Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili genel seçimlerini geride bıraktık. Ancak tartışmasını hala yapıyoruz…

Görünen odur ki önümüzdeki yerel seçime kadar da tartışmasını yapacağız.

Kim kazandı, kim kaybetti, kim daha çok Milletvekili kazandı, kim oransal olarak büyüdü, kim küçüldü?

Günlerdir bu tartışmalar yapılıyor…

Akşam yemeğinden sonra hangi ulusal yayın yapan televizyon kanalını açarsanız açın, seçim tartışmalarına tanık olacaksınız.

Tartışma programlarında kim kazandı, kim kaybetti ve daha nice sorular sorularak tartışılıyor…

Doğrusu tartışmalardan gına geldi herkese…

**

**

Bu seçimin elbet kesin kazananı belli; Cumhurbaşkanı Erdoğan…

MHP’nin seçmen kitlesi, parti liderlerinin arkasında durarak tam destek verdi ve seçimin ikinci turuna gerek kalmadı.

Hoş kalsaydı da sonuç değişmezdi.

Muhalefetin birliktelik sağlaması bence mümkün değildi.

Ak Parti 2015 Kasım seçimlerine göre yaklaşık 7 puanlık bir kayıp yaşamasına rağmen, seçimin en güçlü ismi Cumhurbaşkanı oldu.

Seçmenlerin ekseriyeti yeni Cumhurbaşkanlığı sistemine onay verirken, sorumluluğu da sistemi getirenlere vermiştir.

Ülkedeki her iki seçmenden birinin desteğini alan Sayın Erdoğan, bu kez beş yıllığına ağır bir sorumluluğun altına girmiştir.

Halkın beklentileri, seçim öncesinde verilen vaatler herkesin malumudur. TBMM dışından kuracağı yeni kabine ile beklentilere cevap vererek partisini 2019 yılında yapılacak yerel seçime güçlü şekilde koyup koymayacağını zaman gösterecektir.

**

**

Milletvekili genel seçiminin galibi de belli; AKP ve MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı…

Milletvekili genel seçimlerinde yüzde 50’yi aşan bir oran yakaladılar.

İyi Partinin sahneye çıkmasıyla MHP’nin yüzde 3’lere kadar düşeceğini ileri süren kesimler olmuştu.

MHP, tek başına son genel seçimdeki oranı yakaladı ve tahminleri alt üst etti.

**

Tabi bu arada ilginç şeyler de yaşandı. ANAP hükümetinin güçlü Bakanlarından birisi olan Yaşar Okuyan, “MHP yüzde 10 barajını aşarsa Tandoğan Meydanında eşek gibi anıracağım” diye iddiada bulunmuştu. MHP barajı aşınca, Yaşar Okuyan hem Bahçeli, hem de partisinden özür diledi. Ancak Ülkücüler, Tandoğan Meydanına eşek maketiyle birlikte giderek Yaşar Okuyan’ı sözüne sahip çıkmaya davet ettiler.

Demek ki seçimler için halkın yerine kimsenin karar vermemesi gerekiyor.

**

Evet, Cumhur İttifakı seçimin kazanan tarafı.

Ancak ittifakın uzun vadeli olup olmayacağını zaman gösterecek. Zira iki siyasi parti arasındaki görüş farklılıkları herkesçe bilinen gerçekliktir.

Misal, seçim öncesinde af konusu tartışılıyordu. Seçim sürecinde, bıçak sırtında bir durum yaşanırken bile Cumhurbaşkanı af meselesine karşı çıkmış ve görüşünden ödün vermemişti.

Şimdi Olağanüstü Hal’in kaldırılması gündemde.

Seçim öncesinde Türkiye kamuoyuna Olağanüstü Hal’in uzatılmayarak kaldırılacağı yolunda açıklamalar yapılmıştı.

15 Temmuz darbe girişiminin tehlike olmaktan çıkarıldığı ifade edilmişti. Seçimden sonra da ilk gündeme getirilecek konu olacağı ve 19 Temmuz’da uzatılmayacağı hükümet sözcüsü tarafından açıklanmıştır.

MHP Genel Başkan Yardımcısının bu konuda uzatmadan yana açıklama yapması Cumhur İttifakını tahminimce sıkıntıya sokmayacak ve uzatılmama konusunda uzlaşacaklardır diye düşünüyorum.

**

**

Seçimin kaybedeni belli; öncelikle Millet İttifakı…

CHP, ekonomide, siyasette kötü gidişata rağmen ana muhalefet partisi olarak oy kaybı yaşadı. Yüzde 25’in altına düşerek bir kere daha seçimlerde başarısızlığını teyit ettirdi.

Saadet Partisi ise hezimeti yaşadı. Bu partinin yöneticileri eminim ki hayatlarının şokunu yaşıyorlardır. Çünkü bu oranı hayal bile etmiyorlardı…

HDP cenahına baktığımızda olumsuz şartlara rağmen barajı aşmayı başardılar. Ancak birçok kentte bırakın 2015 Haziran seçimlerini, 2015 Kasım sonuçlarını bile koruyamadılar.

Batman’da 2015 Haziran seçimlerinde yüzde 71, 2015 Kasım seçimlerinde yüzde 68 oy oranına sahiptiler. Bu seçimde yüzde 62’ye düştüler.

İçte ve dışta yaşanan pek çok olumsuz gelişme aslında HDP’nin yelkenine rüzgardı. Mağduriyetleri de kendilerine artı puanlar sağlıyordu. Buna rağmen oylarını artıramamaları, politikalarını gözden geçirmeleri gerektiğinin göstergesidir.

Sonuç olarak seçim artık geride kaldı. Ülke koalisyonlu hükümetle, ancak başbakanı bulunmayan Meclisle idare edilecek. Yerelde veya genelde iktidara kim gelirse gelsin, başarılı olmalarını isterim. Çünkü olumsuzluklarının faturasını hep birlikte ödüyoruz. Kim kazandı, kim kaybetti tartışmasının artık sona ermesini ve Hayırlısını diliyorum.