Bir bayramı daha geride bıraktık, acısıyla tatlısıyla…

Batman Çağdaş’ın ‘bayram özel sayısı’ ise dolu doluydu… 18 sayfalık gazetede kalemi güçlü 13 yazar sizlerle buluştu… Kuşkusuz özel sayıya da röportajlar damgasını vurdu…

Batman Valisi Ahmet Turhan ve Batman Belediye Başkanı Nejdet Atalay’ın röportajları ‘bayram günü’ bile konuşuluyordu…

Röportajlar gündeme oturmuştu ki, bayram ziyaretlerinde bile hal-hatır sorulduktan sonra söz, il yöneticilerinin açıklamalarına geliyordu.

*

Röportajda soruları ‘samimiyetle’ yanıtlayan iki yönetici Batmanlıların kafasında soru işareti uyandıran birçok konuya açıklık getirmişti.  

 

Batman Valisi Ahmet Turhan’ın özellikle ‘Devletteki kirlenme son bulacak’ sözleri ile Kürt açılımına bakışı dikkat çekiciydi…

“Olmazsa olmazlarımızdan biri de yolsuzluk ve usulsüzlüğü engellemektir. İhalelerde şeffaflık ve adaleti sağlayacağız. Amacımız, devletteki kirlenmeye son vermektir…”

 

Gerçekten de Vali’nin bu sözleri takdir edilecek türdendi.

Malumunuz, ihalelerde inanılmaz derecede ‘oyunlar’ oynanıyor. Devlet Bölge Hastanesi ise buna en iyi örneklerden. Bu konunun Batman Valisi’nin önceliğinde olması hem devlet, hem de vatandaş adına çok iyi. Usulsüzlükler yüzünden devletin kasasından ‘korkunç’ rakamlar çıkıveriyor, bunun faturası da tabi ki vatandaşa kesiliyor. Hele hele sağlık alanında yapılan ihalelerdeki iddiaları bilmeyen yok gibi. İşte bu noktada Vali Turhan’ın, bu meseleyi önceliğine alması çok ama çok önemli…

 

Röportajın can alıcı diğer bir bölümü ise Vali Ahmet Turhan’ın, ‘Kürt açılımı’ ile ilgili görüşleri…

 

Politik soruyu Vali, net yanıtlıyordu:

“İnsanları kaynaştıran, huzur getiren, kanı durduran her fikir desteklenmeli. Hükümetimizin bu tavrı cesurca ve anlamlı. Tabi ki bizler kamu yöneticileriyiz. Siyaset bizim işimiz değil. Bizim açılımımız, hizmet açılımıdır. Umarım açılım başarıyla sonuçlanır…”

 

Turhan’dan önceki Valiler Efkan Ala, Haluk İmga, ve Recep Kızılcık da ‘demokratikleşme’ye önem veriyordu…

Ahmet Turhan’ın da bu çizgide olması, hatta bu çizgiyi daha da ileriye götürebilecek olması bu bölge için çok anlamlı…

‘Kürt’ demeye bile cesaret edemeyen birçok yönetici gördük! Son süreçte kenti yöneten yöneticilerin ‘demokrat’ çizgisi, hükümetin ‘açılımı’ önceden tasarladığını da bir bakıma gözler önüne seriyor.

Sokağa çıkın, vatandaşın birini yakalayın ve sorun ki ‘Son üç Vali nasıldı?…’

Belki icraatlarından da söz ederler ama söyleyecekleri ilk söz “Demokratlardı…” olur…

Bu görüşler, oldukça önemli.

Yıllardır, ‘devletin soğuk yüzü’nü gören doğu halkının artık ‘sıcak yüzlerle’ karşılaşması devlet adına büyük bir artı…

Turhan, henüz yolun başında… Ne yapıp, yapmayacağını önceden yorumlamak pek doğru olmaz… Bilinen şu ki, Vali’nin kenti her alanda ‘iyiye’ doğru götürmek için ter dökeceği…En azından ilk röportajımızda böyle bir izlenim gördük…

 

Batman Valisi’nin önemli açıklamaları bunlarla sınırlı değildi elbet… Eğitim, sağlık, tarım-hayvancılık ve Organize Sanayi Bölgesiyle ilgili açıklamaları da gönüllere su serpiyordu adeta… Bakalım, Vali Turhan hedeflerini gerçekleştirebilecek mi?

 

* 

Başkan Atalay’ın açıklamaları da çok önemliydi…

Kamuoyunu meşgul eden konuları Vali Turhan gibi net yanıtlayan Atalay’ın ‘Belediye’nin borcu 152 milyon TL’ açıklaması da vatandaşı düşündürmüştü… Hatta Çağdaş’ın web sitesine bu yanıt için ilginç yorumlar bile gelmişti… Bunlardan birine yer vermek istiyorum:

 

“Eski Başkan Hüseyin Kalkan, Belediye’yi batırmıştı bunu sizde iyi biliyorsunuz. Herhangi bir çalışma yapmıyor, sadece park ve festivallere boş para harcıyordu sizin söylediğinize göre görevi devraldığınız zaman belediyenin borcu 108 Milyon TL (Trilyon) peki Başkan hiç çalışma yapmadığına göre bu borç nereden çıktı, siz bunun hesabını sordunuz mu?..”

Görüş, Şükrü Ertugral isimli vatandaşa ait. İmla hatalarını bile düzeltmeden yayımladım. Bu yazının sadece bir bölümüydü, buna benzer sitem dolu yığınla mail vardı. Sadece birine yer verebiliyoruz, (bana ayrılan sütunu aşmamam gerek) okuyucularımız yanlış anlamasın.

 

Vatandaş, haklı olarak borcu sorguluyordu, yine de umutluydu…

Röportaja gelen birkaç mailde ise Atalay’ın duruşunun beğenildiğiydi.

 

Başkan’ın İluh deresi ve Turgut Özal bulvarıyla ilgili projeleri birçok kişiyi heyecanlandırmıştı. Kenti ‘modern’liğe kavuşturacak bu projeler, elbette ki takdire şayan.

 

Hükümetin Kürt açılımıyla ilgili çalışmalarını da değerlendiren Atalay’ın açıklamaları ilgi çekiciydi: “Bu süreci olumluyoruz. Eksikliğine, noksanlığına rağmen bu süreci olumluyoruz. Bu ülkede bu mesele 6 ay önce konuşulamıyordu. Türkiye’nin en önemli sorunu Kürt meselesidir. Tek taraf bu sorunu çözemez. Bu sorunun sadece sonuçları ele alınırsa hiçbir yere varılamaz. Sonuçlar kadar nedenler de önemlidir. Sonuçlara çözüm üretmek, sorunu çözmez.”

 

Başkan Atalay seçim öncesi ‘hep siyasi demeçlerle ön planda’ eleştirilerine maruz kalıyordu… Atalay’ın, Batman ile ilgili projelerini açık bir dille açıklaması iddiaları çürütür cinstendi… Belli ki Başkan, siyasete de hizmete de önem veriyor. Ancak ne kadar başarılı olur, bilinmez… Bunu zaman gösterecek.

 

İki yönetici profilini değerlendirmeye çalıştık. Kenti yöneten iki ‘sıcak yüz’ var, bu yüzlerin en azından ‘iyi’ niyetli olmalarını görmek yıllarca ezilen bir halk adına oldukça sevindirici…

 

Umarız, Batman Valisi de Belediye Başkanı da

kenti ‘ileriye’ taşıyacak çalışmalara imza atar…