Gazeteciler, tarihe tanıklık/şahitlik ederler.

Bir gazeteci olarak Batman’ın ve ülkenin yakın tarihine 30 yılı aşkın süredir tanıklık/şahitlik ediyorum.

Geçen zaman sürecinde çok önemli gelişmeler hakkında yorumlar, değerlendirmeler yaparken, yazılar yazdım, eleştirilerde bulundum.

Hafızamda iz bırakan nice olaylar oldu, sizlerle paylaştım.

Nice acılara, ızdıraplara, nice sevinç ve mutluluklara da şahit oldum.

Bazen, ‘keşke kimi hadiselere tanık olmasaydım’ diyerek üzüntüye kapılıyorum…

Geçtiğimiz günlerde Raman Dağı’nda, Zeviye köyü kırsalında katledilen yaban atlarının cansız bedenlerine tanık olduğumda, insanlığımdan utandım…

**

**

EKONOMİK ÇÖKÜNTÜ, EKONOMİK KRİZ…

Dağlarda özgürce dolaşan çok sayıda yaban atının kurşunlanarak katledildikleri bilgisi beni ziyadesiyle üzdü, adeta kahretti…

“Atları vurmuşlar” diye ilk bilgi bana ulaştığında, “Atları da Vururlar” romanı aklıma geldi.

Amerika’da işsizlik ve ekonomik çöküntü, 1929 krizi patlak verdiğinde bir de dans krizi yaşanmıştı.

O süreçte ‘Atları da Vururlar’ adlı yapıt ün kazanmıştı.

Bizde yaşanan ile Amerika’da yaşananlar arasında bir ilinti kurarak, bilim kurgu düşüncemi dile getirmek istiyorum.

Batman’da masum yaban atlarının hunharca öldürülmelerinin ardında ekonomik nedenin olduğuna dair bilgi ve duyumlar var.

Son aylarda yaşanan ekonomik kriz, artan hayat pahallılığı, yüksek enflasyon, işsizlik kitleleri bunalıma sevk ediyor, bu bir gerçek.

Gelecek için karamsarlığa kapılan vatandaşlarımız gerçeğini yakından gözlemliyorum.

**

**

Amerika’daki 1930’ların krizinde Atları da Vururlar adlı yapıt tarihe geçerken, bizim 2022 krizimizde, Batman’ın yaban atlarının vurulması ile tarihe geçmesi oldukça üzüntü verici bir gelişmedir…

Tarlalara, ekinlere zarar veriyorlar gerekçesiyle atların kurşunlanarak öldürüldükleri bilgisi doğruysa, üzülüp kahrolmamak elde değildir…

Yoksulluk insanlara neler yaptırıyor neler…

Raman Dağı’nda katledilen yaban atlarının görüntülerine ulaştığımda ise Roboskili köylülerin cansız katırlarının fotoğrafları film şeridi gibi geçti gözlerimin önünden…

Görüntüler çok benzerdi, üzüldüm, hatta ağlamak geldi içimden…

O günleri iyi hatırlıyorum ve ayrıca yaptığım yorumlarım var.

Bir mahkemenin sınırda yakalanan 97 katır için, “Orjinleri belli değil, ülkemizin morfolojik özelliklerini taşımıyorlar, insan ve hayvan sağlığı için risk oluşturuyor” diyerek imha edilmeleri, öldürülmeleri için karar alması üzerine bu gelişme yaşanmıştı…

**

**

Tabi o mahkeme heyetine hitaben de yorumlarım olmuştu.

Şimdi düşünüyorum da acaba yaban atları için de benzer bir mahkeme kararı var mı diye…

Dilsiz ve savunmasız hayvanların yakarışları doğrudan hiçbir perde olmadan Allah’a ulaşır. Kesin inancım böyledir. Ancak sadece Allah’a havale etmek yeterli değildir.

Raman Dağında özgürce dolaşan atların vurulması sinirlerimi gerdi gerçekten…

Böyle barbarlık, alçaklık görülmedi!..

Arazilere zarar veriliyor diye yaban atları vurmuşlar...

Raman Dağı Zeviye köyü kırsalında çok sayıda yaban atı öldürülmüş ve yaralanmış halde bulundu. En az 5 atın öldürüldüğü, çok sayıda atın ise yaralı olarak kırsalda acı çektikleri belirtiliyor.

Bu nasıl bir vicdansızlıktır, anlamış değilim…

Devamı yarın