Okulların açılmasına sayılı günler kaldı..
Bütün okullarda hazırlıklar sürerken, öğrenci kayıtları devam ediyor…
Binlerce minik öğrenci yeni öğretim yılında okulla tanışacak…
Nüfus idaresinin adrese dayalı kayıt sistemi işliyor.
Öğrenciler ikamet ettikleri adreslere göre okullar arasında paylaştırılmışlar.
Torpil, adam kayırmalar belirleyici unsurlar değil…
Belirleyici olan adrese dayalı kayıt sistemi…
**
**
Yeni öğretim yılı 17 Eylül’de başlayacak.
Batman’da on binlerce öğrenci o gün eğitim yuvalarının yolunda olacak.
Hayat pahalılığı, enflasyon oranlarına tam yansımıyor.
Görünmeyen bir el enflasyon oranlarına bence müdahale ediyor. Çünkü herkes piyasanın zorlu koşullarından haberdar…
Evimize aldığımız temel gıda maddelerinden ulaşıma, tükettiğimiz enerjiden doğalgaza kadar her şeye zam gelirken, enflasyon oranları ne hikmetse adeta yerinde sayıyor…
Veliler 17 Eylül’e kadar bütçelerini denkleştirmek, çocuklarının eğitim ihtiyaçlarını gidermek zorundadırlar…
MİLLİ EĞİTİME BÜYÜK HAKSIZLIK…
Değerli Okurlar, yeni öğretim yılına sayılı günler kalırken, çocuklarımızın eğitimlerinden sorumlu kuruma büyük haksızlık yapıldığı gerçeği açıktır…
Yıllardır üvey evlat muamelesi gören Milli Eğitim Bakanlığına açıkça haksızlık yapılmaya devam edilmektedir…
Evet, yeni ve modern eğitim yuvaları hizmete açılıyor…
Evet, yeni Anadolu Liseleri kısa zamanda inşa edilip, tüm alt ve üst yapısıyla öğrencilerin istifadesine sunuluyor…
Evet, açılan her yeni eğitim yuvasına öğretmen atamaları yapılıyor…
Norm kadro bu konuda işliyor…
Bir kısmı ücret karşılığı olsa bile, öğretmen atamaları ile derslerin boş geçmemesi sağlanıyor…
**
**
Sınıf mevcutları her yıl daha da düşürülüyor…
Tekli öğretime geçiş için artık ayları sayıyoruz…
Bunlar güzel gelişmeler…
Bir eğitim yuvasının inşaatının geçmişte yıllarca sürdüğünü bilenlerdenim, o nedenle bunlar takdir edilecek gelişmelerdir…
Öğretmen atamalarının yapılması, norm kadro uygulamasının pratik bulması da takdir ediliyor…
Zira geçmiş yıllarda, özellikle 90’lı yıllarda öğretmen açığının nasıl had safhada olduğunu biliyorum…
Sınıf mevcutlarının aşağıya çekilmesi, eğitim ve öğretimin kalitesine olumlu etkiler sağlayacaktır şüphesiz. Bu da hayırlı ve olumlu gelişme…
**
**
İŞ-KUR EMEKÇİLERİ ÇÖZÜM DEĞİLDİR…
Olumsuz olan ve Milli Eğitime yapılan haksızlık nedir şu halde?
Elbette bunu soracaksınız…
Milli Eğitime Yardımcı Hizmetli personel ataması cihetiyle büyük haksızlık yapılıyor…
Hizmete açılan eğitim yuvalarının ihtiyaç duyduğu temizlik eleman kadroları yıllardır dondurulmuş bir kurumdan söz ediyorum…
Kentlerin eğitim ve öğretim sorunlarının giderilmesi için nasıl açılan üniversiteler, yeni Anadolu liseleri ile ilk okul ve ortaokullar için norm kadroya göre idareci ve öğretmen ataması yapılıyorsa, aynen Yardımcı Hizmetli (temizlik elemanı) kadrosu da ihdas edilmelidir…
Bu konuda bir türlü adımlar atılmıyor…
Mevcut siyasi iktidar çözümü İş-Kur kadrolarında bulmuş…
Yıllardır Toplum Yararına Çalışma Programı kapsamında İş-Kur elemanları görevlendiriliyor. Eğitim yuvalarının temizliği bu şekilde sağlanıyor…
**
**
Hayır, hayır bu bir çözüm değildir…
Yaşları ilerlemiş, temizlikten anlamayan insanları birkaç aylığına görevlendirip, eğitim yuvalarının temizliğini onlara yaptırıyorsunuz…
Bu hijyen kurallarına aykırıdır…
Süpürge tutmayı öğreninceye kadar çalışan bir emekçi, hizmet süresini doldurduğunda görevinden ayrılıyor…
Bu nasıl bir anlayıştır, bilen varksa bizi de bilgilendirsin…
Bilimsel ortamlarda bu durum hiç tartışılmıyor mu?
Bildiğim kadarıyla eğitim şuralarında bu mesele tartışılıyor, bunun çözüm olmadığı dile getiriliyor…
Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu konuda hazırladığı raporların dikkate alındığına inanmıyorum…
**
**
Bakınız, yeni öğretim yılına sayılı günler kaldı. İş-Kur kadroları için ise henüz başvurular bile kabul edilmemiştir…
İyi de, eğitim yuvalarının temizliği madem bu kadrolarla sağlanıyor, neden şu ana kadar görevlendirmeler yapılmamış?
Bugün pek çok okulda bir veya iki kadrolu elemanın bulunduğunu biliyoruz.
Biri iki emekçi ile koca binalar nasıl temiz tutulacak?
17 Eylül’de ders başı yapan öğrencilerin sağlığı, hijyeni için okullar hangi tedbirleri alacaklar?
Eskiden zorunlu kayıt, zorunlu bağışlar vardı, o da kaldırılmış.
Okul yöneticileri hangi elemanlarla eğitim yuvalarının temizliğini yapsınlar?
Bu meselenin ivedilikle Ankara’da masaya yatırılması ve çözüm bulunması gerekiyor. İl Milli Eğitim yetkililerini de aşan bir büyük sıkıntıyı artık görmenin zamanıdır…
İş-Kur kadrolarının değil, norm kadro uygulamasının geçerli olduğu düzen şarttır. Bu gerçeğin ivedilikle Ankara’dan görülmesi dileğimle.
