Bu travmalar yaşanmasa ve MR çekilmese tanının muhtemelen yıllar sonra, belki de organ hasarı çıktığında konabileceğine değinen Medicana Zincirlikuyu Hastanesi Hematoloji Bölümü'nden Uzm. Dr. Gökhan Özgür, "Bu düşme, erken tanı açısından büyük bir şans. Multipl miyelom sinsi ilerleyen bir hastalık. Tanı genellikle kansızlık, kemik lezyonları veya böbrek yetmezliği gibi bulgular ortaya çıktıktan sonra konuyor. Ancak Cemal Bey'in durumunda, üst üste yaşanan üç düşme sonrasında alınan MR görüntüleri hastalığın karakteristik izlerini gösterdi ve böylece erken müdahale şansı doğdu" açıklaması yaptı.

"Artık köpeğime ‘aslan oğlum' diyorum, çünkü belki de hayatımı kurtardı"
Hikâyesini anlatan Cemal Anitaş, "Her şey aslında Mısır'da tatildeyken başladı. Yaklaşık 20 santimlik bir çukuru fark etmedim, boşluğa basıp düştüm. Belimde ‘tık' diye bir ağrı hissettim. Geçti sandım. İki hafta sonra köpeğimi gezdirirken bu sefer 10 santimlik bir çukura düştüm. Aynı ağrı tekrar oldu. Üçüncü olayda ise yeni doğum yapmış bir kedi beni itti, yine düştüm, yine aynı bel ağrısı... Bu kazalar arka arkaya geldi. En sonunda MR çektirdik. Sonuçları beklerken insan ister istemez internete girip araştırıyor. Moral bozucu şeyler okuyorsun ama iyi bir ekiple süreci yürütünce her şey kolaylaşıyor" dedi.

Kaynak: İHA