*Her zaman söylüyoruz; bu coğrafyada gazetecilik yapmak dünyanın en zor işidir. Hafta sonları daha çok piyasanın nabzını tutuyoruz ama farklı meslek gruplarından görüş almak öyle bir güç ki. Sormayın, gitsin.

*Neredeyse her meslek grubu başındaki temsilci ya da esnafın derdini anlatabildiği bir şehirdeyiz. Fotoğraf makinesinin objektifini yönlendirdiğiniz sade vatandaş bile yakınıp duruyor; “Çekmeyin kardeşim.”

YEREL MEDYANIN KADERİ!..

Hafta sonları daha çok piyasanın nabzını tutuyoruz.

Eski Çarşı merkezinde hala ayakta durmaya çalışan ve kaybolmaya yüz tutan bazı meslekleri sürdürenler var bu şehirde.

Kalaycılar, hattatlar, eski terziler, kürsü imalatçıları ve köy pazarı.

Günde ortalama 100 bin kişinin uğradığı o eski Çarşı merkezinde organik ürünler satanların sorunlarını dinliyoruz.

Batman’ın aslında çekirdeğini eski Çarşı Merkezi oluşturuyor.

Sorunlarını yerel medyaya duyurmak isteyenlerin sayısı iki elin parmak sayısından az.

Kalaycının tezgahında görüşünü almak istediğimiz esnaf bile karşısında gördüğü gazeteciye yakınıp duruyor;

“Kardeşim tezgahı çekeceksen çek ama ne görüntü ne de fotoğraf verecek halimiz yok.”

Esnaf o kadar dertli ki; yıllarca sorunları orta yerde durduğu için yerel medya mensubuna veryansın ediyor;

“Halimizi görüyorsunuz. Daha ne diyelim? Gerisini siz yazın.”

KALDIRIMDA YAKINAN YAKINANA

Turgut Özal Bulvarında yol aldığımızda; bir grup esnaf önümüzü kesiyor ve hemen başlıyor yakınmaya;

“Baksanıza yolcu durakları işyerimizin önünü kapatıyor. Bu durakları daha tenha yerlere monte etseler, daha iyi olmaz mı?”

Sanki Esnaf Oda Başkanları basın mensuplarıymış gibi bir de sitem ediyor bazıları;

“Yeni yol düzenleme çalışmasından mağdur olduk. En azından işyeri sahipleri 2018 yılında fazla kira artışa gitmemelerini istiyoruz.”

Gülistan caddesinin hemen girişindeki eski park alanı mükemmel bir görünüme kavuşmuş.

Henüz süs havuzu devreye girmemiş. Ancak bir grup esnaf o alanın neden otopark alanına dönüştürülmediğini yine basın mensuplarına soruyor;

“Keşke bu alan otopark yeri olarak yapılsaydı...”

Basın kavşağının olduğu bölgede trafik ağır işliyor diye yine yerel medyaya yakınan yakınana;

“Neden bu proje esnafa sorulmadı?”

Esnaf o kadar dolu ki;

İluh deresi çevresindeki bazı esnaflar da haklı olarak soruyor;

“Yerel medyada İluh deresinin ıslahına yönelik çalışmaların 2018’in ilk aylarında başlanılacağı söyleniliyor ama henüz elimize geçen bir tebligat yok. Biz de İluh’un ıslahını istiyoruz. Fakat proje ile ilgili çalışma yapılacaksa dere kenarındaki esnaflar bilgilendirilmeli.”

Sorunu olan yöneticiden çok, karşısında gördüğü gazeteciden hesap soruyor artık.

Gel de memlekette gazetecilik yap.

O ESKİ ARA SOKAKLAR!...

Batman öyle bir hızla değişiyor ki; artık şehrin dününe dair güzergahı tanımakta güçlük çekiyorsunuz.

Bir dönemler eski Belediye Başkanvekili Şevki Akın’ın evinin bulunduğu sokağın yanı başında Sümerbank mağazası vardı.

Şimdi ne o Sümerbank mağazası kaldı, ne de o eski sanatçılardan Hakan Balamir, Erol Taş ve Belgin Doruk’un çekimini yaptığı ‘Toprağın Kanı’ filmdeki o eski Ofis caddesinden manzara kaldı.

Şehrin siluetlerinden olan TMO’nun o siloları çoktan kaldırıldı.

O güzergahta sadece Ofis caddesi ile İkinci caddeyi birbirine bağlayan bir metre genişliğindeki dar sokak kaldı.

Petrol şehrinin eski manzarası günümüzde öyle bir değişti ki; Batman Çağdaş’ın sararan arşivindeki kareler şehrin dününü okurları ile buluşturuyor.

Kalın sağlıcakla…