bankası Kültür yayınevi nasıl olur da hayasızca, pervasızca, ensest ilişkiyi yalan değerlendirmeleri,  Batman’a yakıştırır?”

İşte bu kitaba tepkilerin ne nedenli büyük olduğunu anlatan bir mektup.

Böyle duyarlı okurlarımızın görüşlerine yer veremeye devam edeceğiz…