2. Lig Beyaz grupta ilk yarı maçları geçen hafta itibariyle sona erdi.
Batman’ın futboldaki tek profesyonel ekibi Petrolspor, zorlu grupta ilk devreyi ikinci sırada tamamlayarak ‘şampiyonluk’ yarışındaki iddiasını ortaya koydu.
Dönemin bazı TPAO yöneticileri ve bir kesimin ‘Petrolspor, TPAO’ya devredildi. Takımın geleceği kurtuldu’ yalanının patladığı ve TPAO’nun tesislerin kullanımı hariç tüm desteğini çektiği bir dönemde 65 yıllık çınara, Nasıroğlu ailesi sahip çıktı. Kentte sadece spora değil, eğitim ve kent ekonomisine de ciddi katkılar sunan bu aile, Petrolspor konusunda da üzerine düşenin fazlasını yaptı, yapmaya da devam ediyor.
İş insanı Muzaffer Nasıroğlu, Milletvekili Ferhat Nasıroğlu ve kulübün tüm yükünü üstlenen iş insanı Zeynel Abidin Nasıroğlu’nun, Kulüp Başkanı Hakan Toy ile birlikte yürüttüğü süreç, ilk devrede başarılı geçti.
***
2. Lig Beyaz grup, kırmızı gruba göre çok daha çetin bir lig…
Geçmişinde Süper Lig başarısı bulunan ve grupta en yüksek bütçeli kadroyu kuran Sarıyer 41 puanla devreyi lider kapatırken, Petrolspor ise daha reel rakamlarla kurduğu takımla 39 puanla ikinci sırada yer alarak, şampiyonluğun en güçlü adaylarından oldu.
Elbette Kastamonuspor, Altınordu, Erzincan ve Adana gibi takımlar da ligde zirve mücadelesini yakından sürdürüyor.
Mücadelenin üst seviyede olduğu grupta, belki de şampiyon son 1-2 haftada netlik kazanacak.
İyisi ve kötüsüyle ligde ilk perde kapandı.
Şimdi gözler çok daha zorlu geçecek ve 1 puanın bile çok ama çok kıymetli olacağı ikinci yarı maçlarında…
İkinci yarı maçlarını hem Petrolspor hem de Batman kamuoyu penceresinden değerlendirelim.
TAKIMA 3-4 KALİTELİ TRANSFER ŞART…
Teknik Direktör Şenol Fidan yönetiminde Petrolsporumuz ilkyarı maçlarında iyi performans ortaya koydu. İç sahadaki başarılı grafik yüz güldürse de deplasmanda oynanan futbol bazı maçlarda ciddi kaygı oluşturdu. Erzincanspor karşılaşması bu maçlara en iyi örnek. 7-8 As futbolcusundan yoksun bir takım karşısındaki bu zorlanma kabul edilebilir değil doğrusu…
Takımın yapısına mevkiler üzerinden değinecek olursak…
Forvet bölgesinde; özellikle Atabey’in yokluğunda ikinci bir santrafor yok, büyük umutlarla transfer edilen Ege ne yazık ki şans bulduğu maçlarda beklentilerin altında kaldı. Bu anlamda transfer döneminde golcü Atabey ile forma yarışına girebilecek bir golcü transferi şart…
Orta saha kurgusunda ise yükü kaldıracak ve mücadeleyi daha üst seviyeye çıkaracak, yine mevcut futbolcuların yokluğunda eksikliği hissettirmeyecek bir ‘8’ numara ihtiyacı var. Hatta orta sahaya bu anlamda hem 8 hem da 10 düşünülebilir.
Kanatlara gelecek olursak; özellikle sağ açığın zaman zaman aksadığı söyleyebiliriz. Bek mevkisinde Semih-Omar ikilisini görsek de Omar’ın daha çok hücumda faydalı olduğu bir gerçek. Semih’in olmadığı durumlarda Omar’ın geride, Mustafa Çeçenoğlu’nun önde olduğu zamanlarda bu ikili, iyi maçlar çıkarsa da birçok maçta söz konusu mevkinin aksadığını görüyoruz. Sağ açığa bir takviye gerekli.
Solda ise Samet Karakoç-Mert Çapar genel olarak iyi bir sezon çıkardı diyebiliriz ama Mert gibi önemli bir futbolcunun olmadığı maçlar da göz önünde bulundurulmalı.
Takımın şimdiye dek en kusursuz bölgesi olan defans hattında takviye ihtiyacı yok gibi. Bu bölgede alternatifler şimdiye dek iyi iş çıkardı.
