Sağlık Bakanı’nın ülkemizde bir kişinin Koronavirüs’e yakalandığını açıklaması ardından yaşanan gelişmelere baktığımda kahroluyorum…

Doğrusunu söylemek gerekirse sinir katsayılarım tavan yaptı…

Meğer ne kadar bencil, çıkarcı, menfaatperest, maddeperest, sadece kendilerini düşünen, toplumun diğer fertlerinin hukuklarına saygısız kötü insanlarımız varmış da bilmiyormuşuz…

Evet, Sağlık Bakanı bir açıklama yaptı, 80 milyonluk nüfusun bulunduğu ülkemizde bir tek kişinin koronavirüse yakalandığını söyledi, kent ismini de vermedi.

Ne yazık ki bu açıklama ardından pek çok kentte yüz binlerce insan marketlere saldırdı, gıda stoku yapmaya çalıştı…

“Marketlerde raflar boşaldı” şeklinde utanç verici manşetler atıldı…

Meğer ne kadar kanaatsizlerimiz varmış…

Öte yandan fırsatçılarımız hemen kirli yüzlerini gösterdi. İnsanların malum virüsten korunmaları için tedbir olarak adı geçen koruyucu maskeden kolonyaya kadar her şeyi ya piyasadan çektiler, ya da kat kat fiyatla sattılar…

**

**

Tuh olsun kimi suratlara…

Yazıklar olsun…

Lanet olsun…

Bu salgın korkusu ve tehdidinin mutlaka hayır boyutu da vardır diye düşünüyorum…

Bu korkuyu yaşamasaydık, içimizdeki kötülerin çokluğunu bilemezdik.

Her şeyde bir hayır vardır. Bazı şeyleri şer görürüz, oysa bizim için hayırlı boyutları da vardır…

Şubat ayının son günlerinde ‘Çin için fırsatçılık ve karaborsacılık’ başlıklı iki yazı yazdım ve utanç verici gelişmeleri değerlendirdim.

Daha bir vakamız yok iken bu tür çirkinliklere başvuranlar varsa, fırsatçılığın ileride nerelere varacağına dair ön görülerimi ifade etmeye çalıştım…

Tespitlerim doğru, tepkilerimde ise haklıydım diye düşünüyorum.

Zaman beni haklı çıkardı ne yazık ki…

Bana ait olan değerlendirmelerimden bazı cümleler günümüzde daha bir anlam kazandı, hatırlatmak isterim:

**

**

 ‘Evet, koruyucu maskeleri piyasaya daha önceki ederinden kat kat fazla satmak insafsızlık, fırsatçılık ve imansızlıktır.

Bu karaborsacılıktır…

Karaborsa ise dinimizin kesinlikle yasakladığı, haram saydığı büyük bir günahtır…

Sadece Batman’da değil, ülke genelinde bu rezillik varmış da haberimiz yokmuş…

Ülkemizdeki fırsatçılara izin verilmemesi gerekiyor. Bu konuda hükümet yetkililerine önemli görevler düşüyor.

Evet, Bakan özetle şikayet edin diyor.

Piyasadan tamamen çekilmiş, bire on artışla Çin’e gönderilen maskelerin takibini yapmak, ülkemizde de olası coronavirüs salgını için şimdiden stok yapan karaborsacıları tespit etmek gerekir.

Bunun sistem üzerinden yapılmaması halinde sonuç alınamaz.

Kimler piyasadan şu anda ne kadar maske çekmiş, stoklamış bunun açığa çıkarılması ve belgelenmesi gerekir.

Allah korusun ama kapımıza gelecek olan coronavirüs vakaları çıktığında kimler piyasaya ne kadar koruyucu maske çıkaracak, bunun tespiti yapılmalıdır. Kontrol ve denetim mekanizması işleyecek ki ihtikarlık/karaborsacılıkla aşağılık bir suça bulaşanlar hakkında cezai müeyyideler uygulanabilsin.

Bu da, ülkeyi idare edenlerin görevidir. Ticaret Bakanı ‘şikayet ediniz’ diyeceğine, bence sistem üzerinden tüm alış verişlerin denetimlerini sağlamaya çalışmalıdır.’

Bu ifadelerimin üzerinden epey günler geçti. Sağlık Bakanlığı halk sağlığı adına iyi çalışmalar yaparken, karaborsa ve fırsatçılarla mücadele etmesi gereken kurumlar görevlerini tam yapmadılar…

Bari bundan sonra acilen gereken tedbiri alıp, fırsatçılara, stokçulara göz açtırmasınlar…

Bu toplum değişmelidir. Fırsatçılık, bencillik kabul edilemez…

Duyarlı, vicdanlı, merhametli, dürüst, ahlaklı toplum olmamız dileğimle.