Bir kentin gelişmesine katkı sunan gelişmelerin başında tartışmasızdır ki ulaşım konusu gelmektedir. İlimizin sanayisinin gelişmesi veya gelişememesi, yatırımcının gelmesi veya gelememesi şu veya bu sebebe bağlanabilir. Hatta bunlar ilimiz için geçersiz bahaneler olsa bile bir yere kadar kabul edilebilir kanaatler olarak da algılanabilir ancak ulaşım konusunda aynı kanıda olmadığımızı belirtelim.

Bilindiği üzere ilimizin demir, kara ve hava yolu ile ulaşımı sağlama avantajı bulunmaktadır. Otoban olmasa bile Diyarbakır üzerinden bağlantıyı sağlayan çift şeritli bir yolumuz mevcut gerek yolcu taşımacılığı konusunda gerekse, yük taşımacılığı konusunda büyük bir sıkıntının olmadığını söylemek mümkün. Elbette mevcut yolların planlandığı şekliyle geliştirilmesi gerekiyor ancak mevcut durumda bile karayolu ile ulaşım sıkıntısının bulunmadığını rahatlıkla söylemek mümkün.

Demir yolu ulaşımı konusunda karayolunda olduğu gibi rahat olmadığımızı belirtelim. Hem demiryolu garımızın durumu, hem rayların durumu hem de demiryolu geçiş güzergâhı konusunda epey sıkıntıda olduğumuzu belirtelim. Demiryolunun şehir içinden güvenliksiz bir şekilde geçmesinden kaynaklı olarak her yıl birçok kaza meydana gelmekte can ve mal kayıpları gerçekleşmektedir. Mevcut yasaların karmaşıklığı nedeniyle kurumlarımız bir birine topu atmakta, konu yargıya taşınmakta kabak çalışan gariban personellerin başına patlamaktadır. Demiryolu güzergâhının değiştirilmesi ve mevcut sistemin şehir içi ulaşımın sağlanmasında kullanılması durumunda hem kentin rahatlayacağı hem de demiryolu ulaşımı konusunda sınıf atlayacağımız kesindir. İktidardan bu konuda beklentimizin olması da doğaldır. Ankara -Konya arasındaki demiryolu ve trenden istemiyoruz sadece var olan hattın korunma altına alınmasını veya yerinin değiştirilmesini talep ediyoruz. Bunu da başka şeylere bağlanmanın bir anlamının olmadığını herkes takdir edecektir.

Bu konuları genel olarak belirttikten sonra gelelim başlığımızda belirttiğimiz soruna. Kentimizde yıllardır var olan bir askeri hava alanı vardı. İlin en güzel tarım arazisi üzerine kurulmuş, en düz alanına sahip bir alan burası. Yetkililerin uğraşları sonucunda bu hava alanı sivil ulaşıma açıldı. Ancak askeri niteliği nedeniyle kapıda birçok sorun yaşadık. Nihayet güzel bir hava limanı terminaline kavuştuk. Yeni terminal askeri alanın kenarına taşındı taşınmasına ama uçak iniş pistinin bu niteliğini ortadan kaldırmaya muktedir olamadık.

Bizler Batmanlı vatandaşlar olarak kentimizde hava alanımız olduğu halde sabahın 04’ünde yatağımızdan kalkıp Diyarbakır’dan kalkan 06.30 uçağına yetişmek için uykulu bir halde yola çıkarak hayatımızı tehlikeye sokmak zorunda mıyız?

Buradan kalkıp gitmenin masrafını, eziyetini, riskini bir tarafa bırakın gece döndüğümüzde de aynı kâbusu yaşamak zorunda mıyız?

Yetkililer bundan aylarca önce yaptıkları açıklamalarda Batmana hem değişik uçak şirketlerinin geleceğini hem de uçuş sayısının artırılacağını müjdelemişlerdi. Biz şimdi yetkililerden verdikleri bu sözlerin arkasında durmalarını beklemekteyiz. Bu denilen vaatler gerçekleşirse bir gün içerisinde Batmanlı yurttaş Ankara’ya gidip işlerini hal edip gece evine dönme şansına sahip olacak. Türkiye'nin birçok şehrinde üniversiteye giden gençlerimiz aktarmalı tarifelerden bıktı.