BATMAN’DA YOLLAR TOPRAKTI

Batman’ın yolları yıllar öncesinden topraktı. Yağmur yağdığında toprak balçık haline dönüştüğünden dolayı toprağa ayak basamazdınız, ayak bileğinize kadar çamura gömülürdünüz. Batman’ın çamuru da çamurdu yani, bulaşan çamurları kolay kolay ayakkabılarınızdan çıkaramazdınız, söküp atamazdınız. Hatta, ‘Batman’ isminin bu çamurdan geldiği söylenir. Bu çamur deryası 1980’li yıllara kadar devam etti.

Yetkim dahilinde ve gücümün yettiği ölçüde Batman’a hizmet etmeye çalıştım. Saha yollarının asfaltlanması konusunda Batman Belediyesi ile bir protokol yapılmıştı. Amaç saha yolları değildi, asıl amaç Batman’ın toprak yollarını asfalta kavuşturmaktı. TPAO olarak Belediye’ye ‘bedava’ asfalt verecektik, Belediye de serecekti.  Protokolde benim de imza yerim vardı. Hiç tereddüt etmeden imzayı bastım. Çünkü hayırlı bir işti... Batman’ın çamurları işte o protokolden sonra ilk defa asfaltla buluştu… Şimdi ise maşallah, her taraf asfalt…  Batman yolları kaymak gibi olmuş, her taraf tertemiz... Bal dök yala. Gidiş-gelişli yollar, sağında solunda modern apartmanlar, AVM’ler, lokantalar ve oteller…

Batmanlılar, Belediye Başkanvekili Ertuğ Şevket Aktuğ’dan çok memnunlar... Hakikaten Batman muazzam bir şehir olmuş ama bir şeye dikkatleri çekmek isterim; her tarafı apartmanlara belememek, toprak alanlara fazla dokunmamak… Eskiden Diyarbakır yoluna sel gelmezdi. Çünkü toprak suyu çeker, diplere gönderirdi. Avukat İsmail Gündüz bey eşi ile Diyarbakır yolunda araba ile ilerlerken sele kapılmışlar.  Sel suları arabanın içine dolmuş, suyun içerisinde kalmışlar, büyük korku yaşamışlar. Hayret ettim. ‘Geçmiş olsun.’ Asfaltların ve apartmanların faydası var ama her faydanın yanında olumsuzlukları da göz önünde tutmak lazım. 3 ila 15 yaş arası çocukların oynayacakları, spor yapacakları  alanlara, parklara ihtiyaçları var. Apartman alanlarının aralarına bu tür boşlukların sıkça serpiştirilmesi gerekiyor. Aman ha aman, en az beton, en az asfalt… 

ÇAVUŞ (HÜSEYİN AYHAN)

Çavuş, TPAO Hukuk Müşavirliğinde şoför olarak görev yapıyordu. Yaşlıca idi. Çok dikkatli araba kullanırdı. Randevusuna da çok sadıktı. Dediğimiz saatten önce beklenen yere gelir, emniyet kemerini bağlamadan da arabayı  hareket ettirmezdi.  Bundan dolayı Güneydoğu’yu onunla birlikte adım adım dolaşırdık. Mesai arkadaşlarım emekli olduktan sonra kendi kabuklarına çekilmişlerdi. Çavuş’un taksiciliğe başladığını duymuştum ama 20 seneden beri devam edeceğini tahmin etmiyordum. Telefon açtım. ‘Duraktayım’ demez mi? Demek taksiciliğe devam ediyormuş. Nereye gitmek istesem telefon açıyorum, istediğim yere beni götürüyor. Sağ olsun.

Görevde iken araba kullananlara kesin talimat vermiştim. ‘Mutlaka emniyet kemeri bağlanacak’ diye. 

Batman’ı bu ziyaretimde Çavuşun taksisine bindim;  ön koltuğa oturdum. Bir baktım ki; çavuş emniyet kemerini bağlamamış.  Emniyet kemeri takması konusunda ikazda bulundum.

- Çavuş eskiden emniyet kemerini bağlardın, şimdi neden bağlamıyorsun? dediğimde; Çavuş şöyle cevap verdi.

-Selami Bey. Bir şey olmaz lo... Eskiden talimat vardı, disiplin kuruluna gitmek vardı… Emniyet kemerini  takmadan gaza bastı… (Sürecek)

Editör: TE Bilişim