Bilgi yarışma programlarını oldukça severim. Eskiden beri televizyonların bilgi yarışma programlarını kaçırmamaya çalışırdım.
Ancak televizyonlarımızda kaliteli bilgi yarışmaları programları pek bulunmuyor.
Bu konuda eksikliklerimizin olduğu gerçeği açıktır.
Biliyorsunuz, 'Kim milyoner olmak İster?' adlı program var.
Bu programı zaman zaman izliyorum.
Sayın Kenan Işık'ın uzun yıllar sunduğu programın eski ismi bildiğim kadarıyla, 'Kim 500 milyar ister?' şeklindeydi.
Uzun süredir yaşama mücadelesi veren Kenan Işık'ın(Rabbim şifa versin) yerine sayın Murat Yıldırım adlı sanatçı sunuculuk yapmaktadır.
Sayın Yıldırım, çok efendi ve cana yakın kişiliğe sahiptir.
Sunucuya değil, programa ise itirazım var...
**
**
Düşüncemi başta belirteyim; bu program kesinlikle kaliteli bir bilgi yarışması programı değildir...
Bir yanıltma, dikkatleri ölçme programı diyebilirsiniz.
İlk sorularda sürenin oldukça kısa olması, yarışmacıları panikletiyor...
Bazen çok komik ve basit sorular soruluyor. Ancak yarışmacılar için eşit koşullar yok...
Bazı yarışmacılara çok ağır sorular sorulurken, bazılarına ise sıradan basit sözde soruların sorulduğunu gözlemliyorum...
Vatandaşlarımızın çoğu genel olarak para kazanmak amacıyla programa katılmaktadırlar. Ancak elendiklerinde, programa katılmalarının kendileri için yeterli olduğu yalanını da açıkça yapmaktadırlar...
Ben bunu çok doğru bulmuyorum.
Programda daha adil soruların sorulması gerektiği görüşündeyim.
**
**
YABANCI KÜLTÜR AĞIRLIĞI...
Bahse konu program, ağırlıklı olarak ünlü filmler, film yıldızları ve yabancı müzik sanatçıları ve okudukları parçalar ile yayın akışını sürdürmektedir.
Kim milyoner olmak ister programında yabancı kültür ağırlığı dikkat çekicidir...
Birçok sorularına rahatlıkla yanıt verebildiğim söz konusu programda, ağırlıklı olarak yabancılarla ve bilhassa yabancı müzik, dans, sinema kültürü ile ilgili sorulara geçildiğinde bir anda yabancılaşıyorum...
Yabancı kültürlere tümden karşı değilim, düşmanca bir yaklaşımım söz konusu olamaz. Ancak bence ölçü kaçırılıyor...
Bu toplum yabancı veya yerli müzik, ses, sinema ve tiyatro sanatçılarının hayatlarını, okudukları parçaların kıtalarını, mimiklerini bilmek ve tanımak zorunda değildir...
Hangi yabancı filmde, hangi sahnede, hangi parçanın seslendirildiğini bilmeyenlerin elendiği bir yarışma programı mı olur?
Kim milyoner olmak ister, bütün yabancı ses sanatçılarının seslerini, sinema sanatçılarının oynadıkları filmleri tanımayanların cahil olarak lanse edildiği program haline dönmüş...
**
**
Neden mi söz ediyorum?
İtirazım niçin midir?
Bu ülkede kısa yoldan milyoner olmak isteyenler, yabancı rock müziklerinin notalarını, pop müziklerinin ritimlerini, heavy metal sanatçılarını, yabancı sinema film sahnelerinin veya dans gösterilerinin veyahut film kahramanlarının bağırışlarını öğrenmeye çalışıyorlar...
Bu programın amacı öyle olmayabilir ama böyle sakıncalar için de duyarlı olmak gerekir.
Öte yandan toplumumuzun bilgi seviyesinin yerlerde sürüklendiğini de bu vesile ile görüyoruz.
Bazen çok basit sorularda seyircilerin ekseriyetinin yanlış cevaplar verdiğini gözlemliyorum...
Üniversiteler bitirmiş gençlerin bilgi seviyelerinin ne kadar düşük olduğunu görmek isteyenler, kim milyoner olmak ister programını birkaç kez izlesinler yeter...
**
**
Sayın Kenan Işık'ın bitkisel hayata girmesi ile ilgili bir video vardır ki, izlediğinizde kahrolursunuz...
Adama, "Korling, hokey ve paten hangi zeminlerde yapılan sporlardır?" şeklinde bir soru yönelten Kenan Işık, dört şık olarak da, "Buz, Çim, Kum ve Toprak" seçeneklerini sunuyor. Ancak şaşkınlığa düşüren bir cevapla karşılaşıyor.
Yarışmacı, 'seyircilere soruyor. Seyircilerin yüzde 91'i "Buz" diye cevap veriyor. Yarışmacı, bu kez yarı yarıya joker hakkını kullanıyor.
İki yanlış seçenek silinip, "Buz" ve 'Kum' seçenekleri kalınca, tereddütsüz şekilde, "Kum" cevabını vererek eleniyor.https://www.youtube.com/watch?v=CRuGfUqrMH4
Maalesef nice eğitimli insanlar, yüksek tahsilliler heyecandan değil, bilgisizlikten sık sık eleniyorlar.
Özetle vermek istediğim mesaj; biz yeterince okumuyoruz, bilgi dağarcığımızı artırmıyoruz, geliştirmiyoruz. Çocuklarımız, gençlerimiz bilgili ve donanımlı değil. Televizyon programları, sinema, tiyatro, eğlence programları bilgi kategorisinde topluma sunuluyor. Bu yanlışı görmek gerekir. Gerçek anlamda insanlık ailesine hizmete vesile olunmuş bilgiler topluma verilmelidir. Her şey para kazanmaya endeksli olmamalıdır. Daha oturaklı bilgi yarışmaları düzenlenmesi dileğimle.
