Günümüzde baraj gölü havzası altında kalan eski Suçeken köyünün çevresi balıkçıların ağ attıkları bölgeydi. Batman’ın dününden bir kesit kare.

KALDIRIMLAR DETERJANLA YIKANIRDI

1994’ün Mart’ın da Batman Belediye Başkanı seçilen Salih Gök, örnek bir gelenek başlatmıştı. Dini bayramlarda trafiğe açık olan eski Tekel Caddesi başta olmak üzere Turgut Özal Bulvarı ve Cumhuriyet alanının kaldırımları ile çevresini deterjanla yıkattıran Başkan Gök’e dönemin temizlik firmaları da destek vermişti. Gülistan Caddesi’nde uzun yıllar hizmet veren İlayda temizlik firması, 1995’in Ramazan Bayramı arifesinde eski Tekel Caddesi’nin temizlik kampanyasına destek veren firmalardan biriydi. Batman Belediyesi ve İlayda temizlik firması kaldırımları bayram arifesinde deterjanla yıkatırken dönemin Belediye İtfaiye çalışanları objektiflerimize böyle yansımıştı.

BATMAN’IN YARIM ASIRLIK HASTANESİ

Batman’da yarım asırlık hastanelerden biri de eski SSK Hastanesiydi. TPAO Batman Bölge Müdürlüğü’ndeki ilk hastane 1955 yılında açıldı. Batman’da 1974 yılında açıldığında adı SSK Hastanesi olan sağlık kuruluşu, günümüze kadar üç isim değiştirdi. SSK’dan sonra Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesine dönüştürülen Batman’ın ilk hastanesi, günümüzde ise ‘İluh Devlet Hastanesi’ adını aldı. Hastanede uzun yıllar Başhekimlik yapan Dr. Merhum Yaşar Mete’nin asistanı Ahmet bey, Çocuk Bölümünde hasta yakınlarını kabul ettiği andan bir kare.

TARİHİ İLÇENİN İLK KAZI EKİBİYDİ

Batman’ın tarihi ilçesi Hasankeyf’te ilk kazılar 1980’li yılların başlarında start almıştı. Ülkenin tanınan arkeologlarından Prof. Dr. Oluş Arık, Metin Ahunbay ve Zeynep Ahunbay’un da aralarında bulunduğu ekip, 1984 yılının baharında Hasankeyf’te ilk kazılara başlamıştı. Hasankeyf Belediyesi’ne ait eski mezbahane binası Dicle Nehri kıyısındaydı. Prof. Dr. Arık, o binayı kazı evine dönüştürmüştü. İstanbul ve Ankara’dan gelen kazı ekibi, antik kentteki ilk tarihi eserleri gün yüzüne çıkarmıştı. Prof. Dr. Arık ile görev yapan ilk ekipten bazı simalar bir arada.

BALIKÇILARIN AV ALANI SUÇEKEN’Dİ

Günümüzde Ilısu Baraj gölü altında kalan eski Suçeken köyü çevresi, balıkçıların avlanma alanıydı. Dicle Nehri ile iç içe olan eski Suçeken köyünde oturan köy sakinleri, geçimini balıkçılıkla sağlardı. Şambrel lastikle oluşturdukları ilkel salla balık avına çıkan eski Suçeken köylüleri, Şabot ağırlıklı Sazan balıklarını yakalamak için sabahın erken saatlerinde Dicle Nehri’nde turlardı. Dicle Nehri’ndeki Şabot Balıkları, kılçıksız ve lezzetiyle damak tadı bırakırdı. Ilısu Barajı’nın su tutmasından sonra Hasankeyf’te Şabot balığı sayısında ciddi düşüş olmuştu.

Kaynak: HABER MERKEZİ