İnsan Hakları Derneği Batman Şubesi:
“İnsan hakları,tüm insanların eşit derecede sahip olduğu temel hak ve özgürlüklerdir. Dil, Din, Irk, Cinsiyet farklılığı ayırt etmeksizin herkesin yararlanması gereken haklardır. Türkiye’de son 30 yıl çatışmalı sürçte 50 binin üzerinde yurttaşımız yaşamını yetirmiş, 17 bin failli cinayet işlenmiş, binlerce kayıp vakası yaşanmış ve 4 bini aşkın köy yakılmış yada boşaltılmıştır. Roboski, Kahraman Maraş, Sivas, Çorum, Taksim ve gezi Parkı katliamları yapılmış ve onların katilleri halen yargılanmamıştır. Hal böyle iken Türkiye’de demokrasi, İnsan hakları ve özgürlüklerinden söz etmek asla ve asla mümkün değildir. İnsan hakları savunucular olarak bu ülkede demokrasinin, gelişmesi özgürlüklerin ve barışın sağlanması ve Türkiye’deki halkların birlikte bir arada yaşaması konusunda kararlı mücadelelerle elde edilebilir.”
Mazlum-Der Batman Şubesi:
“Sivil toplum örgütlerinin, insan hakları bilincinin gelişmesi için etkin çalışmalar yaptığı bir haftanın arifesinde, Yüksekova'da iki sivil insanın güvenlik güçlerince öldürülmesi ve bunların silahlı örgüt mensubu olarak ilan edilmesi kabul edilebilir bir gelişme değildir. Böyle bir zamanda Yüksekova'da, Olağanüstü Hal Dönemini aratır uygulamaların olması, hastane acil servisine gaz bombası atılması, çoktan terk edilmesi gereken kar maskeli güvenlik güçlerinin olaylara müdahil edilmesini kaygı verici gelişmeler olarak değerlendiriyoruz.
Daha Roboski olayları aydınlatılmamışken, yeni hak ihlalleri yaşanıyor ve olaylar aydınlatılmıyorsa, bunun çözüm ve barış sürecine ciddi zararlar verebileceğine inanıyoruz.”
Batman Tabipler Odası:
“Bütün insanlık için bir Magna Carta olarak ifade edilen 30 maddelik bildirinin kabul edildiği, imzalandığı 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü olarak kutlanır. Bu bildiriyle ilk grup haklar arasında yer alan yaşama, özgürlük ve kişi güvenliği gibi haklarla birlikte, keyfi tutuklama, hapis ve sürgünden korunma, bağımsız ve tarafsız mahkemelerde adil ve kamuya açık olarak yargılanma hakkı ile düşünce, vicdan, din, toplanma ve örgütlenme özgürlükleri bulunur. T.C‘nin de 1 yıl sonra imzaladığı bu bildiriye rağmen coğrafyamızda maalesef her gün her an bu hakların tümü baskıcı, inkarcı, tekçi bir zihniyete sahip siyasi egemen otoritelerce ihlal edilmektedir.”
