Batman kent merkezinde en ağır tonajlı araçların geçtiği güzergâh olan Batman-Siirt çevre yolu gün geçmiyor ki bir kazaya tanık olmasın
 
Bu konuda BDP Milletvekili Ayla Akat ata elinden geldiğince bir şeyler yapmanın telaşında.
 
Batman Çağdaş Gazetesinin 27 Ekim Pazar günü web sitesindeki haber şöyleydi;
BDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, sık sık trafik kazalarının meydana geldiği ve Aydınkonak mahalle sakinlerinin bir süre önce üst geçit için yol kapattığı Batman-Siirt çevre yolundaki kazaları TBMM’ye taşıdı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın cevaplandırmasını istediği soru önergesi şöyle;
Firma tarafından yol çalışmalarına hangi tarihte başlanmıştır?
Çevre yolu düzenlemesinin bitiş tarihi firma tarafından hangi tarih olarak belirlenmiştir? - Batman-Siirt çevre yolu çalışmalarının başlaması itibariyle, adı geçen yol güzergâhında kaç kaza yaşanmıştır?
Yaşanan bu kazalarda kaç kişi yaralanmıştır?
Evet, sevgili okurlar, maalesef ne karayolları, ne valilik bu konuda bir şey yapmamaktadır. 7/24 kamyon ve otobüslerin vızır vızır geçtiği bu cadde ne üst geçit, ne de alt geçide sahiptir. Evimizin önünde, trafik ışıklarının olduğu yerde her gün bir kazaya şahitlik etmekteyiz. Çevre yolundaki kazaları Türkiye Büyük Millet Meclisine taşıyan Sayın Akat’a mahalle sakini bir kişi olarak teşekkür ediyorum
 
                                               XXX
 
DİYANET SIÇRAMA TAHTASI
 
Çeşitli haber sitelerinde son zamanlarda sıklıkla yer alan haberlere göre Diyanet İşleri Başkanlığı ve bu kurumun illerdeki kurumu Müftülük torpillilerin adeta merkez üssü olmuş
 
KPSS sınavından 20 puanla atanan imamlar birkaç yıl geçmeden diğer kurumlara geçici görevle atanmakta ve Valilik ve çeşitli birimlerde istihdam edilen imamlar daha sonra asalet ve muvafakat alarak yeni yerlerine yerleşmekte, böylelikle yeni dolan kadro tekrar boşalmakta. Doldur boşalt kadrolar maalesef din eğitimi konusunda uzmanlaşmış kişiler tarafından adalet yok sayılaraktan parsellenmektedir. Hatta bu kişilerden bazıları gittikleri kurumlarda çok kısa bir sürede terfi etmektedir. Bu konuda küçük bir araştırma yapıldığında tüm söylediklerimiz teyit edilecektir.
Düz Lise mezunu bir gencin 90 puanla bile açıkta kaldığı KPSS sınavından 16 puan gibi mini puanlarla işe yerleşenlerin bırakın bize ilmihal bilgisi vermesini Genel Kültür ve Genel Yetenek sınavında bile Özürlü duruma düştüğünün bir ifadesi değil de ya nedir? Yazık çok yazık. Millet işte bu yüzden dinden imandan soğuyor. Hak nedir, Adalet nedir? diye bir düşünsün bu muktedirlerimiz.
 
                                               XXX
 
TÜRK SUBAYINDAN “İSLAMİ TERÖR” İTİRAZI
 
26 Ekim tarihli Haber 7 Sitesinde şu yazı dikkat çekiciydi
 
Komutanın 'İslami terör' hassasiyeti. Terörle mücadelenin tartışıldığı uluslararası konferansta yabancıların 'İslami terör' kavramlarını kullanmasına Jandarma Genel Komutanlığı Terörle Mücadele Daire Başkanı Osman Gürcan itiraz etti.
 
"YANLIŞ ANLAMLAR YÜKLENİYOR"
Bu kavramlara yanlış anlamlar yüklendiği ifade eden Gürcan şöyle dedi: 'Cihad sadece İslam'ı, Müslümanlığı tanıtmak anlamına gelmektedir. Böyle bir tanımlama gündeme geldi. Diğer bir tanımlama da 'İslami terör' diye.
Terörle mücadelede tanımları okuduğumuzda İslami terör kavramı Oliver Roy'un tanımlamaları olarak gündeme geliyor. Cihad kelimesi ile cihadizm hiçbir zaman yanyana gelmemiştir. Dinimizde ve genelde de mücahid anlamına geliyor. Cihad yapan kişiye mücahid deniyor. Böyle baktığımızda isimler arasında farklılıklar görüyoruz. Bu yanlış kullanımı düzeltmemiz gerekmiyor mu?'
Rusya Ulusal Terörle Mücadele Komitesi Uzmanı Sergei Gerasenkov da, 'Sizin değindiğiniz konu çok hassas. Bizim kastettigimiz radikal amaçlar kullanarak hedeflerine ulaşmak isteyen İslamistlerdir ama Müslümanları da rencide etmiş oluyoruz' dedi.
 
Evet, saygıdeğer Çağdaş okurları.
 
Allah’a şükürler olsun ki bu günleri de gördük.
 
Bir zamanlar sırf başı örtülü olduğu için oğlunun / şehidinin cenaze törenine katılamayan yurdum insanı, artık dini değerlerine saygılı Subayların ismini de bu tür haberlerle duymakta.