Dinimiz bize temizliği öğütlüyor. Hayatın her alanında temizlik, dinimizin temel öğretisidir…

Çocukluğumuzdan itibaren, “Temizlik İmandandır” muhteşem ifadesiyle büyütülüyoruz…

Vücut temizliği, gönül temizliği, ruh temizliği, ev temizliği, çevre temizliği konusunda sayısız dini bilgi ve belge sunabilirim.

Heyhat dini öğretilerden uzak bir yaşamımız var. Çünkü alabildiğince kirletiyoruz.,,

Vücut temizliğini bir yana bırakın, ruh ve gönül temizliği açısından da sıkıntılarımız var. Kendimiz için istediğimizi, başkaları için istemiyorsak, gönlümüz temiz olamaz…

Rüşvet, sahtekarlık, adam kayırma, hileler temiz insanların uğraş alanları olamaz. Toplumumuzda bunların tümü varsa, mahkemelerde yığınla temizlik karşıtı dosyalar bulunuyorsa, tüyü bitmemiş yetimlerin haklarını gözetmiyorsak, kusura bakmayın ama temiz bir toplum olduğumuzu ileri süremem…

Gelelim kent temizliğine, yani yaşadığımız çevrenin durumuna. Batman’ın temiz tutulması, cadde ve sokaklarımızın kirletilmemesi için yıllardır gönüllülük temelinde mücadele veren biriyim.

Bu kentin temiz tutulması için aralarında Fen lisesi, Batman Anadolu Lisesi, Kolejler, Anadolu liseleri, ilköğretim okulları dahil, 40’tan fazla okulda öğrencilere gönüllü konferans vererek görevimi yapmaya çalışmışım.

Bu kentin temiz tutulması için sayısız etkinliğe çevre örgütümüzle birlikte imza attık, sayısız kez temizlik kampanyalarına katıldık, düzenledik, organize ettik.

Yetmedi, her dönemin belediyesine önerilerle gittik, hayırlı her çalışmaları destekledik.

Verdiğimiz en önemli mesaj; kenti kirletmeme mesajıdır…

Kirletmeyelim ki, temizlemek için de trilyonlar harcamayalım dedik…

Kenti kirletmeme kültürünü bir türlü kazandıramadık…

Bu köşede kaç kez kentin temizliği için çağrı yaptığımı, yorum yazdığımı ben de unuttum.

Bu kent bizim, hangi yönetimle(Seçilmiş veya atanmış) idare edilirse edilsin, temizliği savunacağız…

Kentimizin temiz tutulması için görevimizi yapacağız. Çünkü temiz çevre, sağlık ve esenlik demektir.

Bu köşede defalarca temiz kent için görevimi yaptım, bir kez daha yapmayı görev biliyorum. Bu konuda tekrara kaçsak bile, uyarılarımızı sürdüreceğiz. Yedi kez yazmış olsak bile, onuncu kez de yazmaktan çekinmeyeceğiz…

NE OLDU BİZE?..

Gerçekten de yüksek sesle haykırıp sormak gerekiyor; ne oldu bize?

Dinimizden, inancımızdan, örf adet ve geleneklerimizden kaynaklanan bir kültürümüz vardı. O kültürü nasıl oldu da kaybettik, yitirdik?

Ne oldu bize?

Neden çöplerimizle, artıklarımızla komşularımızı rahatsız ediyoruz?

Neden kimse acı gerçekleri sorgulamıyor?

Eskiden sabah gün ağardığında annelerimiz ellerine ibrik alır, evimizin etrafını bir güzel sular, sonra temizlerdi. İstisnasız her sabah annelerimizin yaptığı ilk iş çevre temizliğiydi.

Eskiden herkes evinin önünü, sokağını temizlerken, şimdilerde bu kültürümüzü kaybettiğimizi görüyorum.

Sokaklar çöplükten geçilemez duruma gelmesine rağmen kimse evinin önünü süpürmüyor, çevre temizliğini yapmıyorsa. Şu halde sormak gerekir;

Ne oldu bize?..

Değerli Okurlar, gerçekten kentimizin temizliği konusunda her zaman uyarı görevimi yaptım. Bugün geçmiş yıllara nazaran kentin çok daha temiz tutulduğu gerçeği ortadadır. Belediye temizlik ekiplerinin harıl harıl çalışmasıyla daha temiz bir kent olduğumuz aşikardır. Ancak benim görüşüm şudur; kentimizi kirletmemeliyiz. Çünkü kirletmeyecek olursak, yığınla para harcayarak temizliğini yapmamıza da gerek kalmayacaktır. Zira temizliğe harcanan parayı, yatırımlara harcayabiliriz.