Kaleye gelecek olursak; sanırım teknik heyette formayı verirken zorlanıyor. Petrolspor’da şampiyonluk yaşamış ve bu anlamda önemli katkısı olan Yusuf ve deneyimli eldiven Ferhat iyi maçlar çıkardı. Kalede şimdiye dek iki kaleci genel olarak iyi performans sergiledi. Açıkçası iki eldiven de formayı kaptığında elinden gelenin en iyisini yapıyor. Ancak Yusuf şu sıralar her ne kadar yedekte de kalmış olsa ayrı bir güven verdiğini de belirtelim. Ferhat Kaplan da topu oyuna sokma ve yönlendirmede biraz daha dikkat ederse bambaşka bir güven verecektir...
Takım kurgusu, kadro derinliği ve şampiyonluk hesabı yapıldığında takıma 3-4 nokta transferi şart. Kulübede yer alıp, şans bulmalarına rağmen takıma katkı sunmayan isimlere de ‘teşekkür’ edip, yolları ayırmak gerek. Elbette bu konuda takdir yönetimin. Önümüzdeki günlerde bu konuda gelişmeleri birlikte göreceğiz.
Gelinen noktada takımı iyi bir noktaya getiren Teknik Direktörümüz Şenol Fidan’a da bir gazeteci ve bir taraftar olarak çağrım var; değerli bir isimsiniz, kariyeriniz kıymetli. Ancak şampiyonluğa koşan bir takım deplasmanlarda daha cesur olmalı ve iç sahadaki tempolu futbolu dış sahada da sergilemeli. Bu anlamda size daha çok güvenmek istiyoruz.
Kulübün işleyişinde de bazı gelişmeler yaşanıyor. Bu konu ise bambaşka bir mevzu olduğu için ilerleyen haftalarda bu alandaki olumlu-olumsuz yönlere değineceğiz.
***
ŞEHİR İKİNCİ YARIYA HAZIR MI?
Petrolspor’u yönetenler ilk devreyi başarıyla kapattı, ikinci yarıda da hummalı bir çalışmanın içindeler.
Nasıroğlu ailesi de üzerine düşeni yapıyor.
Peki ya şehrin diğer dinamikleri?
Ne yazık ki kentin itici gücü kurumları hala kış uykusunda..
3500 Dernek ve Oda’nın olduğu Batman’da, bu sezon Petrolspor’a sınırlı sayıdaki STK’ların maçlara gidip ‘manevi’ destek sunduğu durumlar hariç, ciddi bir destek göremedik.
Petrolspor’da önceki dönemlerde yöneticilik yapan Yunus Öndaş, Cahit Tok ve Yunus Toprak’ın da daha çok taraftarlara yönelik jestleri de olmasa Nasıroğlu ailesi bu süreçte yalnız…
Özellikle bir kesimin; “Nasıroğlu ailesinin ihtiyacı mı var?” düşüncesi ise aidiyet yoksunluğundan öte değil. Yanı başımızdaki Diyarbakır’da Amedspor’a, yine Elazığspor’a, Vanspor’a iş insanlarının ve kurumların çok ciddi desteklerini görüyoruz.
Şehrin mesleki örgüt temsilcileri ve Valilik programlarında boy gösteren STK temsilcileri, takım başarı elde ettiğinde desteği sadece sosyal medyadaki paylaşımlar olarak algılıyor ne yazık ki…
Batman Petrolspor 1. Lig’e çıktığında kentin marka değerinin de bir üst lige çıkacağını anlamayan, esnafının birçok alanda ekonomik olarak hareketlilik yaşayacağını ve Petrolspor’un kentin en büyük tanıtım ayağı olduğunu göremeyenler, artık suskunluğa son vermeli.
İkinci yarı maçları her açıdan zorlu geçecek ve belki de 22 yıl aradan sonra ilk kez 1. Lig’e bu denli yakın olan bu takıma herkesin gücü yettiği oranda destek vermesinin zamanıdır.
Batman Valiliği, STK’lar ve taraftar grupları öncülüğünde kentin işlek güzergahları bayraklarla süslenmeli, iç saha maçlarında yeni organizasyonlar yapılmalı ve şehirde yeni bir hava estirilmelidir.
Sözün özü; 1. Lig bu kadar yakınken, herkes üzerine düşeni yapmalı ve Batman hak ettiği ligde yer almalıdır.