Batman Üniversitesi ve orada öğrenim gören öğrencilerle çok ilgiliyim. Çünkü kentimize üniversite kazandırılması için 90’lı yıllarda ısrarlı yazılar yazan gazetecilerden birisiyim. Duyarlılığım bugün de devam ediyor.

Kentimize dışarıdan gelen tüm öğrencileri birer fahri elçimiz olarak gördüğümü belirteyim. Yıllar önce kaleme aldığım bir yazıda, “Bu kente dışarıdan yüksek tahsil yapmaya gelmiş her bir öğrencinin Batman’ın tanıtım elçileri olduğu gerçeğini düşünmemiz gerekir katindeyim” diye de görüşümü belirtmiştim.

Başka kentlerden Batman’a okumaya gelen üniversite öğrencileri bizim misafirlerimizdir. Misafirperverlikte halkımızın ne kadar duyarlı olduğunu bilmeyen yoktur. Bir seminerde misafirperverliğimiz üzerine güzel bir konuşma dinlemiştim.

Gerçekten de evimizin en güzel odasını, salonunu misafirlerimizin hizmetine sunuyoruz.

En güzel koltuklar, en güzel perdeler, yataklar, özenle işlenmiş nevresimler hep misafir odası içindir.

Üniversite öğrencileri de, evimize almasak bile bizim misafirlerimizdir. Onları ilgilendiren her soruna duyarlı olmayı görev biliyorum.

2015 yılında üniversite öğrencilerimizin güvenliği için yorum yazmıştım. Dönemin il yöneticilerini bu konuda duyarlı olmaya davet ederken, özellikle yol güvenliği için ‘ışıklandırma’ sorunu gündeme gelmişti.

Aradan üç yıla yakın bir zaman geçti. Üniversiteye hiç gece gitmemiştim. Geçtiğimiz gece eşimle Karşıyaka’daki bir Suriyeli hasta ve mağdur aileyi ziyarete giderken, üniversiteye giden 9 numaralı otobüse binmiştik.

Meğer otobüs çevre yolundan üniversiteye gidiyordu. Programımızı değiştirecek ve üniversiteye gidip, hiç inmeden geri gelecektik.

Kuyubaşı Toplu konutlarından sonra üniversite yolunun karanlık olduğunu gözlemledim. Üniversite girişine kadar hiçbir aydınlatma yoktu.

ÜÇ YIL ÖNCE DE GÜNDEMİMİZDEYDİ…

Halbuki ilimizin güvenlik sorunlarının görüşüldüğü ve çözüm önerilerinin tartışıldığı bir kurulda bu sorun masaya yatırılmıştı. Bakınız, 24 Ekim 2015 günü yol güvenliği ve ışıklandırma için neler yazmışım, birlikte okuyalım: ‘Geçtiğimiz günlerde bir Vali Yardımcımızın başkanlığında, toplum yararına olan bir toplantıda söz alan Üniversitemiz Rektör Yardımcısını dinlemiştim. Sayın Rektör Yardımcımız, öğrencilerin kent merkezinden çok uzakta öğrenim gördüklerini belirterek, ulaşım ve yurt sorunları üzerinde durmuştu. Batman’ın Üniversiteye kadarki yolun aydınlatılmasının güvenlik açısından önemine dikkat çekerken, yurt sorunlarının da olduğunu belirtiyordu.

Öğrencilerinin yaşadıkları sıkıntılara dikkat çeken Sayın Rektör Yardımcımızın duyarlılığına teşekkür etmek istiyorum. Toplantıda da söz alıp, katkı yapmaya çalışmıştım.

Not tutmamıştım ama Rektör Yardımcımız, üniversite öğrenci sayımızın on bini aşmasından söz etmişti diye hatırlıyorum. Batman’ın 25 kilometreuzağındaki 10 bin öğrencimizin öğrenim gördüğü üniversite bileşkesinde fakültelerimiz faaliyette. Ancak özellikle ulaşım ve barınmada ciddi sıkıntı yaşıyoruz.

Bu yolun aydınlatılması için rektörlüğün ödeneklerinin olmadığını söyledi. Toplantıda öneri sunarken, diğer kent üniversiteler örneğine bakılmasını söylemiştim.

Batman gibi kentten uzakta üniversiteye sahip kaç kentin olduğunu, onların sorunlarını nasıl çözdüklerini sormuştum.

Batman Üniversitesine giden yol petrol kuyularının gölgesindedir. Batı Raman Dağında yüzlerce petrol kuyusu faaliyette iken, yollarımız Dallas gibi ışıl ışıl olmalıdır düşüncemi daha önce dillendiren birisiyim.

TPAO, petrolden elde ettiği enerji ile rahatlıkla Üniversiteye giden yolu aydınlatabilir ve bunun talep edilmesi gerektiğine inanıyorum.

Dicle EDAŞ yetkilileri de sözünü ettiğim toplantıdaydı. Kentimizin karanlık sokaklarının minik öğrencilerimiz için bir risk ve güvenlik sorunu olduğunu orada belirtmiştim.

Kentimizin sokaklarını yeterince aydınlatmayan bir kurum gerçeğine daha önce de bu köşede itirazlar yaptığımı bilirsiniz. Bu kurumun da katkısı talep edilmelidir. 400 bin nüfuslu bir kentin sakinlerine hazır enerji satan Dicle Edaş, üniversite yolumuzu aydınlatırsa Batman’a hayırlı bir destek sağlamış olur.’

Üç yıl önce de gündemimizde olan üniversite yolunun hala aydınlatılmamış olmasına gerçekten çok üzüldüm.

Üniversite yolunun aydınlatılması hususunda daha önce yaptığım değerlendirmeyi bir kere daha hatırlatmak istiyorum. Dicle EDAŞ, kentin cadde ve sokaklarının aydınlatılmasında önemli çalışmalar yaptı.

Bir üniversite yolunun aydınlatılması çok masraflı olmasa gerek. Bölgede elektrikle sulama yapan feodal toprak ağalarından, zengin arazi sahiplerinden tükettikleri enerjinin yüzde 35’ini tahsil eden Dicle EDAŞ, üniversite yolumuzu aydınlatamaz mı?

Batman Üniversitesi Rektörlüğüne Sayın Prof. Dr. Aydın Durmuş’un atanması ardından hayırlı her çalışmalarını destekleyeceğimi belirtmiş ve özel yorum yapmıştım. O makalemde, ‘Yol aydınlatma enerji sorunu şu anda gündemde. Acilen bu konuda girişimlerini ve olumlu sonuçlarını bekliyoruz. Batman Üniversitesine duyarlılığım inşallah sürecektir’ diye bir değerlendirmem de olmuştu.

Batman Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Aydın Durmuş’un, üniversite öğrencilerinin güvenliği meselesine duyarlı olduğunu bazı toplantılardan ve yaptığı açıklamalardan biliyorum.

Başka kentlerdeki üniversitelerin yol aydınlatmaları hakkında bir araştırma yapıldı mı, öğrenemedim.

Üniversite yolunun aydınlatılması konusundaki sıkıntı nereden kaynaklanıyor? Bu sorunun aşılmasına katkı sunmak istediğimi açıkça ifade ederken, bilgilendirme bekleyeceğim. Hepimiz sorumluluk bilinciyle görevimizi yapacak olursak, her sorun inşallah aşılacaktır.