Burada her gün yorum yazmamın birçok nedeni var. Öncelikle daha yaşanabilir bir Batman için yazılar yazıyorum.

Yine insanlarımıza faydalı olmaya çalışıyorum.

Zor duruma düşenlerin haklarını savunmayı ibadet gibi biliyorum.

Gençlere, öğrencilere güzel değerleri aşılamaya çalışıyorum.

Bu kentin hak ve hukukunu savunuyorum…

Ulaşımda, sağlıkta, eğitimde, çevrede, doğada gördüğüm sorunların üzerine gidiyorum.

Bir huyum var; takipçisi olduğum bir meseleyi tekrar tekrar yazmaktan çekinmiyorum.

Yetkililer, ilgililer sessiz kalıp sustukça, onlara tekrar tekrar görevlerini hatırlatmayı görev biliyorum. Bir derleme ile zemin etüdü konusunu yeniden kamuoyunun gündemine taşıyorum.

**

**

Bizden öncekiler, “Bir musibet, bin nasihatten evladır” demişler. Başımıza musibetler gelmeden tedbirler almamız gerekirken, nedense musibetlere rağmen gereken önlemleri almıyoruz…

Kentimizin zemin sorununun bulunduğunu aklı başında herkes biliyor. Birinci sınıf tarım arazisi ve alüvyon zemin üzerine kurulmuş Batman gerçeği ortada değil mi?

Batman’da yıllardır zemin etüdü ile ilgili önemli uyarılar yapılmıştır.

Bu köşede de kentimizin zemin etüdü ile ilgili çok sayıda yazım yer almıştır. Ancak nedense gereken adımlar bir türlü atılmadığından riskli yaşamımız devam etmektedir…

Sorumluluk bilinciyle hareket ederken, olası tehlikelere de dikkat çekmemiz gerektiğine inanıyorum.

Zemin problemlerinde bir bina özeline takılmaktansa, bu kentin genel zemin sorunu üzerine kafa yormamız gerektiği görüşündeyim.

Bu kentin bir heyelan sorunu ve heyelanlı bölge tartışması varsa, Batman Kent Konseyi’ne bu sorunları taşımış, çözüm önerileri sunmuş, alakalı-ilgili biri olarak sorumluluk bilinciyle yine hareket ederek kentimizin üç boyutlu yer altı röntgeninin çekilmesinin önemini hatırlatmak istiyorum.

ÖNEMLİ KURUMLAR İŞBİRLİĞİ YAPMALIDIR…

Batman Üniversitesi bünyesinde Jeoloji Bölümünün olması kentimiz adına bir şanstır. Öte yandan petrol aramaları yapan TPAO gibi önemli bir kuruluş ile çok sayıda uzmanı bünyesinde barındıran Batman Jeoloji Mühendisleri Odası’nın aktif olması da kentimiz adına sevindiricidir.

Bütün bunlardan yararlanmıyorsak, yarınlarda vahim bir göçük, heyelan, çöküntü yaşadığımızda, dizlerimizi dövmemizin bir anlamı olmayacaktır…

Yıllar önce bir semtimizde yaşanan zemin çöküntüsü ardından Batman Çevre Gönüllüleri Derneği bir basın açıklaması yapmıştı. Dernek açıklamasında, ‘Yol yapım çalışmaları sırasında ortaya çıkan çukurun tesadüfen ortaya çıkması, kent için olası faciaların önlenmesi açısından bir şans olmuştur’ görüşü savunulmuş ve şu uyarı yapılmıştı:

“Söz konusu çukur nedeniyle alınması gereken en önemli ders, tüm kentte zemin etütlerinin daha hassas yapılması gerekliliğidir. Acilen jeoloji mühendislerinin yoğunlukla görev alacağı bir çalışma başlatılmalıdır. Çukurların bulunduğu mevki başta olmak üzere tüm kentin üç boyutlu yer altı görüntüsü-röntgeni çekilmelidir. Başta TPAO olmak üzere diğer kuruluşların desteği istenmelidir.”

**

**

O açıklamanın üzerinden epey zaman geçti.

Hala bir adım atılmış değildir…

Yine kentimizin zemini ile ilgili olarak Batman Üniversitesi Jeoloji Bölüm Başkanlığı ile Batman Jeoloji Mühendisleri Odası’nın ortaklaşa düzenledikleri ‘Batman’ın Jeolojik Sorunları ve Çözüm Önerileri Çalıştayı’nı hatırlatmak isterim.

O çalıştayı izledikten sonra bu köşede yaptığım değerlendirmede özetle önemli bazı hususlara şöyle dikkat çekmiştim:

‘Batman kent merkezinde zaman zaman yaşanan zemin çöküntüleri, kendi alanlarında uzman olanlarca çalıştayda tartışıldı.

Çok ilginç bilgiler paylaşıldı. Bir mahallede kuyu açılırken ortaya çıkan yer altı nehri mi dersiniz, bir işyerinde su kuyusu açılmak istenirken 30 metrelik dev borunun bir anda nasıl boşluğa düşerek yerin derinliklerinde kaybolması mı?

Veya bir sokakta açılan çukura nasıl 280 kamyon taşın boşaltıldığı örneklerine kadar bir çok mesele dile getirildi.

Bunlar geçmiş yıllarda bu kentte yaşanmış hadiselerdir.

Bunları es geçemeyiz…

Geçmişte yaşanmış olaylardan ancak dersler çıkarılmalıdır.

Devam edecek