Geçmiş yıllarda kentin temizliği konusunda belediye yönetimlerini çok sert eleştirdiğim okurlarımın malumudur. ‘Batman değil, çöp kent’ başlıklı yazılarım bile olmuştu. Dönemin belediye yönetimlerini eleştirdiğim gibi, duyarsız vatandaşları da eleştiriyordum. O yazılarımdan birkaç paragrafı hatırlatayım: ‘Batman temiz bir kent değil…

Batman temiz bir kent olmadığı gibi, ‘çöp kent’ konumuna düşmüş durumdadır…

İluh deresindeki kirliliği hiç gördünüz mü? Önüne gelen çöpünü dereye atıyor? Ya kent merkezinden geçen demiryolunun çevresine ne demeli? Demiryolu güzergahını adeta çöp deryasına dönüştüren vatandaşlar hakkında bir işlem yapılıyor mu? Önüne gelen çöpünü İluh deresine, demiryolu çevresine atıyor. Kimse de bu rezilliğe ses çıkarmıyor? Trenle Batman’a gelen yabancılar öncelikle çöp gerçeğiyle karşılaşıyorlar.

Nerede boş ve sahipsiz bir arsa parçası, terk edilmiş konut görsek, orayı kısa zamanda çöp deryasına çeviriyoruz.

Geçen günlerde etkili olan rüzgarlar bu kentin ne kadar kirli olduğunu gözler önüne sermişti. Etrafa yayılan, dağılan, havaya savrulan binlerce çöp, binlerce kağıt parçası bizim için büyük utanç belgesiydi…

Bize ne oldu?

Gerçekten de yüksek sesle haykırıp sormak gerekiyor; ne oldu bize?

Dinimizden, inancımızdan, örf adet ve geleneklerimizden kaynaklanan bir kültürümüz vardı. O kültürü nasıl oldu da kaybettik, yitirdik?

Ne oldu bize?

Neden bu kadar kirlilikle kuşatıldık?

Neden sokaklarımız çöpten geçilmiyor?

Neden bu acı gerçeklerimizi sorgulamıyoruz?

Belediye’nin daha temiz bir Batman için temizlik kampanyaları düzenlemesi de yeterli olmuyor…

Neden?

Çünkü sorun sadece cadde ve sokakların kirliliği sorunu değildir. Biz Batmanlılar temizlikte sınıfta kalmış durumdayız da ondan. Böyle kirliliği seven bir toplum olmuş, çevreyi kirletmekte mahirleşmişsek, Belediye mecburen bize uyum sağlayacaktır!..

Çünkü değişmeyen realite şudur: ‘Nasılsanız öyle yönetilirsiniz.’

Eğer biz temizlik kültürümüzü yitirmemiş olsaydık, Belediye de mecburen bu kenti temiz tutacaktı. Temizlik ihalesini alan firma da bu kentin kirliliğine seyirci kalamayacaktı…

Şu halde iğneyi başkasına batırmadan önce çuvaldızı kendimize batıralım ve soralım: Ne oldu bize? Hani kültürümüz, hani temizlik geleneğimiz?

Dinimiz, peygamberimiz (SAV) bize temizliğin imandan geldiği dersini veriyor. ‘Temizlik imandan gelir’ hadisi şerifini ilköğretimdeki çocuklarımız bile ezberliyor. Günümüz dünyasında bilim ve teknoloji temizliğin, hijyenik ortamın ne kadar önemli olduğunu bilimsel verilerle ortaya koyuyor. Bu gerçeği öğrencilerimize güya ana okuldan üniversiteye kadar her yerde anlatıyoruz. Buna rağmen kentimizi neden kirlettiğimize, neden böyle pervasızca hareket ettiğimize bir anlam veremiyorum…

Ne oldu bize? Annelerimizin duyarlılığı neden yeni nesilde yok? Kızlar, gelinler neden temizlik konusunda gereken duyarlılığı göstermiyorlar? Bu bir eksiklik değil mi?

Bu soruları lütfen kendimize soralım.

Belediye’nin daha etkin bir temizlik hizmeti vermesi gerektiğine inanıyorum. Daha ciddi bir temizlik, daha etkili bir denetim. Çevreyi kirletene göz açtırmamalıdırlar.

Halkımıza da çok kısa olarak söyleyeceklerim var. Haydi annelerimiz gibi her sabah evlerin önlerini, sokaklarımızı temizlemeyelim. Sadece şunu talep ediyorum: Ne olur çevremizi kirletmeyelim. ‘Kirletmeme kültürü’nü edinirsek, çevreyi temizlemeye de gerek kalmayacaktır.’