*Batman’ın tarihi ilçesi Hasankeyf, dün tarihi bir gün daha yaşadı. Taşınan üçüncü eser İmam Abdullah zaviyesi türbesi de Dicle’ye veda etti. O anlarda türbeye veda eden bazı kadınların gözyaşları dikkat çekiciydi…

* ‘Batman’ın fotoromanı’ nostalji köşesini bir yıldır okurlarımızla buluşturuyoruz. O sararan karelere baktığımızda kimisi ebediyete intikal etmiş. Kimi ise doğup büyüdüğü bu topraklardan ayrılmış ama fotoğrafları gördüğünüzde duygulanmamak elde mi?

DİCLE’YE VEDA EDEN TARİH
Tarih 13 Mayıs 2017…
Hasankeyf’in sembolü konumundaki Zeynel Bey türbesi kümbeti, yeni yerleşim birimine giden ilk eser oldu.

Tarih 6 Ağustos 2018…
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin taşınma işlemlerini izlediği Artuklu hamamı arkeopark’a sorunsuz götürülmüştü.

Tarih 10 Eylül 2018…
Hasankeyf’ten taşınan 3 eser de 12. Yüzyılda Artuklular tarafından yapılan İmam Abdullah Zaviyesi türbesi oldu…

Taşınan bir başka eser ise 610 yıllık Sultan Süleyman Koç külliyesinin minaresi.

Bu tarihi minarenin taşları arasındaki harç o kadar sağlam ki… ‘Japon’ yapıştırıcı bile o harcın yanından geçemez. Minarenin söküm işlerinde çalışan mimarlar ise bir gerçeğin altını çiziyor: “Bir taşı sökebilmek bazen 1-2 saatimizi alabiliyor. Minarede günde ancak bir sıra taş indirebiliyoruz.”

İşte eski tarihi eserlerin sağlamlığını özetleyen tespit.

Evet, Hasankeyf’te tarih bir bir taşınıyor.

Yeni yerleşim birimine taşınacak 7 eserden 4’ü gitti, 3’ü kaldı.

Diğer eserler de yılsonuna kadar taşınmış olacak.

İmam Abdullah zaviyesi türbesinin taşınma işlemleri sırasında en çarpıcı kareyi foto muhabirimiz Reşat Yiğiz çekti. Kesmeköprü-3 köyünde oturan 9 çocuk annesi Selime Tapkan, tarihi yapının geçişi sırasında döktüğü gözyaşı ve söylemleri, görsel ve yaygın medyanın manşetlerine yansıdı.

12 Bin yıllık Hasankeyf’te yıllardır Dicle nehri kıyısındaki o tarihi eserler artık yerinde değil.

Antik kente konuk olanlar, daha önce gördükleri o tarihi yapıları görmek için artık arkeopark’ın yolunu tutuyor.

Özetle gözlerin üzerinde olduğu tarihi ilçedeki bazı yapılar taşınıyor ama o eski Hasankeyf artık karşımızda yok…

***

SARARAN FOTOĞRAFLAR
Batman Çağdaş, Türkiye’deki yerel medyada bir ilke imza attı.

Evet, iddia ediyoruz. Çok az sayıda gazete; okurlarına bu hizmeti verir.

36 Yıllık yayın hayatında petrol şehrinin ‘dününe’ dair fotoğrafları siz okurlarıyla bir yıldır yayınlıyoruz…

Batman’ın fotoromanında 360 gün, sporda nostalji’de 236 gündür sizlere bu şehrin sararan fotoğraflarını sunuyoruz.

El dizgisinden, duvar gazetesine… Sporda da bu şehrin profesyonel takımlarının yaşattığı ‘altın günlerin’ karelerini okurlarıyla buluşturan tek yerel gazete Batman Çağdaş’tır.

O karelere baktığımızda duygulanıyoruz.

Çünkü o yıllar önce çektiğimiz karelerde yer alan bazı simalar aramızda olmayınca hüzünleniyoruz.

Yokluklar içindeki dünün Batman’ın da genelde ‘mutlu’ bir tablo vardı.

Kentte kültür seviyesi yüksekti.

Türkiye Petrolleri ve TÜPRAŞ Batman Rafinesi’ndeki eski yönetici, mühendis ve çalışanların şehre kattıkları o kültür ve de nezaket kuralı dönemini arar olduk.

İnternetin olmadığı dönemlerde duvar gazetemiz vardı.

Gülistan caddesindeki Batman Çağdaş’ın bürosunun önünde erken saatlerde gazete okuyanlar, bu yayın organının kent için ‘olmazsa olmazı’ olduğunu söylüyordu.

Evet, eksikliklerimiz elbette var ama… Bu gazete ‘Batmanlılık bilincini’ hep aşıladı.

Bakın Mehmet Ak adlı okurumuz, ne de güzel özetlemiş Batman Çağdaş’ı:
“Bu duvarda az gazete okumadık. Eski ismiyle Tekel caddesiydi. Duvarda gazete okumak büyük bir keyifti. Eski gelenekler kayboldu. Kim ne derse desin, Batman Çağdaş gazetesi bir ekoldür…”

Okurlarının desteğiyle bugünlere gelen Batman’ın ilk gün gazetesi Çağdaş, ‘yaşam yerelden başlar’ sloganıyla her gün şehrinden sıcak haberler vermeye devam edecektir…