Geçen Pazar, Batman’ın iş dünyasından tanıdık bazı büyüklerimle birlikte yola çıktığımız Ilısu Barajı’nı görmek için sabırsızlanıyordum. Babamla yola çıktığımızda ilk durağımız Hasankeyf’ti. Tarihi Hasankeyf’i görmüştüm ama yeni yerleşim birimini de ilk kez görecektim.

Batman’ın saygın simalarından değerli büyüklerim de Ilısu Barajı’nı ilk kez görecekti. Hasankeyf Belediye Başkanı Abdulvahap Kusen, bizi Belediye’nin yeni binasının kapısında karşıladı. Önce misafir odasında ağırlandık, sonra da Hasankeyf’e özgü yemekler sofraya konuldu. Bir de Hasankeyf’te yetişen üzümün tadına doyamadık.

İkindi saatlerine doğru yol aldığımız Ilısu Barajı’na yolculuk; bizi yormuştu ama değmişti de. Dargeçit, ilçesine yaklaşınca da “Baraj alanı nerede” diye babama sorup durdum. Gün batımından birkaç saat öncesinden Ilısu (Germav) köyü denilen yerleşim birimindeydik. Karşımızda Hasankeyf’in modern binalarını andıran köyün lüks evlerini görünce şaşırdım. Bir anda sanki bir ilçe merkezindeymişiz gibi kendimi hissetim.

DSİ 16. Bölge Müdürlüğü hizmet binası ve çevresi, modern bir yerleşim birimini andırıyordu. Bölge Müdürü Ali Naci Kösalı, bizleri makamında kabul etti. Sonradan heyet olarak bizi ‘deniz’i aratmayan devasa Ilısu Barajı tünellerinin yakınına getirdi. Karşımızda Türkiye’nin dördüncü büyük barajı vardı. Önemli bilgiler verdi. O’nu can kulağıyla dinledik. Ardından da barajın gövdesine çıktık, karşımızda kocaman bir deniz vardı ve o denizin adı da ‘Ilısu’ Barajıydı. O masmavi barajdan ben de büyüklerim de çok etkilendi. İyi ki de Ilısu’yu gördüm. O devasa barajı görmeyenlere o büyük denizi andıran bölgeyi görmelerini öneririm. Bana bu sütunlarda yer veren Batman Çağdaş Gazetesi yöneticileri ile yazı kadrosuna teşekkür ediyorum…

Editör: TE Bilişim