*1943 Yılında Fransızca tercüme edilen bir yazarın kitabında şu görüşlere yer verilmiş; " Mor kuryakus manastırında Tevrat tefsiri, İlahiyat, Kilise Kanunları, Tarih, Edebiyat ve Mistik yaşam konularını içeren farklı konularda 40’tan fazla eser dönemin ünlü yazarları, bu manastırda kaleme almış.”

*Günümüzde kafe ve diğer mekanlarda acaba 1600 yıl öncesinin böyle zengin kütüphanesi var mı acaba? Maalesef… Bırakın kahve ve cafelerde, bazı kurumlarda bile ‘kütüphane bölümü’ yok denecek kadar az. 1600 Yılın bile gerisindeyiz…

ÖNEMLİ ESERLER BU MANASTIRDAYMIŞ
Dinlerin, dillerin ve kültürlerin buluştuğu coğrafyadayız.

Mezopotamya, çok zengin bir bölge.

Özellikle Hasankeyf ve Erzen antik kent yerleşkelerinin Dicle nehrine yakınlığı ve akarsuların sağladığı ‘tarımsal avantajlar’ burada medeniyet kurucularının mola vermesine imkan sağlamış.

Beşiri'nin Zercil bir diğer adıyla ‘Danalı’ köyüne yakın Ayrancı'nın birleştiği Mor Kuryakus Manastırı, Kira Dağı’nın ‘kara bazalt’ taşlarından yapılmış.

Bir rivayete göre; petrol şehrinin özü olan (Qir) Qira petrolden elde edilen asfalt ve buna bağlı olarak  siyah - kara anlamına geliyor.

Yakarış ve dua etme, serzeniş yani ses yüksekliği (Qira) anlamına da geldiği de bir başka iddia.

Bu Manastır o kadar zengin ki… 

Dördüncü yüzyılda yapılmış.

1923 Yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi açılışında bulunan İlyas Şakir buranın ilk patriklerinden.

Şakir, manastırda  metropolit olarak da görevde bulunmuş.

Mor Kuryakus'un önemli bir özelliği daha varmış.

Bölgenin en zengin kütüphanesi bu manastırdaymış.

1790-1805 yılları arasında metropolit görevinde bulunan İliyo Şaloh, Halep’li önemli yazarların 40’tan fazla önemli kitaplarının bu manastırda ele aldığını dile getirmiş.

NE ESERLER YAZILMIŞ?

Bakın, o manastırda ne kitaplar yazılmış?

Tevrat tefsiri, İlahiyat, Kilise kanunları, Tarih, Edebiyat ve Mistik yaşam gibi farklı konularda birbirinden önemli eserler bu manastırda hazırlanmış.

1943 Yılında Fransızca tercüme edilen bu kitaplarda Mor Kuryakus'da ruhban sınıfına mensup kişilerin yapıtlarına da yer verilmiş.

Örneğin manastırda yaşamış din adamlarından özellikle Halep’li Birşerit metropoliti Abrohom Abdulnuroğlu Gevargis ve Bogos önemli yazarların yılları Mor kuryakus’ta geçmiş.

1800'lü Yıllarda Beşiri yani diğer adıyla El Medina, Diyarbakır'a bağlı bir ilçeymiş.

Midyat'taki Mor Gabriel Manastırındaki çocuklara da İlkokul düzeyinde eğitim bu önemli manastırda verilirmiş…

DİN ADAMLARININ YETİŞTİĞİ KÜTÜPHANE

El Medina Diyarbakır’ın eski ilçesi Beşiri’de 200 süryani yaşarmış.

El Medina’nın 27 köyünde ise 5000’e yakın Süryani bulunuyormuş.

Mor Kuryakus manastırı rahip ve papaz düzeyinde din adamları yetiştirmiş.

Manastırlar genelde dini eğitim kurumlarının olduğu yerler.

Kira dağı eteğindeki manastır 1951 yılına kadar faal bir mekanmış.

1951 Yıldan sonra artık kaderine terk edilen manastır Mardin Metropolitliğine bağlanmış ve o gün bugün manastır ayağa kalkamadı.

MANASTIR BU HALDE OLMAMALIYDI

1600 Yıl öncesinde kütüphanesi parmakla gösterilen bu manastırın günümüzde o eski hale dönüştürülmesi hiç de mümkün görünmüyor. Baksanıza, 6 yıl süren restorasyon çalışması bitmedi ve ne zaman biteceği de meçhul… İkinci etap çalışmalarının olduğu manastırın içine girdiğinizde kümeler halinde bazalt taşları, tahtalar, atıklar ve de iç açıcı olmayan bir manzara. Bir zamanlar hayvan barınağı ve depo olarak kullanılan bu manastırda daha fazla tahrip olmaması için başlatılan restorasyon çalışması elbette önemli fakat çalışmalar o kadar ağır gidiyor ki sormayın gitsin. Yerli ve yabancı turist bu manzara karşısında nasıl manastır görmeye gelsin. Bizimkiler, İran'a tur operatörlerini davet etmek için program hazırlamaya çalışadursunlar ama restorasyonun bu kadar ağır gitmesi ‘İnanç Turizm’i için yeterli değil.

Baksanıza Doğu’daki Ahdamar’a kilisesine… İran’daki turistler buraya akın akın gidiyor.

Özetle; 1600 yıl öncesinin manastırında olan zengin kütüphane ne yazık ki şimdiki modern mekanlarda bile yok.

 Sağlıkla kalın...